T24 - Avusturya'nın uyum politikasına yönelik eleştiriler getiren Viyana Büyükelçisi Kadri Ecvet Tezcan'a Türk toplumu başta olmak üzere binlerce kişiden destek mesajları geliyor.
Türkiye'nin Viyana Büyükelçisi Kadri Ecvet Tezcan'ın, Avusturya'da yayımlanan Die Presse gazetesine verdiği demeçle başlattığı "uyum politikasının yanlışlığına" ilişkin tartışma, Avusturya basınında ve Türk toplumu başta olmak üzere diğer yabancılar arasında geniş olarak tartışılıyor.
Ülkedeki Türk sivil toplum örgütlerinin temsilcileri, Büyükelçi Tezcan'ın açıklamalarına "tam destek verdiklerini" belirterek, "yıllardan beri hiçbir yetkilinin bu denli açık eleştiremediği uyum politikasındaki yanlışlığı gündeme getirdiği için Büyükelçi Tezcan'a şükranlarını" dile getirdi.
Avusturya'da çok sayıda üyesi olan Türk Federasyonu Başkanı Ali Can ile yönetim kurulu üyeleri Baki Uslu ve Murat Ak, Büyükelçi Tezcan'ın açıklamalarına yüzde yüz katıldıklarını belirterek, "uyumun tek taraflı değil, Türk ve Avusturyalıların birlikte çabalarıyla sağlanabileceğini" söyledi.
Federasyon yetkilileri, Büyükelçi Tezcan'ın demeci üzerine başlayan tartışmadan olumlu sonuç alınabilmesi için ortak platform oluşturularak Türk ve Avusturyalı sivil toplum örgütleri ile siyasi parti temsilcilerinin bir araya gelmesi ve uyum politikasının açık ve net bir şekilde tartışılması gerektiğini belirtti.
Diyanet İşleri Başkanlığına bağlı olarak faaliyet gösteren Avusturya-Türkiye İslam Birliği (ATİB) yönetim kurulu üyesi Erdal Ertorun da Büyükelçi Tezcan'ın eleştirilerine tamamen katıldığını ifade ederek, "Büyükelçimiz Tezcan, ATİB yönetimi ve üyeleriyle yaptığı çeşitli toplantılarda çok daha fazlasını söyledi ve bizden kaynaklanan sorunları da anlatarak bizim uyum konusunda katkı sunmamızı defalarca talep etti" diye konuştu.
Ertorun, Tezcan'ın kendilerinden istediği gayreti göstermeye her zaman hazır olduklarını ifade ederek, "Ancak bizim kadar Avusturyalıların da uyum politikasındaki hataları gidermek üzere bu tartışmalara katılması ve birlikte çözüm yolu aranması gerekir" dedi.
Avusturya Alevi Kültür Derneği sekreteri ve sözcüsü Kazım Balaban "Büyükelçi Tezcan'ın söylenmesi gerekenleri açıklıkla söylediğini" belirterek, "Zaman zaman Avrupa Birliği yöneticileri Türkiye'ye sürekli demokrasi dersi vermeye kalkıyor. Çoğu kez bu söylemlerden bizler rahatsızlık duyuyoruz. Çünkü gerçekler hep acıdır. Bugün de Büyükelçi Tezcan'ın dile getirdiği gerçekler Avusturyalıların canını acıttı. Ama uyum konusunda Türk ve Avusturya tarafının ortak işbirliği yapması gerekiyor" ifadesini kullandı.
Trakya Kültür Derneği Başkanı Ahmet Tasmalı da büyükelçinin bu sorunu dile getirmesini ve tartışmaya açmasını büyük memnuniyetle karşıladıklarını belirterek, "Aslında bu sorunun gündeme getirilmesinde geç bile kalındı. Daha önceki yıllarda bu sorunun tartışmaya açılması gerekiyordu diye düşünüyorum. Büyükelçimizin açıklamasının yeri ve zamanı çok doğrudur. Uyum politikasındaki yanlışlıkların tartışmaya açılmış olmasını biz dernek olarak çok yararlı görüyoruz" diye konuştu.
