Çiftlik Bank davasında hâkim karşısına çıkan Mehmet Aydın, Uruguay ve Paraguay’da yaklaşık 10 milyon dolar değerinde mal varlığına el konulduğunu iddia etti. 20 kişinin yargılandığı davada mahkeme, Aydın kardeşlerinin tutukluluk hallerinin devamına ve dosyanın bilirkişi heyetine gönderilmesine karar verdi.
Çiftlik Bank ana davalarında tutuklu bulunan ‘Tosuncuk’ lakaplı Mehmet Aydın ve ağabeyi Fatih Aydın’ın da aralarında bulunduğu 20 sanığın duruşmasında iki kardeşin tutukluluk halinin devamına karar verildi. Mehmet Aydın, Uruguay ve Paraguay’da yaklaşık 10 milyon dolar değerinde mal varlığına el konulduğunu iddia etti. Mahkeme, dosyanın bilirkişi heyetine gönderilmesine karar verdi.
Anadolu 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen 3 ayrı duruşmaya tutuklu sanıklar Mehmet Aydın ve Fatih Aydın Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi’yle (SEGBİS) bağlandı. Duruşmada tutuksuz sanıklar Cafer Çolak ve Cudi Cumhur Yurdakul da yer aldı. Duruşmada taraf avukatları hazır bulundu.
Tutuklu sanık Mehmet Aydın savunmasında müştekilerle birebir imzaladıkları ıslak imzalı sözleşmeler olduğunu ve bunların değerlendirilmesini istediğini belirterek, "Uruguay’dan mağdurlara gönderdiğim ses kayıtlarında Türkiye’deki mal varlığım yetersizse Uruguay’daki mal varlıklarımı satacağımı söylüyorum. Bu kayıtların da dikkate alınmasını istiyorum" diye konuştu.
Adli emanette yaklaşık 20 adet bilgisayarının olduğunu, müştekilerle yapılan konuşma kayıtlarının bulunduğunu ve söz konusu kayıtların incelenmesini isteyen Mehmet Aydın, "Herhangi bir yalan beyan olmadığı ortaya çıkacaktır" dedi.
Mehmet Aydın, "Ses kayıtlarında müştekilere Türkiye’deki mal varlığım yetersizse Uruguay’daki mal varlıklarımı satacağımı söyledim. Yaklaşık 10 milyon dolarlık mal varlığıma Uruguay ve Paraguay’da el konuldu. El koyma işlemlerine karşı Interpol tarafından arandığım için herhangi bir başvuruda bulunamadım. Ben Papara üzerinden mağdurlara yaklaşık 300 milyon lira geri ödemede bulundum, bunun da değerlendirilmesini talep ediyorum" şeklinde konuştu.
Fatih Aydın: Herhangi bir yetkim yoktu
Tutuklu sanık Fatih Aydın ise "Ben kardeşimin teklifi üzerine şarküteride kendi aracımla 6 ay kadar çalıştım. Daha sonra şarküteri devredildiği için ayrıldım. Daha sonra bana Kıbrıs’ta şirket kuracağını söyledi. Formaliteden ortak oldum. Herhangi bir müdürlük veya yetkim yoktu. Suçsuzum tahliyemi talep ediyorum. Ayrıca bazı sanıklar aleyhimde beraber çalıştığını söylemişler. Bu beyanları kabul etmiyorum. Ben sadece 4-5 gün yardımcı oldum, sürekli çalışmadım" ifadelerini kullandı.
Tutuksuz sanık Cudi Cumhur Yurdakul ise şirketteki en kıdemli yazılımcının kendisi olduğunu, soruşturma esnasında Gümrük ve Ticaret Bakanlığı müfettişlerine yardım ettiğini ve bu hususun da dikkate alınmasını istedi. Sanık Cafer Çolak şirkette herhangi bir görevi veya yetkisi olmadığını öne sürdü.
Tahliye yok
Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, iddianameye konu şirketlerin el konulduğu zamanki borç-alacak durumu ve şu anki borç-alacak durumunun incelenmesi için yeminli mali müşavir, muhasebeci ve bankacıdan oluşacak üç kişilik bilirkişi heyetinin rapor hazırlamasına karar verdi. Mehmet Aydın ve Fatih Aydın’ın tutukluluk halinin devamına karar veren mahkeme, eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.
Davanın geçmişi
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan 3 farklı iddianamede, toplam 1’i firari 48 sanıktan 18'inin örgüt yöneticisi, 23'ünün örgüt üyesi ve 7'sinin de örgüte yardım eden konumunda olduğu belirtiliyor. İddianamede toplamda 4 bin 449 kişi de "müşteki" olarak yer alıyor.
Aralarında Mehmet Aydın'ın da bulunduğu 18 örgüt yöneticisinin bulunduğu "Suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve yönetme", 3 bin 672’kez "Bilişim sistemlerini araç olarak kullanmak suretiyle nitelikli dolandırıcılık" yine 3 bin 672’kez "Ticari şirketlerin faaliyeti kapsamında nitelikli dolandırıcılık" ve "Suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama" suçlarından toplamda 25 bin 39 yıldan 83 bin 446 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması isteniyor.
23 sanığın "Suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma", "Suçtan kaynaklanan mal varlığını değerlerini aklama" suçlarından 4’er yıldan 10’ar yıla kadar, 7 sanığın ise "Suç işlemek amacıyla kurulan örgüte yardım etme" ve "Suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama" suçlarından 4’er yıldan 10’ar yıla kadar hapsi talep ediliyor.
Bunun yanı sıra Anadolu 6. Ağır Ceza Mahkemesi, davanın 17 Mart’ta görülen celsesinde 48 sanıktan 28’inin dosyasının davanın niteliği dikkate alınarak bu dosyaların ayrılmasına ve yapılan yargılamada da 28 sanığın ayrı ayrı beraatlerine karar vermişti. (DHA)