Çeteyi azmettirmek’ten tutuklanıp hapse atılan Tuğba Özay’ın polisin dinlemesine takıldığı ortaya çıktı.
Yer: İstanbul Emniyet Müdürlüğü...
Tarih: 5 Ağustos 2007...
Vatan'ın haberine göre ,Yaşar Öz çetesine dönük teknik takip yapılan odada o ana kadar her şey olağan seyrinde ilerliyordu. Fakat bir dakika sonra Tuğba Özay’ın menajeri Kadir Şen, Yaşar Öz’ün adamı Savaş Akdoğan’ı arayıp, “Cabbar ağabeyimle çok acil görüşmem lazım” deyince, polis kayıt tuşuna bastı.
Özay, Öz’ün sağ kolu Abdulcabbar Kibaroğlu’ndan, kendisini tehdit eden sevgilisi Akın Büyükoğlu’nun “uyarılması” için yardım talep edecekti. İşte, Akmerkez’de silahların patlamasıyla başlayan ve Yaşar Öz ile Tuğba Özay dahil 51 kişinin gözaltına alınmasına kadar uzanan o uzun gecenin şok telefon kayıtları...
Özay, menajerinden telefonu alıp Savaş Akdoğan’a, “Bu şerefsiz (sevgilisi Akın Büyükoğlu’nu kastediyor) yine kudurdu. Artık ne yaparsanız yapın” diyor. Akdoğan “Gerekeni yaparız” diyerek görüşmeyi bitiriyor.
“Kanının üzerinde yürürüm”
Akdoğan bir süre sonra yeniden arayınca Özay sevgilisini şikayet etmeye devam ediyor: “Bu şerefsiz bana ’Senin kanını yere serip kanının üzerinde yürümezsem adam değilim’diyor. Hasta oğlum bu. Cidden canına susamış artık bu i..e.”
Arıkdoğan: “Büyükçekmece’deydim. Etiler’den gideceğim. Çocukları da toplayacağım. Oraya geçeceğim.”
Özay: “22.10 uçağıyla İzmir’den geleceğim.”
Arıkdoğan: “İzmir’de benim çocuklarım vardır. Havaalanında beklesinler mi?”
Özay: “Darbe istiyor.
Arıkdoğan: “Versene bana bunun telefonunu, konuşayım”
Özay: “Ay ..ç ağzına.”
“Tuğba saz arkadaşımız”
Bu görüşmenin ardından Abdulcabbar Kibaroğlu, durumdan haberdar ediliyor. Kibaroğlu, Özay’ı arayıp, “Kendine sıkıntı yapma. Beni Akmerkez’deki ofisine çağırdı. Şimdi gidiyorum” diyor. Konuşma şöyle devam ediyor:
Özay: “Ama bu şimdi sana bin tane diyecek ki nişanlım diyecek bilmen ne yalan dolan.”
Kibaroğlu: “Arayacak özür dileyecek senden. Benim 40 tane dostumu aramış, bizim emniyet müdürü (emekli Beşiktaş eski Emniyet Müdürü Mustafa Cankurt) ağabeymiz var. Albay ağabeyimiz var. Hepsini aramış, onlar şimdi beni aradılar. Böyle hayırdır dedim, Tuğba bizim saz arkadaşımız. Sen rahatına bak, o anlayacak seni de arayacak özür dileyecek. Senin bununla bir işin kalmadı değil mi Tuğba”
Özay: “Artık kalmadı. ”
Kibaroğlu: “Sen zarar gördüğün zaman ben zarar görürüm. Sen benim kardeşimsin. Bununla daha bir işin olur mu, olmaz mı? Sen bu çocuğu seviyor musun?”
Özay: “ Yok ben artık istemiyorum. Kesinlikle istemiyorum.”
Kibaroğlu, Özay’ın sevgilisi Akın Büyükoğlu ile Akmerkez’de bir araya geliyor. Burada yeniden Özay’ı arıyor: “Bunu sen kafanda bitirdin mi tamamen.”
Özay: “Bitirdim.”
“Vuruldum, vuruldum”
Kibaroğlu, bunun üzerine Akın Büyükoğlu’ndan hesap sorunca silahlar patlıyor. Kibaroğlu elebaşı Yaşar Öz’ü arıyor: “Abi vuruldum ben hastaneye götürüyorlar.
Öz: ” Nasıl, kim vardı yanında?
Kibaroğlu: “Emniyet Müdürü Mustafa abi var“
Öz: “Erhan’a (Erhan Deli) bir versene.”
Deli: “Misafirdik silahsız geldik başımıza bu geldi abi, ne yapalım?”
Öz: “Hiç kimseye, hiç bir şey söylemeyin.”