Başkent Viyana'da faaliyet gösteren Türk derneklerinin yöneticileri, Büyükelçi Tezcan'ın demecinin ardından Avusturyalı muhataplarıyla "uyum politikasını daha cesurca tartışabildiklerini" kaydederek, "Ankara'dan bugüne kadar büyükelçiye resmi bir destek mesajı duymadıkları için üzgün olduklarını" söyledi.
Yabancılardan da destek
Büyükelçi Tezcan'ın Die Presse gazetesinin önceki günkü sayısında yayımlanan demecinde, Avusturya'nın uyum politikasına yönelik eleştirilerinin ardından ülkedeki Türk toplumu üyelerinin yanı sıra Avusturyalı ve ülkedeki diğer yabancılardan da çok sayıda destek mesajının büyükelçiliğe ulaştığı öğrenildi.
Büyükelçilik yetkilileri, Türk ve Avusturya toplumu ile ülkedeki diğer göçmenlerden, e-posta veya mektup şeklinde büyükelçiliğe ulaşan destek mesajlarının tasnif edilerek, uyum politikasına ilişkin toplantı ve resmi görüşmelerde dikkate alınacağını bildirdi.
Avusturyalılardan özel davet
Büyükelçi Tezcan'ın demecinde, bir yılı aşkın görevi süresince çok isteği halde sadece bir Avusturyalı ailenin evine misafir olarak davet edildiğini belirterek sitem etmesi üzerine, başta başkent Viyana olmak üzere ülkenin değişik bölgelerinden, gazeteci, politikacı, işadamı ve sıradan yurttaşların büyükelçi ile eşini evlerinde ağırlamak üzere davet ettiği belirtildi.
Avusturyalılardan aldığı özel davetlere prensip olarak olumlu yanıt veren Tezcan'ın, "ortamın biraz sakinleşmesinin ardından yapılan davetlere katılmayı planladığı" öğrenildi.
İsimlerinin açıklanmasını istemeyen Avusturyalı gazeteciler, diplomatlar ve siyasi partilerin temsilcileri, "Büyükelçi Tezcan'ın uyum politikasına yönelik eleştirilerinde haklı olduğunu kabul ettiklerini" belirterek, "Avusturyalı yöneticilerin kendi kamuoylarını yatıştırmak amacıyla resmi açıklamalarında bunu dile getirmekten kaçındıklarını" bildirdi.
Presse gazetesi teşekkür etti
Türkiye'nin Viyana Büyükelçisi Kadri Ecvet Tezcan'ın, Die Presse gazetesine verdiği demeçle ilgili tartışmalar sürerken, gazetenin Genel Yayın Yönetmeni Michael Fleischhacker, Tezcan'ın açık ifadelerinden dolayı teşekkürü hak ettiğini belirtti.
"Olay yaratacak kadar açık konuştu"
Fleischhacker, baş makalesinde, Türkiye'nin Viyana büyükelçisinin muhabir Christian Ultsch ile yaptığı mülakatta, "diplomasinin bütün teamüllerine aykırı davrandığını ve deyim yerindeyse olay yaratacak şekilde açık konuştuğunu" ifade ederek, "Bundan dolayı teşekkürü hak ediyor" diye yazdı.
"Tezcan'ın ülkesinin yeni büyük devlet olma özgüvenini, Avusturya'da uyum konusunda hangi önlemlerin gerekli olduğuna dair net düşünceleriyle birleştiren net tavrının, ülkedeki uyum tartışmasını bir üst seviyeye taşıyabileceği" kaydedilen yazıda Fleischhacker özetle şu görüşlere yer verdi:
"Tezcan'ın demeci, kendi değerlendirmelerine ilişkin özeleştirel bakış açılarını, en az eleştirileri kadar açık bir dille ifade ettiği için göze batıyor.
Avusturyalı siyasetçilerin ve Avusturya kamuoyunun da bu meseleyi aynen bu şekilde ele alması gerekiyor.
Bu türden yeni bir dürüstülüğe doğru ilk adım, geçen 20 yıl içinde Türkiye'den Avusturya'ya gelen insanların büyük çoğunluğunun bu ülkenin bir göç politikası yürütmemesinden dolayı burada olduğu gerçeğinin tespitidir. Şayet Avusturya Kanada veya Avustralya gibi örnek ülkelerin yürüttüğü göç politikasıyla kıyaslanacak bir uygulamada bulunsaydı, o gelenlerin pek çoğu burada olmazdı.
