Yaşam

Türk-İş: Çözüm yoksa genel grev 3 Şubat'ta!

Sorununun çözülmemesi halinde işçi, memur sendikaları konfederasyonları olarak genel grev kararı aldı.

27 Ocak 2010 02:00

T24 - 43 gündür eylem yapan Tekel işçileri Türkiye'yi ayağa kaldırdı. İşçilerin eylemiyle ilgili olarak Türk-İş'in görüşme talebine olumlu yanıt veren Başbakan Erdoğan işçilerle perşembe günü görüşme kararı alırken, işçi ve memur konfederasyonları sorunlarının çözülmemesi halinde 3 Şubat'ta genel greve gideceklerini açıkladı.




2008’de fabrikalarının özelleştirme nedeniyle mağdur olan 12 bin Tekel işçisinin nöbetleşe sürdürdüğü eylem Türkiye’yi sarsıyor. İşletmeler kapanmasın diye önce, işyerlerinin önünde 43 gün eylem yapan işçiler hükümetin kararlı tutumu nedeniyle başarıya ulaşamadı.
Daha sonra 12 bin işçi, bütün olumsuzluklara karşın çoluk çocuk Ankara’ya aktı. 17 Aralık 2009’da (43 gün önce) geldikleri Ankara’yı hep birlikte sürdürdükleri açlık grevine kadar giden eylemlerle, adeta sarstı. İşçilere destek yağdı.

Başbakan Tayyip Erdoğan, istediklerini alamadıkları takdirde açlık grevine, hatta ölüm orucuna başlayacaklarını duyuran Tekel işçilerinin sorunlarını görüşmek için Türk-İş’e yarın akşam için randevu verdi. Konfederasyonlar ise, Erdoğan’la görüşmeden olumsuz sonuç çıkması halinde 3 Şubat Çarşamba günü ‘üretimden gelen güçlerini kullanarak’ bir günlük genel greve gitme kararı aldı.


Gözler yarınki görüşmede

Başbakan’ın randevu verdiği saatlerde Tük-İş’in çağrısıyla işçi ve memur sendikaları konfederasyonlarının başkanları biraraya geldi. Toplantıya katılmayacağını açıklayan Hak-İş, Başkan Yardımcısı Mahmut Anslan’la temsil edilirken, Türk-İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu, DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Bircan Akyıldız ve KESK Genel Başkanı Sami Evren katıldı.

Mustafa Kumlu, Tekel işçilerinin sorununun çözülmemesi halinde 3 Şubat Çarşamba günü, dayanışma amacıyla üretimden gelen güçlerini kullanma kararını aldıklarını kaydetti. Kumlu, şöyle devam etti: “İşçilerimiz 4C’li olmayı kabul etmeyecekler. Özlük haklarıyla kamu kuruluşlarına aktarılmaları konusunda ısrarcılar. Hükümetin bize getireceği öneri çok önemli. O zaman onu değerlendireceğiz. Türk-İş olarak biz, her türlü müzakereye açığız.”


Açlık grevi ertelendi

Kumlu, eylemlilik sürecinin devam edeceğini ancak açlık grevinin ise yarına kadar ertelendiğini söyledi. Toplantıda alınan kararı, 43 gündür direnen işçilere açıklayan Tekgıda-İş Genel Başkanı Mustafa Türkel, açlık grevini, 29 Ocak Cuma gününe kadar ertelediklerini belirtti. Konfederasyonların genel grev kararı, işçiler tarafından alkışlarla karşılandı.


Fabrikalar kapatıldı

Tekel işçilerinin eylemleri 2008 yılında, Adana Tekel Fabrikası’nın kapatılması kararıyla başladı. Altı ay üretim yapmayan fabrikanın terkedilmesi kararına karşı çıkan işçiler, 45 gün boyunca fabrikaya kapanarak işyerini terk etmediler.

Bu eylemde geri adım atıp üretimi yeniden başlatan hükümet, üç ay sonra üretimi durdurarak ilk kararını uygulamaya soktu. Ancak 2008’den itibaren özelleştirilen Tekel’in Fabrikaları kapatıldı. Sadece birkaç tütün deposu kaldı.

1 Şubat yaklaştıkça eylemlerini artıran Tekel işçileri ilk ses getiren eylemlerini İstanbul’da, Haliç Tersanesi önündeki bir tören sırasında gerçekleştirdi. Başbakan Erdoğan konuşurken alanda kalabalığın arasındaki bir gurup Tekel işçisi, kendisini protesto etmeye başladı. Başbakan buna sinirlendi ve, “Şu anda Tekel’de depolardan başka hiçbir şey yok. Kusura bakmayın biz sizi şu andaki işlevinizle istihdam edemeyiz” dedi. İşçilerin eylemi ses getirince, bağlı oldukları Tek Gıda-İş eylemi büyütme kararı aldı. Tekel işçileri 15 Aralık günü AKP önünde eylem yapmak için yurdun dört bir yanından Ankara’ya geldiler.

