Gündem

Trabzon'da taş ocağı tepkisi

Aleyna KESKİN/TRABZON, (DHA)- TRABZON'un Maçka ilçesi Mataracı Mahallesi'nde taş ocağı kurulması için başlatılan Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) süreci çalışmalarına yöre halkının tepkisi sürüyor

24 Ekim 2018 14:14

Aleyna KESKİN/TRABZON, (DHA)- TRABZON\'un Maçka ilçesi Mataracı Mahallesi\'nde taş ocağı kurulması için başlatılan Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) süreci çalışmalarına yöre halkının tepkisi sürüyor. 1 hektar alanın uzun süreli kiralanmasıyla başlayan, ancak, ileride yaklaşık 10 hektarlık alanı kaplayacağı belirtilen Bazalt Ocağı ve Kırma-Eleme Tesisi Projesi\'nin uygulanması halinde bölgede yaşamın sona ereceğini öne süren mahalle sakinleri karardan dönülmesini istiyor.
Maçka\'nın Mataracı Mahallesi\'nde kurulması planlanan Bazalt Ocağı ve Kırma-Eleme Tesisi Projesi\'ne karşı yöre halkının tepkisi sürüyor. Firmanın, taş ocağı açabilmek için başlattığı ÇED süreci tepkileri artırdı. Taş ocağı bölgesinde inceleme yapmak ve kendileriyle görüşmek isteyen firma yetkililerine mahalle sakinleri izin vermedi. 1 hektar alanın uzun süreli kiralanmasıyla başlayan, ancak, ileride yaklaşık 10 hektarlık alanı kaplayacağı belirtilen tesisle ilgili projenin uygulanması halinde, bölgede yaşamın sona ereceğini öne süren mahalle sakinleri karardan dönülmesini istiyor.
\'OLUMLU RAPOR VERİLMEYİNCE BİZİ İKNAYA ÇALIŞIYORLAR\'
Taş ocağı alanının heyelan bölgesi olduğunu ve alanda suni ağaçlandırma yapıldığını belirten mahalle sakinlerinden Erkan Yılmaz, \"Daha önce burada taş ocağı açılmak istenmişti. Ancak olumlu rapor verilmemişti. Şimdi aynı şirket yeniden girişimde bulunarak taş ocağını açmak istiyor. Vatandaşları ikna etmeye çalışıyor. Taş ocağı açılırsa burada yaşam biter. Taş ocağının açılmasına yönelik çevrecilerin yaptığı değerlendirmelerde hiçbir kamu kuruluşu buraya olumlu rapor vermedi. Bugün ise taş ocağına uygun olmamasına rağmen köy halkını ikna etmek için gelip buralarda sunum yapıyorlar. Biz bunu kabul etmiyoruz. Biz burayı gelecek kuşaklarımıza koruyarak bırakmak istiyoruz\" dedi.
\'TEMİZ HAVA SOLUMAK İSTİYORUZ\'
Köylerinde temiz hava soluyarak yaşamak istediklerini ifade eden Yılmaz Öztürk de \"Kesinlikle köyümüzde taş ocağı istemiyoruz. Burada bizim sağlığımız tehlike altında. Buna asla müsaade etmeyeceğiz\" diye konuştu.
Evinin açılması planlanan taş ocağına çok yakın olduğunu belirten Aynur Arslan ise \"Orası zaten heyelan bölgesi. Heyelan bölgesi olduğu için de suni ağaçlandırma yapıldı. Benim eşim rahatsız. Oradaki evimiz yıkıldığı zaman biz mahfoluruz. Bütün servetimizi oraya harcadık. Bizim başka hiçbir şeyimiz yok\" ifadelerini kullandı.
Hasta olduğunu anlatan Turan Arslan da evinin açılmak istenen taş ocağına 100 metre mesafede olduğunu belirtip, \"Ben emekliyim ve kanser hastasıyım. Hayatımın geri kalanını köyümde huzur içinde geçirmek için buralara geldim. Eğer burada taş ocağı yapılırsa benim ömrüm yok olacak. Mis gibi havayı solumak varken toz toprak solumak istemiyorum\" diyerek karardan vazgeçilmesini istedi.
Bölgenin dik yamaçlardan oluştuğunu anlatan Rahmi Yılmaz ise \"Arazide kayma ve çatlamalar var. Taş ocağından gelecek olan titreme ve baskılar nedeni ile toprak harekete geçecektir. İçme sularımız o bölgeden geliyor. Her bakımdan hayati risk taşıyoruz. O bölgede taş ocağını istemiyoruz ve yapılmasına da izin vermeyeceğiz\" dedi.
\'MAHALLELİ TAŞ OCAĞINI KESİNLİKLE İSTEMİYOR\'
Mahalle sakinlerinin avukatı Nihan Göktürk de daha önce açtıkları itiraz davasını kazandıklarını hatırlattı. Göktürk, \"Mataracı Mahallemizde bugün taş ocağı yapmak üzere ÇED raporu almak adına ilk işlemlerden biri olan halkı bilgilendirme çalışması yapmak için yetkililer geldi. Köy halkı onları buraya sokmamak için toplandı. 2014 yılı itibari ile bir süreç yaşadık. Bu süreçte \'ÇED raporu almak gerekli değildir\' kararı üzerine taş ocağının açılması söz konusu olacaktı. Bu kararın iptali için dava açtık ve davamızı da kazandık. ÇED raporu almak üzere müteahhidin talebi ile çalışmalara yeniden başladılar. Taş ocağı yapılacak olan yerde sağlık problemi yaşayan insanlarımız var. Yönetmelik gereği mesafelerin korunması gerekirken hemen 50 metre ilerisinde kanser hastası var. Toz bulutunun insanlara zarar vermeyeceğinin hiçbir garantisi yok. Su kaynakları oradan geçiyor. Yasal sürecimize takip edeceğiz. Mahalleli taş cağını kesinlikle istemiyor\" diye konuştu.

FOTOĞRAFLI

Haber, değiştirilmeden kaynağından otomatik olarak eklenmiştir