Türk Hava Yolları, Kosova Prizren’de düzenlenen belgesel film festivali DokuFest’in sponsorluğundan, festival programında yer aldığını düşündüğü ‘Ermeni’nin Gözyaşları’ filmini gerekçe göstererek çekildi. Agos gazetesinden Lora Sarı’nın haberine göre, festival programında yer almayan filmin varlığı da şüpheli... Zira festivalin direktörlerinden Eroll Bilibani, “Ermeni’nin Gözyaşları’ filmini Google’da arattık. Karşımıza birkaç YouTube videosu çıktı, bir film değil, birinin hazırladığı beş dakikalık bir video” diyor.
Lora Sarı’nın Agos gazetesinde yer alan “'Ermeni'nin Gözyaşları' sponsor krizi çıkardı” başlıklı haberi şöyle:
“Ermeni'nin Gözyaşları' sponsor krizi çıkardı”
Kosova’nın Prizren kentinde, her yıl yapılan belgesel film festivali DokuFest 24 Ağustos’ta sona erdi. 13. kez düzenlenen ve bir hafta süren festivalin bu yılki programında Ermeni filmlerine ayrılan ‘Ermenistan Perspektifi’ başlıklı özel bir bölüm de vardı. ‘İnsan Hakları’ adlı ana yarışma bölümünün, alt kategorisi olarak karşımıza çıkan, Ermeni bir yönetmenin çektiği veya Ermenistan yapımı olan sekiz filme ayrılan bu bölümde, Nigol Bezjian’ın ‘Kunduralarımı İstanbul’da Bıraktım’, Vartan Hovhannisyan’ın ‘Savaş ve Barış içindeki İnsanların Hikâyesi’ gibi filmleri de gösterildi. Derken Türk Hava Yolları festivalin bu yılki sponsorlarından biri olacakken, bu iki filmden biri sebebiyle festival sponsorluğundan çekildiği iddiaları dolaşmaya başladı. Zira, Bezjian’ın filminde Ermeni Soykırımı’nın bahsi geçerken, Hovhannisyan’ın filmi Karabağ ile ilgili. İddiaların aslını astarını araştırırken hikâyenin bambaşka olduğunu öğrendik.
100. yıl arifesinde ‘Ermenistan Perspektifi’
Festival direktörlerinden Eroll Bilibani’yle görüştüğümde Bilibani’ye öncelikle, soykırımın yüzüncü yılına bir kala, ‘Ermenistan Perspektifi’ programına yer vermenin özel bir sebebi olup olmadığını soruyorum: “Her yıl bir ülke veya bölge üzerine yoğunlaşıyoruz. Bu yıl asıl odağımız Amerikan belgesel filmleri üzerineydi, daha küçük bir kısmı da Ermenistan panaromasına ayırdık. Festival programını düzenleyen Özge Calafato, bize Türkiye’deki festivallerde gösterilen Ermenistan konulu, Ermenistan yapımı veya Ermeni yönetmenlerin çektiği en iyi filmlerden bir seçki oluşturdu.” Bilibani her yıl mutlaka bir veya iki Ermenistan yapımı filme festivalde yer verdiklerini ve bu filmlerin büyük ilgiyle karşılandığını da ekliyor. Nitekim yönetmen Nigol Bezjian’dan öğrendiğimiz kadarıyla, ‘Ermenistan Perspektifi’ndeki sekiz filmin gösterimi esnasında salonlarda boş koltuk bulmak neredeyse imkânsızmış. Şu bilgiyi eklemeden geçmeyelim, Prizren halkının çoğu ikinci dil olarak Türkçe konuşuyor ve 180 bin kişilik bu küçük şehirde, hatırı sayılır sayıda bir Türk nüfusu mevcut.
Var olmayan bir film, işleri karıştırıyor
Konuyu Türk Hava Yolları’nın sponsorluktan çekildiği iddialarına getiriyorum. THY’nin, Bezjian’ın ‘soykırım’ konulu filmi yüzünden mi, yoksa Hovhannisyan’ın ‘Karabağ’ hikâyesi sebebiyle mi sponsorluğunu geri çektiği sorusuna, Bilibani’den hayli ilginç bir yanıt geliyor: “ Hayır ikisi de değil. THY ile aramızda garip bir iletişim sıkıntısı, bir dezenformasyon yaşandı. THY sponsorluğunu, festival programında dahi yer almayan ‘Ermeni’nin Gözyaşları’ isimli bir film yüzünden çekti.”
Bilibani sözlerine devam ediyor: “ ‘Ermeni’nin Gözyaşları’ filmini Google’da arattık. Karşımıza birkaç YouTube videosu çıktı, bir film değil, birinin hazırladığı beş dakikalık bir video.” Bu yanlış bilginin kim tarafından THY’ye ulaştırıldığı bilinmiyor fakat Bilibani, bunun ‘dış veya iç mihraklar’ın işi olabileceğini düşünüyor. Her yıl festivalde birkaç Ermenistan filmi gösteren bir festivalin yoluna taş koyma, engelleme girişimleri pek de sürpriz değil.
Festivalin başlamasına bir hafta kala alınan bu karar, misafirler için satın alınan biletlerin parasının ödenmesiyle sonuçlanmış. Karar önceden verilseydi, belki THY yerine daha hesaplı bir havayolu tercih edilebilirdi.
Sponsor olmamak “çok normal”
Bilibani, THY’nin yaptığı kısa açıklamada bu filmin gösterileceği bir festivale sponsor olmanın politikalarına uymayacağını belirttiklerini söyledi. Kimsenin tanımadığı, arandığında bulunamayan, hatta Bilibani’nin naiflikle “Sanıyorum Ermenilerle ilgili” dediği bu filmin konusuyla ilgili bizim bilmediğimiz bir şeyler biliyor olmalı THY. Bilibani’nin söylediğine göre, bu bilginin kaynağı da Dışişleri Bakanlığı.
Tüm bu iddialar karşısında, Çarşamba akşamı baskıya gittiğimizi, mesailerinin sonuna kadar mutlaka cevap beklediğimizi ilettiğimiz THY’den maalesef cevap alamadık. Dışişleri kulislerindeyse, Prizren’deki Türkiye Konsolosluğu’nun adeta bir valilik gibi çalıştığı ve bu bilginin THY’ye onlardan gitmiş olabileceği, her halükarda ‘Ermeni filmleri’ne yer veren bir festivale THY’nin sponsor olmamasının ‘çok normal’ olduğu konuşuluyor.