T24 Haber Merkezi
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, partisinin grup toplantısında Van Büyükşehir Belediyesi’ne kayyım atanmasını ters bir dille eleştirdi. “Van Büyükşehir Belediyemize bir gece yarısı çetevari bir şekilde girdiler. Plastik mermilerle gaz bombalarıyla… Bu darbe değil de nedir Allah aşkına. Sizden büyük darbeci, sizden büyük vesayetçi mi var!” diyen Bakırhan, AKP iktidarının, MHP lideri Devlet Bahçeli'nin PKK lideri Abdullah Öcalan'a çağrısıyla başlayan "diyalog ve müzakere çabalarını sabote etmeye çalıştığını" ileri sürdü. "İktidarınız bu süreci ölü doğum yaptırmak için elinden gelen bütün çabayı ortaya koyuyor" diyen Bakırhan, "Sayın Erdoğan çözümün neresindedir Sayın Bahçeli?" diye seslendi.
Tuncer Bakırhan’ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
AKP iktidarına: Sizden büyük darbeci, sizden büyük vesayetçi mi var!
“Van halkı iradesi için günlerdir direniyor. Maalesef bir yargı var, yargı demek için bin şahit gerekli. AKP’nin özel kalem müdürü gibi çalışıyor. Polis talimatla gece yarısı evleri basıyor. Sonra kalkıp yargı kararı diyorlar. Hangi yargı kararı? Sandıkta yenemediğinizi yargı kumpasıyla pusu kurarak almaya çalışıyorsunuz. Van Büyükşehir Belediyemize bir gece yarısı çetevari bir şekilde girdiler. O görüntüleri izleyen var mı bilmiyorum ama plastik mermilerle gaz bombalarıyla neredeyse insanları 3., 4. kattan atacak kadar gözü dönmüş bir şekilde Van halkının iradesini gasp etmeye çalıştılar. Bu darbe değil de nedir Allah aşkına. Sizden büyük darbeci, sizden büyük vesayetçi mi var!
"Fikrinde kayyım olanın zikrinde barış olur mu?"
"Bir yandan barış naraları atacaksınız, diğer yandan Sayın Öcalan’a yönelik devletlerarası komplonun olduğu gün Van’a kayyım atacaksınız! AKP iktidarı diyalog ve müzakere çabalarına karşı açık söylüyorum sabotaj yapıyor! Biz çağrı bekliyorduk onlar kayyımla mesaj verdiler. Açık açık soruyoruz, fikrinde kayyım olanın zikrinde barış olur mu?
"Bu haksızlıklar karşısında ortak mücadele etmekten başka bir şansımız yoktur"
"Buradan dem partili olsun olmasın herkese sesleniyorum; bugün Van’da kayyım atanıyor yarın İstanbul’da İzmir’de, Adana’da da göz dikecekler oraya da kayyım atamak için çalışacaklar. Bu Türkiye demokrasisine kurulan kumpastır. Bu irade emin olun yarın sizin de iradenizi gasp etmeye çalışacaktır. Bu bir demokrasi meselesidir. Hepimizin meselesidir. Bu haksızlıklar karşısında birlikte olmaktan ortak mücadele etmekten başka bir şansımız yoktur.
"AKP ile anlaşıyorsak cezaevleri niye bizim yoldaşlarımızla dolu, halklarımızın işkencesi niyedir?"
"AKP ile anlaşsak bizde Van’da vekillerimizin belediye eş başkanlarımızın işkence görmesi niyedir, kayyım niyedir, Van’da halklarımızın işkencesi niyedir. AKP ile anlaşan tam da sizsiniz, 22 yıldır. 22 yıldır AKP ile mücadele eden tek ve en güçlü demokratik rejim burasıdır. AKP ile anlaşıyorsak cezaevleri niye bizim yoldaşlarımızla doludur? O AKP ile anlaşıyorsunuz diyen utanmazlar rahat konforlu alanlarından güzel güzel değerlendirme yapıyorlar, onalar dokunan var mı? AKP’nin karşısında en vazgeçmeyen baş eğmeyen bir zemin varsa bizim zeminimizdir.
Öcalan mesajı
"İşte Sayın Öcalan heyetimizle yaptığı son görüşmede bu konuda çok önemli bir siyasi çıkış kapısı aralıyor. “Kürt’ü bir tehdit olarak gören devlet algısının artık ortadan kalkması gerektiğini” söylüyor. “Gelin eski korkularımızı bir kenara bırakalım. Gelin geçmişin dar hesaplarını çatışmalarını düşmanlıklarını geride bırakalım” diyor. Biz de Öcalan’ın dediği bu paradigmaya sonsuz güveniyoruz, desteklemeye devam edeceğiz. Sürece dair kaygıları olan bütün muhalefet çevrelerine de sesleniyorum. Bu yeni paradigma ile birlikte “güvenlik”, “beka” uydurmaları statükocuların elinden alınacak, demokratik muhalefete geniş bir siyaset ve kazanım alanı açılacak. Onun için bu süreci desteklemek gerekiyor. Bunların elindeki beka ve güvenlik kozunu alırsak bize büyük bir zemin açılacak. O nedenle bu süreç sadece Kürtlerin, DEM Parti’nin sorumluluğunu alacağı bir süreç değil. Herkesin sorumluluk alması lazım. Sayın Bahçeli’nin çıkışından sonra bir emekli asker çıktı ne dedi? “PKK kendini feshederse Türkiye bindiği dalı keser, sınır dışı operasyon yapma meşruiyetimizi kaybederiz” dedi. Bunların umurunda değil Kürt, Türk, Arap, Çerkes, Pomaklar. Yeter ki çatışma sürsün, konforları devam etsin, yeter ki statükoları devam etsin diyorlar. Onlara bir kötü haberim var. Geçtiğimiz günlerde PKK çok önemli bir açıklama yaptı. PKK aynen şunu söyledi ‘Kürt özgürlüğü temelinde Türkiye’nin demokratikleşmesinden yana tavır alacaklarını” söylediler. Ülkenin yıkılması gibi hedeflerinin olmadığını söylediler."
