Dünya
Deutsche Welle

Türkçe yayınlara kısıtlama

Almanya’da Köln Radyosu’nun yayın saatlerinin azaltılması, ülkedeki Türkçe yayınlara bir darbe daha vuruyor. Dinleyiciler tepki için imza kampanyası başlattı.

02 Mart 2016 23:32


Batı Alman Radyo Televizyon Kurumu’na (WDR) bağlı radyo kanalı Funkhaus Europa’da yapılması planlanan reformlar, bu kanalın bir programı olan ve Türkçe yayın yapan Köln Radyosu’nu olumsuz yönde etkileyecek. Zira Funkhaus Europa'da planlanan değişikliklerle, Köln Radyosu’nun haftalık yayın saatinin 8’den 2,5’a düşürülmesi ve haftada yedi yerine beş gün yayın yapması planlanıyor. Böylelikle, Köln Radyosu'nun hafta içinde günde bir saat olan yayını yarım saate düşürülecek.

Ayrıca Köln Radyosu’nun yayın saatinin 18.00’den dinlenme oranının daha düşük olduğu 20.00’ye kaydırılması, yayının önce internetten canlı olarak yapılması ve ardından radyoda banttan yayınlanması öngörülüyor. WDR Program Komisyonu tarafından onaylanan reform planının, kurumun ilgili yayın kurullarında da görüşülmesinden sonra 1 Temmuz 2016 tarihinde yürürlüğe girmesi bekleniyor.

WDR’den yapılan açıklamada yayın saatlerinde kısıtlama yapılması kararına gerekçe olarak bütçe kısıntısı gösteriliyor. WDR Radyo Direktörü Valerie Weber, WDR Yayın Kurulu tarafından karar onaylanmadığı gerekçesiyle DW Türkçe’ye açıklama yapmayı kabul etmedi, ancak Kölner Stadtanzeiger gazetesine verdiği bir demeçte, sadece bu yıl içinde 500 milyon euro tasarruf yapmak zorunda kaldıklarını, bu miktarın yıllık bütçenin yüzde 10’unu oluşturduğunu söyledi.

'Tamamen kapanma tehlikesi var'

Gündüzleri Almanca, akşamları ise farklı dillerde müzik ve haber yayını yapan Funkhaus Europa’nın bütçesi, Kuzey Ren-Vestfalya eyaletinde vatandaşlardan toplanan radyo-televizyon harçlarının yanı sıra reklam gelirlerinden karşılanıyor. Radyonun gelirlerinde azalma olduğunu doğrulayan WDR Radyo Yayın Kurulu Üyesi Tayfun Keltek, ancak bunun Türkçe yayınlarının kısıtlanması için bir neden olmaması gerektiğini vurguluyor. DW Türkçe’ye konuşan Keltek, bu kısıtlamanın esas nedeninin Almanya’nın diğer eyaletlerindeki Türkçe yayınlara geçen yıllarda son verilmesi olduğunu söyledi.

Güney Almanya Radyo Televizyon Kurumu (SWR) 1 Ocak 2003 tarihinden itibaren Türkçe yayınlara son vermişti. Berlin Brandenburg Radyo Televizyon Kurumu’na (RBB) bağlı radiomultikulti’nin Türkçe yayınları da 2008 yılında radyonun kapatılması ile birlikte son bulmuştu. Kapatma kararına gerekçe olarak tasarruf önlemleri gösterilse de, Türkçe yayınlara son verilmesi Berlin’de yaşayan Türkler tarafından siyasi bir karar olarak yorumlanmıştı. 2009 yılında da Hessen Radyo Televizyon Kurumu (HR) Türkçe yayınlarını durdurdu.

Aynı zamanda Kuzey Ren Vestfalya Eyaleti Uyum Meclisleri Birliği Başkanı olan Tayfun Keltek, “Bu eyaletlerde anadili yayınları kaldırıldığı için burada biz de kaldırabiliriz zihniyeti hâkim” diye konuştu. Keltek, 'Uyum Meclisleri Birliği diretmeseydi, anadildeki yayınların tamamen kaldırılacağını” söyledi. “Göçmen kökenliler eğer kendi ihtiyaçlarını belirgin bir şekilde dile getirmezlerse, Köln Radyosu’nun ilerde kapanma tehlikesinin bulunduğunu” hatırlatan Keltek, Almanya’daki Türklere radyolarına sahip çıkma çağrısında bulundu.

Dinleyicilerden imza kampanyası

Köln Radyosu’nun yayın saatlerinin azaltılması planları, dinleyicilerin de tepkisine yol açtı. Köln Radyosu’nun yayınlarını hiç kaçırmamaya çalıştığını söyleyen Sevgi Demirkaya, reform planlarına tepki olarak Change.org adlı sitede bir imza kampanyası başlattı. Bugüne kadar yaklaşık bin 200 kişi “Köln Radyosu ortak kültürmüzdür, kesintilere ve kaliteden ödüne hayır” başlıklı kampanyaya imza verdi. Toplanan imzaların WDR yönetimine sunulması planlanıyor. Çocukluğunda evlerinde bu radyonun dinlendiğini söyleyen Demirkaya, DW Türkçe’nin “neden bu kampanyayı başlattınız” sorusunu şu sözlerle yanıtladı: “Köln Radyosu, 50 yılı aşkın bir geçmişi olan bir radyo kanalı. Ben bunu Almanya’da yaşayan Türklerin ortak kültürü olarak değerlendiriyorum. Bu benim dinlediğim tek Türkçe radyo. Almanya’da yaşayan bir vatandaş olarak radyo-televizyon vergisi ödüyorum. Ve kendi dilimde beni ilgilendiren konularda bilgilendirilmek hakkımdır diye düşünüyorum. Bu kampanya ile yayın saatlerinin kısıtlanmamasını talep ediyoruz. Bağımsız ve eleştirel haberler sunan Köln Radyosu’nun kısıtlanmasına karşıyız.”

İmza kampanyasına destek verenler arasında Yeşiller Partili eski federal milletvekili Memet Kılıç da bulunuyor. “Anadilde yayın yapan radyoların Almanya gibi göç ülkesi olan ülkelerde çok önemli olduğunu” vurgulayan Kılıç, DW Türkçe’ye yaptığı açıklamada “Bu yayınlarda insanlar kendi memleketlerini, geldikleri ülkenin dilini ve kültürünü buluyorlar. Böylece kendilerini köklerinden kopmuş hissetmiyorlar. İkincisi ise Türkiye örneğinde bunu çok iyi görüyoruz; gelinen ülkelerde bazen basın-yayın özgürlüğü, düşünce özgürlüğü kısıtlanabiliyor, ihlal edilebiliyor. Bu tür yayınlar, oradaki duruma dikkat çekmek veya oradaki baskıdan uzak daha özgür basın çalışması yapabilme olanağını veriyor. Üçüncüsü ise iki ülke arasındaki konular arasında karşılaştırma şansını yakalıyoruz ” dedi. Kılıç, Almanya’da yaşayan Türklerin Köln Radyosu’na ihtiyacı olduğunu dile getirdi.

Haber, değiştirilmeden kaynağından otomatik olarak eklenmiştirDeutsche Welle