Türk Tabipler Birliği (TTB) ilk sağlık çalışanını kaybettikleri 17 Mart 2020 tarihinden bu yana 461’i aktif, 497 sağlık çalışanının Covid-19 hastalığından yaşamını yitirdiğini açıkladı.
TTB'nin “Pandemide Sağlık Çalışanlarının Ölümleri” konulu 18. Pandemi Bültenini TTB Merkez Konseyi Üyesi Dr. Halis Yerlikaya açıkladı. Covid-19 pandemisinden en fazla etkilenen meslek gruplarının başında sağlık çalışanlarının geldiğini belirten Yerlikaya, ilk sağlık çalışanı ölümünün görüldüğü 17 mart 2020'den, 9 Kasım 2021 tarihine kadar 461'i aktif, en az 497 sağlık çalışanın Covid-19 hastalığından yaşamını kaybettiğini söyledi.
Sağlık çalışanları arasındaki ölümlerin en fazla hekimler arasında görüldüğünü, onları hemşire ve ebelerin takip ettiğini dile getirdi. Aşılama ile birlikte sağlık çalışanlarının ölümlerinde belirgin bir azalış olduğunu belirterek, aşıların ne kadar etkili olduğunu sağlıkçı ölümleri üzerinden net olarak ortaya koyduğunu belirtti. Geçen nisan ayından sonra ölen sağlık çalışanlarının büyük bölümünün aşısız olduğunu, aşılı olanların da kronik hastalıklarının olduğunu kaydetti.
"Toplumun ölümleri kanıksaması isteniyor"
Toplumun ölümlere alışması, kanıksanmasının istendiğini söyleyen Yerlikaya, “Resmi verilere göre vaka sayıları günlük 20 bin, ölüm sayıları günlük 150'nin altına düşmüyor. Üç aydır her ay 5 binden fazla ölüm gerçekleşiyor. Toplumun bunu kanıksaması isteniyor. Ama buna alışmamamız, kanıksamamamız gerekiyor. Bu bedelleri artık ödemek istemediğimizi her yerde ifade etmemiz gerekiyor. Çünkü ölenler sadece bir rakamdan oluşmuyor, her biri bir can, birinin sevdiği, birilerinin en yakını, annesi babası kardeşleri. Günlük 150'nin altına düşmeyen ölüm sayıları bize çok net bir şey gösteriyor. Covid-19 pandemisi bitmedi, hala devam ediyor” ifadelerini dile getirdi.
“Bu kadar büyük bedel ödenmemiş olabilirdi”
Gerekli adımlar atılmış olsa, uyarılar dikkate alınsa bu kadar ölüm yaşanmayabileceğini söyleyen Yerlikaya, devamla şunları söyledi:
"Eğer salgının önlenmesi konusunda TTB ve Sağlık Meslek Örgütlerinin önerdiği bulaşın önlenmesine yönelik önlemler alınmış, yerel dinamiklerin katılımıyla bir pandemi süreci yürütülmüş, salgının boyutu şeffaf bir şekilde toplumla paylaşılmış olsaydı bu kadar büyük bir bedel ödenmemiş olacaktı.
İktidarın sağlık emekçileri ve toplumu yok sayan anlayışı nedeniyle önlenebilir bir hastalık olan Covid-19'dan halen her gün bir uçak dolusu yurttaşımızı kaybetmeye devam ediyoruz. Yüzlerce sağlık çalışanını da ne yazık ki bu süreçte kaybettik.
Umarım bundan sonra hiçbir yurttaşımızı kaybetmeyiz. Siyasal iktidar pandeminin bittiği algısını yaratmaya, pandemi üzerinden başarı hikayesi elde etmeye devam etmez.
Bu süreçte yaşanan akıl ve bilim dışı, yanlış eksik politikalardan vazgeçer, başka canlar kaybetmeyiz."