Sevda Kurtoğlu / ANKARA
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Meteoroloji Mühendisleri Odası (MMO) Başkanı Fırat Çukurçayır, aşırı sıcakların, önümüzdeki dönemde İstanbul’da susuzluğa neden olacağını açıkladı. Çukurçayır, “İstanbul’un bu sıcaklıklarla yazı çıkartma olasılığı bana çok yüksek görünmüyor” dedi.
Ülke genelinde yaz aylarındaki sıcakların mevsim normallerinin üstüne çıkması özellikle su sorununu beraberinde getirdi. TMMOB MMO Başkanı Çukurçayır, bir süredir etkisini devam ettiren aşırı sıcaklar konusunda T24’e konuştu.
Çukurçayır, mevsim normallerinin üzerine çıkan sıcakların Türkiye’ye yönelik etkilerini anlatırken, artan sıcaklıkların özellikle içme suyu kaynaklarının ve barajların doluluk oranlarını da riskli seviyeye düşürdüğünü hatırlattı.
Yaşananların, İstanbul başta olmak üzere önümüzdeki günlerde daha büyük sorunlara neden olacağının altını çizen Çukurçayır, şöyle konuştu:
“Sıcaklığın artması su kaynaklarını da tehdit ediyor. Sıcaklık artınca buharlaşma artıyor, şehirleri besleyen barajların daha stresli dönemi başlıyor. İstanbul’un bu sıcaklıklarla yazı çıkartma olasılığı bana çok yüksek görünmüyor. Barajlardaki su seviyesi geçtiğimiz yıllarla kıyaslarsanız iyi durumda değil. Bu nedenle İstanbul bıçak sırtında bir yaz geçirecek.”
"El Nino etkisi, sıcaklıkları mevsim normallerinin üstüne çıkardı"
Çukurçayır, yüksek sıcaklıkların nedeninin geçen marttan itibaren Kuzey Yarım Küre’yi etkisine alan El Nino olduğunu vurguladı. Çukurçayır, El Nino hakkında, “dünya iklimlerini şekillendiren iki temel unsurdan birisi” değerlendirmesini yaparken, şöyle dedi:
“La Nina ve El Nino dediğimiz olay pasifik okyanusunda okyanus suyunun ısınması ve soğumasıyla meydana gelen iki hava hareketidir. Okyanuslar bütün hava sistemlerinin doğuş yeridir. Okyanuslardan aldıkları enerjiyle dünya üzerindeki sirkülasyonlarını (dolaşım) tamamlar. La Nina ve El Nino dediğimiz olaylar, dünya iklimini şekillendiren temel unsurlardan ikisidir. En temel iskelet olarak La Nina ve El Nino’yu görüyoruz. La Nina dünyanın soğutma etkisinden dolayı ısınmamasıyken, El Nino ise ısıtma etkisinden dolayı soğumamasıdır. ”
"İç Anadolu, Ege, Akdeniz ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde rekor sıcaklıklar görürsek sürpriz olmayacak"
Dünyanın en sıcak 8 yılının yaşandığı dönemde La Nina etkisinde olduğunu kaydeen Çukurçayır, La Nina’ya rağmen soğumayan dünya, El Nino etkisiyle eylül de dâhil olmak üzere yaz aylarının geri kalan süresinin de mevsim normallerinin üstünde geçeceğini belirtti.
Çukurçayır, El Nino’nun Türkiye’de sıcaklık artışı konusundaki etkileri için şunları söyledi:
“Dünya Meteoroloji Teşkilatı (DMT) Kuzey Yarım Küre’de El Nino’dan kaynaklı rekor sıcaklıklara hazır olun diyor. Bu rekor sıcaklık nedir? İngiltere için rekor sıcaklık 40 dereceyse bunun üzerinde bir değer kaydedilmesi bekleniyor. Ama Türkiye’ye baktığımız zaman biz zaten 49,1 derecelik sıcaklığı gördük. Bunun için o yerleşim yerinde 49,1 derecenin üstünde bir sıcaklığı görme ihtimali var. İç Anadolu, Ege, Akdeniz ve Güneydoğu Anadolu bölgesi maalesef bizim coğrafyamızda bu tip rekorlara açık yerler. Bu bölgelerde önümüzdeki aylarda rekor sıcaklılar görürsek bizim için sürpriz olmayacak.”
"Sıcak hava nemle birleşince ölümlere neden olabilir"
Çukurçayır, sıcaklığın artmasının nemin de artması anlamına geldiğini belirtti. Sıcaklık ve nem bir araya gelince yaşlılar, çocuklar ve kronik hastalar için mücadele edilemez bir ortam oluştuğunu söyleyen Çukurçayır, “İnsan vücudunun sigortası terlemedir. Sıcaklığa karşı bir tek şekilde mücadele edebilirsiniz bu da terleyerek gerçekleşir. Vücut terleyerek kendisini korumaya çalışır. Ama havada nem olduğu zaman vücudun terlemesi zorlaşıyor. Vücut kendisini savunamaz hale geliyor. Normal koşullarda kan organları beslemesi gerekirken, vücut rahatlamak için direkt dış deriye nüfus etmeye çalışıyor, organlar beslenemediği içinde vücut iflas ediyor” dedi.
"Katarak görülme yaşı 30’lu yaşlara kadar düştü"
Çukurçayır, mecbur kalmadıkça dışarı çıkılmaması konusunda uyarıda bulunurken özellikle yaşlıların, çocukların ve kronik hastaların güneşten uzak durmasını istedi. Çukurçayır, güneşe çıkmak zorunda kalanlar için şu önerilerde bulundu:
“Yaşlıların, çocukların ve kronik hastaların 11.00 ve 16.00 saatleri arasında dışarı çıkmamasını öneriyoruz. Özellikle 15.00 ve 16.00 saatleri arasında Türkiye’de sıcaklıkların maksimum yüksekliğe ulaştığı için bu riskli grupların muhakkak güneşten korunması gerekiyor. Açık alana çıkmak zorunda olan vatandaşların da mutlaka koruyucu kremler, güneş gözlükleri ve güneşten koruyacak gözlükler takması gerekiyor.“
Güneşe uzun süre maruz kalmanın cilt kanseri ve katarak gibi ciddi hastalıklara neden olduğunu vurgulayan Çukurçayır, katarak görülme yaşının 30’lu yaşlara kadar düştüğünü de söyledi.
"Kış aylarının ılık ve bol yağışlı geçmesini bekliyoruz"
Çukurçayır, El Nino etkisinin genellikle 8 ayla 1 yıl arasında sürdüğüne değinirken, şöyle konuştu:
“DMT, Mart 2023'te El Nino etkisine girdiğimizi açıklamıştı. Dolayısıyla gelecek mart ayına kadar El Nino’nun etkilerini görmeye devam edeceğiz. Dünyanın El Nino etkisine girdiği dönemlerde özellikle okyanusa kıyısı olan ülkelerde tayfunlar gibi ekstrem olaylar görülebiliyor. Türkiye’de ise, El Nino etkisiyle yaz aylarını ortalamanın üstünde sıcaklıklarda geçireceğimiz gibi DMT’ye göre El Nino etkisini sürdürmeye devam ederse, kış aylarının da ılık ve bol yağışlı geçmesini bekliyoruz.”