Türk büyükelçinin açık dilliliğiyle söylemek gerekirse gelenler yanlış göçmenlerdir. Ama şimdi yanlış göçmenler için de doğru olanı yapmak gerekiyor. Çünkü geçmişte ve günümüzde bu ülkenin bir göçmen politikasının bulunmaması, bu ülkede yasal olarak bulunan ama ciddi uyum sorunları yaşayanların suçu değildir."
Tezcan o söyleşide ne demişti?
"Avusturya’nın sosyal demokratı sosyal demokrat değil liberali liberal değil!.."
Büyükelçi Tezcan demecinde Avusturya’nın yabancılara yönelik uyum politikasını eleştirerek, “madem bu kadar entegrasyon sorunu vardı neden 110 bin Türk’ü vatandaşlığa kabul ettiniz” sorusunu yöneltti. Tezcan, “Onlarla konuşmaya mecbursunuz. Türkler mutlu, sizden hiçbir şey istemiyorlar. İstedikleri sadece, kendilerine virüs muamelesi yapılmaması” dedi.
Tezcan bir soru üzerine şunları söyledi: “Avusturya tarafı da bir şey yapmalı. Türk çocuklarının yüzde 60-70’le çoğunluğu teşkil ettiği okullar var. Neden? Çünkü onlar gettolarda yaşıyorlar. Viyana’da Türkler konut talebinde bulunduklarında, hep aynı semte gönderiliyorlar; bir taraftan da gettolar oluşturmakla suçlanıyorlar. Ve Avusturyalı aileler de etnik azınlıkların çoğunluğu teşkil ettiği okullara çocuklarını göndermiyor. Böylelikle Türkler kenara itiliyorlar.”
Avusturya’nın farklı etnik gruplardan oluşan bir imparatorluk oılduğunu hatırlatar Tezcan, “Yabancılarla yaşamaya alışılmış olmalıydı. Burada neler oluyor” diye sordu.
Kültürel ve sosyal bir sorun olan entegrasyondan Avusturya’da İçişleri Bakanlığı’nın sorumlu olmasını eleştiren Tezcan “Bayan İçişleri Bakanı Maria Fekter ile konuştum, sonuna kadar dinlemek istemedi. O yanlış partide” dedi. Fekter’in kendini liberal addeden halkçı bir partide olduğunu kaydeden Tezcan, “Savunduğu düşünce, liberal ve açık bir zihniyete uygun düşmüyor. Esasen, aynısı (Almanya Başbakanı) Angela Merkel için de geçerli” şeklinde görüş bildirdi.
Avusturya Özgürlükçüler Partisi-FPÖ lideri Heinz-Christian Strache’nin “dünyanın nasıl geliştiği konusunda bir fikri yok” olmadığını kaydeden Büyükelçi, şöyle dedi:
“Bir de bu ülkedeki gibi bir sosyal demokrat parti hayatımda görmedim. Normalde sosyal demokrat partiler, kökeni ne olursa olsun insanların haklarını savunurlar. Burada sosyal demokratların bana ne dediğini biliyor musunuz? ‘Bu konuda bir şey söylersek, Strache daha fazla oy alır.’ Bu inanılmaz.”
Viyana’nma ilk geldiğinde Dışişleri Bakanı’ndan randevu istediğini kaydedten Tezcan, “Bana ‘Dışişleri Bakanı büyükelçileri kabul etmiyor’ dendi.
İnanabiliyor musunuz? Ben bu ülkede yaşayan 250 bin insanın büyükelçisiyim. Burada hangi diyalogdan bahsediyoruz” diye sordu. Tezcan “Aşırı sağcı bir parti neredeyse yüzde 30 oranında oy alıyor. Ben BM’nin, AGİT’in veya OPEC’in genel sekreteri olsam, burada durmazdım. Burada yabancıları istemiyorsanız, kovun onları gitsin. Başka insanlarla birlikte yaşamayı öğrenmelisiniz. Avusturya’nın sorunu ne?”