Eylem, polisin sert müdahalesi ve önlemleri nedeniyle inatlaşmaya döndü. İşçiler AKP önünde eylem yapmayınca, Ankara’nın eylem meydanı Abdi İpekçi Parkı’na yöneldi. Tekel işçilerine 17 Aralık günü çevik kuvvet orantısız bir şekilde müdahale etti. Polis işçilere destek veren milletvekillerini bile biber gazı ile etkisiz hale getirdi.

Müdahalede CHP milletvekili Çetin Soysal’ın doğrudan hedef alınması ve Soysal’ın yüzüne limon sürerken çekilen fotoğrafları olayın sembolü haline geldi. Bu aşamadan sonra Türk-İş’in ve kamuoyunun Tekel işçilerine verdiği destek katlanarak arttı. Yaklaşık 1500 işçi Türk-İş Genel Merkezi’nin bulunduğu Kızılay’da o tarihten itibaren adeta kamp kurdu.

İşçilerin bu kararlılığına rağmen Başbakan Tayyip Erdoğan geri adım atmayacakları mesajını verdi. Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel’in ‘Biz hükümet de düşürürüz’ sözlerine kızan Erdoğan, “Avucunuzu yalarsınız” dedi. Aynı günlerde işçiler açlık grevine başladı. Bir işçi de ölüm orucu yapmaya karar verdi.


‘Merhamet’ sözü kızdırdı

Açlık grevindeki üç gün Türk-İş yönetiminin yaptığı toplantıda açlık grevine ara verilmesi ve hükümete 26 Ocak’a (dün) kadar süre tanınması kararlaştırıldı.

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek de önceki gün yaptığı toplantıda hükümetin tek hatasının Tekel işçilerine karşı ‘merhametli olmak’ olduğunu söyledi. Şimşek’in bu sözleri sadece çalışanlarca değil, siyaset dünyasından da tepki gördüğü gözlendi. Dün eylem yapan kadın işçileri adına açıklama yapan Songül Aydın, Tekel işçilerinin toplumun her kesiminden destek gördüğünü ifade ederek, bu desteğin zayıflatılmak istendiğini söyledi. Aydın, “Başbakan diyor ki ‘türbanlı kadınları getirmişler, onlara mikrofon veriyorlar’. Emekçinin türbanlısı da sokakta hak arar” dedi.


Açlık grevi ses getirdi

Tekel işçisinin ayrımcılığa izin vermeyeceğini ifade eden Aydın, türbanlı türbansız tüm Tekel işçilerinin kavgasını yüreğiyle verdiğini dile getirdi. Aydın, şöyle devam etti: “Diyorlar ki ’merhamet ettik’. Biz kimseden merhamet dilenmiyoruz. Başbakan’ı, Gazze’de, 5 bin Filistinli kardeşimizin sorunlarına bu kadar hassas davranırken, bir kilometre ötesinde, naylon çadırlar içinde sokaklarda yatan 8-10 bin Tekel işçisine gözlerini kapamamaya davet ediyoruz.”


4-C için altı ay süre verilmişti

Tekel tütün ve sigara fabrikaların kapatılmasının ardından Tekel işçilerinin, özelleştirme mağdurları için çıkarılan 657 sayılı devlet memurları kanunun 4-C maddesinde düzenlenen ‘geçici işçi’ tanımına sokulması kararlaştırıldı. İşçilerin 4-C’ye geçişisi için altı ay süre verildi. Tekel işçilerinin ve bağlı oldukları Tek Gıda-İş sendikasının çabaları ve eylemleri sonucu bu süre 2008 başında hükümet tarafından iki yıla çıkarıldı. Hükümet geri adım atmaz ve durumda herhangi bir değişiklik olmazsa yaklaşık 12 bin Tekel işçisi 1 Şubat’tan itibaren 4-C statüsüne geçirilecek.


İş güvencesi yok

4-C statüsüne geçecek işçilerin, yaklaşık bin 350 TL olan ücretleri ilköğretim mezunları için 772, lise mezunları için 856 ve üniversite mezunları için 938 TL’ye düşecek. Başlangıçta iki ay olan işsiz ve ücretsiz geçirilecek süre de hükümetin ilk geri adımının ardından 1 aya düşürüldü. Ayrıca yılın bir bir ayını işsiz geçirecek bir Tekel işçisinin, boş geçen ayın ardından yeniden işine dönme güvencesi de bulunmuyor.