Gündem
BBC Türkçe

Trump'tan tartışmalı iki petrol boru hattı projesine onay

ABD'nin yeni başkanı, Keystone XL ve Dakota Access boru hattı projelerinin inşasına yönelik kararameleri imzaladı. Eski Başkan Obama ilk hattın inşasına çevrecilerin baskısı sonrası onay vermemiş, ikinci hattın inşası ise protestolar sonrası durdurulmuştu

24 Ocak 2017 23:51

ABD Başkanı Donald Trump, ülkesinde tartışma yaratan ve büyük protestolara yol açan iki boru hattı projesinin inşasına yönelik kararameleri imzaladı.

Başkanlık kararnamelerini imzalarken kameralara poz veren Trump, "Şu andan itibaren ABD'de boru hatları döşemeye başlayacağız... Tıpkı eski günlerde döşediğimiz gibi" dedi.

Eski Başkan Obama Keystone XL boru hattının inşasına çevrecilerin baskısı sonrası onay vermemiş, Dakota Access boru hattının inşası da protestolar sonrası durdurulmuştu.

Trump ise seçim başkanlık kampanyası süresince Keystone XL boru hattını ve kömür endüstrisi başta olmak üzere, fosil yakıt kullanımını destekleyeceği sözü vermişti.

Keystone XL boru hattı ile ABD'nin Meksika Körfezi'ndeki petrol tesislerine Kanada'dan petrol taşıması hedefleniyor.

Hattı savunanlar, petrolü borularla taşımanın yol veya demiryolu üzerinden taşımaya kıyasla daha güvenli olduğunu söylüyor.

Özellikle yerli halkın aleyhinde protesto gösterileri düzenlediği Dakota Access boru hattı ile ilgili olarak ise ABD ordusu da başka bir güzergah aramaya başlandığını duyurmuştu.

Ülkedeki çevreci gruplar ise imzaladığı son başkanlık kararnameleri sonrası Trump'a tepki gösterdi.

Greenpeace Direktörü Annie Leonard, "Trump boru hatlarının iş imkanı yaratacağına yönelik asılsız iddiaları destekleyeceğine Amerika'nın geleceğinin yattığı temiz enerji sektörüne odaklanmalı" dedi.

124 yıldır faaliyet gösteren doğa koruma örgütü Sierra Club'ın yöneticisi Michael Brune ise "Donald Trump yalnızca dört gündür görevde ama bu kadar kısa sürede bile iklimimizi riske atacağına yönelik endişelerimizde ne kadar haklı olduğumuzu gösterdi" diye konuştu ve ekledi:

"Basitçe söylemek gerekirse Donald Trump tam da tahmin ettiğimiz gibi biri: ABD'lilerin topraklarını, temiz havayı, yerlilerin haklarını ve temiz suları kurumsal kirleticilere satacak bir insan."

Obama'nın başkanlığı döneminde Keystone XL boru hattı enerji endüstrisinin herhangi bir projesi olmanın ötesine geçti. Proje çevrecilerle petrol savunucuları, liberallerle muhafazakârlar, regülasyon yanlılarıyla "bırakınız yapsınlar" zihniyetini savunanlar arasında büyük bir vekalet savaşına dönüştü.

Trump, başkanlık kampanyası boyunca sıklıkla Obama yönetiminin projeye yeşil ışık yakmaktaki isteksizliğine dikkat çekmiş ve bunu Demokratik Parti'nin sermaye karşıtlığının bir kanıtı olarak göstermişti. Şirketlerin hâlâ bu projeyi hayata geçirmek istediğini varsayarsak, artık ABD Başkanı olan Trump bir kalem hareketiyle projenin hayata geçmesini son derece kolaylaştırdı.

Daha kısa vadede endişeye yol açan şey ise Trump'ın Dakota Access boru hattının onaylanma sürecini hızlandırması. Keystone'un aksine yıllarca sürüncemede kalmayan proje, 2016'da Amerikan yerli halklarının sert protestolarıyla karşılaşmıştı.

Fakat Trump'un bu hamleleri, boru hatlarıyla ilgili mücadelenin bittiği anlamına da gelmiyor. Projelere karşı çıkanlar bunların önemli doğa alanlarına zarar vereceği ve özel mülkiyet kanunlarını ihlal ettiği argümanlarını savunmaya devam edecek. Ama bu sefer, bu argümanlarıyla Demokrat yönetimi ikna etmeye çalışmak yerine mücadeleyi mahkemelere taşıyacak.

Donald Trump, Salı günü otomotiv sektörü temsilcileriyle yaptığı görüşme sırasında kendisinin "çevreci" olduğunu söylemişti.

Pazartesi günü de benzer bir açıklama yapan Trump, "Konu çevreye geldiğinde çok büyük bir şahsiyetim. Çevre konusunda ödüller aldım" demişti.

Kanada Başbakanı Justin Trudeau ise Keystone XL boru hattının inşası için Donald Trump ile birlikte çalışmak istediğini söylemişti.

Fakat geçen hafta Kanada'nın Saskatchewan bölgesinde arızalanan bir boru hattı nedeniyle Amerikan yerli halklarına ait topraklara 200 bin litre petrol dökülmüştü.

Kanadalı yetkililer, arızalanan boru hattının hangi şirkete ait olduğunu açıklamadı.

Bu sızıntı, Kanada'nın Saskatchewan bölgesinde son 6 ayın en büyük sızıntısıydı.

Haber, değiştirilmeden kaynağından otomatik olarak eklenmiştir