Gündem

Türbanlı öğrenciyi derse almadığı için cezası alan profesör: Gururla yatarım

Türbanlı öğrenciyi derse almadığı gerekçesiyle 25 ay hapis cezası alan Prof. Rennan Pekünlü 'Gururla yatarım' dedi

15 Eylül 2012 12:29

Türbanlı öğrenciyi okula almadığı gerekçesiyle 25 ay hapisle cezalandırılan Ege Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Rennan Pekünlü, hâkimin kendisini “Öğrencilerin toplu olarak oturdukları binalara veya bunların eklentilerine girilmesine veya orada kalınmasına engel olunması halinde, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur” hükmüne dayanarak cezalandırdığını söyledi.

Öğrencilere hiçbir şekilde fiziksel engelleme yapmadığını anlatan Pekünlü, “Temyize gideceğim. Ama sonuç değişmese de alnım açık yatarım. Ben bireysel tavır sergilemedim, evrensel bir ilke olan laiklik ilkesini korumak için yaptım. Bu suç için gururla yatarım, tıpkı Mustafa Balbay gibi. Eğer temyizden olumlu sonuç çıkarsa da bu konudaki mücadelemi sürdüreceğim” dedi. Pekünlü, “Okyanus ötesi, ‘Bir örümcek sabrıyla sistemin kılcal damarlarında dolaşacaksınız’ dedi ve dolaştılar. Ama bugünler böyle gitmeyecek” dedi.

Pekünlü, süreçte yanında olan öğrencilerine “Güzel günler göreceğiz çocuklar, endişelenmeyin” diye seslendi.

İzmir 4. Asliye Ceza Mahkemesi’nin verdiği karar sonrasında ilk kez konuşan Pekünlü, Türkiye’nin geldiği noktayı özetleyen mesajlar verdi.


‘3 maymunu oynadılar’


“Balyoz’da, Ergenekon’da hukuk sistemi nasıl işlediyse, bende de aynı şekilde işledi” diyen Pekünlü, birçok öğretim üyesinin bu süreçte “üç maymunu” oynadığını vurguladı.


‘Fiziki müdahale de yok’


Mahkemede hâkimin 4 celse boyunca taraflara kendisinin fiziki müdahalede bulunup bulunmadığını sorduğunu anlatan Pekünlü, şöyle devam etti:

“Hâkim ‘Pekünlü derslere ve binaya girişte herhangi bir fiziki müdahalede bulundu mu?’ diye sordu. Herkesten de ‘Hayır fiziki müdahale yok’ yanıtını aldı. Kızların ifadesi üzerine Fen Fakültesi Dekanı Nadide Kazancı’yı da tanık olarak çağırdı. Çünkü kızlar başörtüsüyle girebileceklerini Nadide Hanım’ın söylediğini ifade ettiler. Nadide Hanım’a da aynı soruyu sordu, o da ‘Hayır ben görmedim’ dedi. YÖK’ten gelen talimat üzerine türbanlı öğrencilerin sınıflara girebileceklerini söylediklerini ifade etti. Hâkim bunun üzerine ‘YÖK’ten gelen talimat yazılı mı, sözlü mü?’ diye sordu. Nadide Hanım da sözlü olduğunu söyledi. Yani hukuk bu düzeyde... Sözlü ifadeler üzerine resmi makamlar işlem yapıyorlar.”


‘Dersliklere girdiler’


Prof. Rennan Pekünlü, “Benim tutanaklarımda ‘.. nolu derste türbanlı otururken görülmüştür’ deyip idareye gönderdim. Yani bunlar binalara da dersliklere de girdiler ama ifadelerinde derslere alınmadıklarını söyledikleri ve hâkim de böyle değerlendirdiği için sonuç bu oldu” dedi.