T24- Yemin krizini değerlendiren İngiliz The Economist dergisi "Hünerli Erdoğan, uçurumun kenarından ne zaman dönmesi gerektiğini her defasında bildi. Umut edilen, bunu tekrar yapabilmesi" yorumunu yaptı. Erdoğan'ın seçim kampanyası sırasında benimsediği katı milliyetçi tutumu sürdürdüğünü savunan dergi, AKP ve MHP arasında bir ittifakın kurulabileceğini söyledi.
İngiliz The Economist dergisi, seçimin ardından Türkiye'nin siyasi bir çıkmazın eşiğine geldiğini belirterek, 'uçurumların kenarından dönmekte usta' diye nitelediği Başbakan Erdoğan'ın, bunu bu kez de başarmasının umulduğunu yazdı.
Adalet ve Kalkınma Parti'sinin istikrar ve daha fazla demokrasi vaadiyle, benzeri görülmemiş bir şekilde üçüncü bir dönem için de seçildiğini ifade eden Economist, AK Parti'yi "muhafazakâr" olarak niteledi ve Başbakan Erdoğan'ın zafer konuşmasında muhalefete danışacağını söylemesine rağmen iki hafta sonra ülkenin siyasi bir çıkmazın eşiğine geldiği tespitini yaptı.
"Cumhuriyet Halk Partisi Lideri Kemal Kılıçdaroğlu tutuklu CHP milletvekillerinin cezaevinden çıkarılması için Erdoğan'dan yasa değişikliği talep etti ve 2002 yılında kendisinin de benzer sorunlar yaşadığını ve sorunların aşılmasında AK Parti'ye CHP'nin yardım eli uzattığını hatırlattı" diyen dergi şöyle devam etti:
"Başbakan bundan etkilenmiş görünmüyor. CHP'nin "terör" suçundan değil düşünceleri nedeniyle yargılandığını söylüyor. Gelin bunu bir de Barış ve Demokrasi Partisi BDP'ye söyleyin. Mahkeme partinin terörle bağlantılı suçlamalarla yargılanan seçilmiş beş milletvekilinin cezaevinde kalmasına hükmetti. Diğer milletvekili Hatip Dicle'nin vekilliği ise PKK'ya üyelikten aldığı ceza nedeniyle düşürüldü. Dicle, PKK'nın kendisini orduya karşı savunma hakkı olduğunu söylediği için ceza almıştı. Ancak, kendisini cezaevinde tutma kararı, seçimlere katılabileceği yönünde verilen önceki bir kararla çelişiyor."
Tutuklu vekiller krizini kısmen böyle özetleyen Economist dergisi, AK Parti yetkililerinin, mevcut durumu korkutucu bir şekilde, demokrasinin baltalanması için yeni bir Ergenekon hamlesi olarak gördüklerini; CHP ve BDP'nin ise mahkemeler ve Yüksek Seçim Kurulu'nda AK Parti'ye yakın kişilerin bulunduğunu söylediklerini aktardı.
Dergiye göre, hangi pozisyon benimsenirse benimsensin, bu durum, Türkiye'deki yargı ve seçim sisteminin radikal bir şekilde elden geçirilmesi gerektiğine işaret ediyor.
AKP-MHP ittifakı mı geliyor?
Bu arada, PKK'nın BDP milletvekillerinin serbest bırakılmaması durumunda, ateşkesi bozacağı ve çatışmaları kentlere taşıyacağı tehdidinin de Başbakan Erdoğan'da herhangi bir yumuşamaya yol açmadığını ifade eden dergi, Erdoğan'ın seçim kampanyası sırasında benimsediği katı milliyetçi tutumu sürdürdüğünü de savundu.
Economist, bir milletvekili cezaevinden salıverilmeyen Milliyetçi Hareket Parti'li vekillerin mecliste yemin ettiklerini belirtip, MHP ile AK Parti arasında bir ittifakın kurulabileceğine de işaret etti.
Yeni Anayasa çantada
"İki partinin milletvekili sayıları bir arada düşünüldüğünde, yeni anayasa çantada" diyen dergi, böyle bir durumun bedelinin derinleşen siyasi ve ekonomik istikrarsızlık ve muhtemelen daha fazla kan dökülmesi olacağını iddia ettikten sonra yazıyı, "Hünerli Erdoğan, uçurumun kenarından ne zaman dönmesi gerektiğini her defasında bildi. Umut edilen, bunu tekrar yapabilmesi" sözleriyle bitiriyor.