Kültür-Sanat

Türkan Şoray: Yılmaz Güney'le film çeksem ona aşık olurdum

Muğla'nın Datça ilçesinde, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın katkılarıyla düzenlenen, 'Uluslararası Datça Sinema ve Kültür Festivali' açıl&

05 Eylül 2010 03:00

T24 - Muğla'nın Datça ilçesinde, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın katkılarıyla düzenlenen, 'Uluslararası Datça Sinema ve Kültür Festivali' açılış töreni ile başladı. 3- 9 Eylül tarihleri arasındaki festivalin açılış gecesinin onur konuğu olan Türkan Şoray, soru üzerine de “Yılmaz Güney ile film çevirseydim herhalde ona aşık olurdum” dedi.



Festivalin açılış kokteyli, 200 yıllık tarihi Mehmet Ali Ağa Konağı’nda gerçekleştirildi. Kokteyle Datça Belediye Başkanı CHP’li Şener Tokcan ve Türkan Şoray'ın yanı sıra, Safa Önel, Aytaç Arman, Eşref Kolçak, ‘Yaşamın Kıyısından' filmindeki rolü ile tanınan Baki Davrak, Nursel Köse ve çok sayıda davetli katıldı. Burada basın mensuplarının sorularını yanıtlayan festivalin onur konuğu Türkan Şoray, Yılmaz Güney'in dünyanın en güzel bakan insanlarından biri olduğunu belirten Şoray, “Yılmaz Güney, ben ona sinemanın büyücüsü derim. İnanılmaz bir sinema insanıydı. Maalesef, Yılmaz Güney ile bir filmde çalışamadık. O benim içimde herzaman en büyük acıdır. Onun kadar etkili, yürekten bakan bir insan görmedim. Yılmaz Güney ile birlikte bir film çevirseydim, her halde ona aşık olurdum” dedi.



 Nükhet Duru coşturdu


Sunuculuğunu Şebnem Gürsoy'un yaptığı amfi tiyatrodaki gecede izdiham yaşandı. 2 bin kişilik tiyatro yoğun ilgi nedeniyle tıklım tıklım doldu. Nükhet Duru, amfi tiyatroyu dolduran coşkulu kalabalığa unutulmaz bir konser verdi. Duru'nun Türkan Şoray için söylediği Gözler şarkısı büyükbeğeni topladı.



Doğal ve samimi


İstanbul Sinema Festivali'nin 25 yıllık yönetmeni Hülya Uçansu, Türk sinemasının sultanını anlatmak için kelimelerin yetmeyeceğini belirterek, Türkan Şoray ile sinemaseverler arasındaki ilişkiyi en iyi anlatabilecek bir tek kelime bulunduğunu, bunun da ‘aşk' olduğunu söyledi. Uçansu, “Türkan Şoray ile izleyicileri arasındaki bu tutkuyu açıklayabilecek faktörlerin en başında zannediyorum, onun doğallığı, sıcaklığı, samimiyeti ve aramızdan biri oluşu geliyor. O, benzersiz bir şöhrete sahip olmasına rağmen, dokunulmaz, yanına yaklaşılmaz bir havası hiç olmadı. Aksine o çok güzel gülüşü, dillere destan bakışı ile yumuşacık sesi ile herkesi yanına çekiverdi” dedi.



 Yeşilçam'ın önemli simgesi


Batı'nın Türkiye için hep bir ölçü olduğunu vurgulayan Yönetmen Engin Ayça da, “Batı sineması da batının kültürü içinde oluşmuş ve gelişmiştir. Yeşilçam sineması ise, bizim toprağın bizim kültürün yetiştirdiği bir sinemadır. Bizim kültürümüzün bir parçasıdır. İşte bu bağlamda, Türkan Şoray bizim olan Yeşilçam Sinemasının önemli bir simgesidir. Yeşilçam'da doğmuş, zirveye ulaşmıştır. Türkan Şoray Yeşilçam'ın ürünüdür” dedi.



 Çok bedel ödedi


Oyuncu Gülsen Tuncer ise, Türkan Şoray'ın 40 yıldır tahtından inmeyen bir yıldız olduğuna dikkat çekerek, “Kimse onu tahtından indiremedi. O, bunun için çok büyük bedeller ödedi. Hâlâ da ödüyor. Kraliçelik gerçekten onun hakkı. Bu kraliçe, güzeller güzeli Türkan Şoray'dır” diye konuştu.



Mesleğine aşık


Yönetmen Safa Önel da Türkan Şoray'ın mesleğine aşık, şöhretine rağmen özveriyle çalışan sinemanın dev bir ismi olduğunu belirterek, “Türkan Şoray'ın 8 filmini yönettim. 40'dan fazla senaryo yazdım. 40 yıl geçmiş. Dün gibi geçen bu 40 yılda Türkan Şoray ile bu kadar uzun bir çalışmanın içinde, Yeşilçam'ın altın çağında beraber olmanın mutluluğunu yaşamış, emeğini vermiş terini akıtmış bir insanım” dedi.



 Çok heyecanlandı


Konuşmaların ardından geceyle katılan Türkan Şoray, amfi tiyatroyu dolduran binlerce kişi tarafından ayakta alkışlanarak karşılandı. Oldukça heyecanlı gözüken Şoray, bir süre konuşmasına başlayamadı. İzleyiciler, alkışlarla kendisine destek verince sözlerine başlayan Şoray, “Bana bu mutluluğu yaşattığınız için, sizlere hangi kelimelerle nasıl yüreğimdekileri hangi kelimelerle ifade edebilirim bulamıyorum” dedi.


Sinemanın bir mucize olduğunu söyleyen Şoray, “Bizleri böyle kaynaştıran, kalplerimizden birbirimize sevgi akışını sağlayan bu olağanüstü mucize sinemadır. Yıllar boyu, Türk sinemasındayım. İnanın bana, hayatımın en güzel mutlu anları, sevgili seyircilerimin önünde olduğum, sizlerle göz göze, yürek yüreğe olduğum anlardır. Yine bu mutluluğu yaşıyorum. Bu gece yaşanan sevgi alış verişi, herhalde senim ömrüme ömür kattı. Sizden aldığım sevgi ve enerji ile hayata bağlanıyorum. Hayatı daha çok seviyor, mesleğimi daha çok seviyorum” diye konuştu.



 Dünyaya tekrar gelsem sinemacı olurdum


Kendisinin bu noktaya gelmesinde katkıda bulunan senarist, oyuncu ve sinema çalışanlarına teşekkür etmek isterken birden gözleri dolu dolu olan Şoray, su içmek istedi. Şoray'ın imdadına Başkan Tokcan yetişti. Suyunu içmesinden sonra konuşmasını sürdürebilen Şoray, “Dünyaya tekrar gelsem herhalde yine sinemacı olurdum. Türk sinemasına hizmet ederdim” dedi.


Konuşmasının ardından Şoray'a, Başkan Tokcan tarafından heykeltıraş Yunus Tonguç’un tasarladığı onur ödülü verildi. Festivalin açılış geçesi, Şoray'ın başrollerini Kadir İnanır ile paylaştığı “Al Yazmalım Selvi Boylum” filminin gösterimi yapıldı.