İngiltere'de yayımlanan Telegraph gazetesi, polisin Londra'nın Barking bölgesinde yer alan IŞİD'den (Irak Şam İslam Devleti) ilham alan bir hücreyi Mart ayından beri takip ettiğini öne sürdü.
Londra'da Cumartesi gecesi 7 kişinin hayatını kaybettiği saldırının ardından polis şehrin doğusunda yer alan Barking bölgesinde bir operasyon düzenlemişti.
Londra saldırıları: 12 kişi gözaltına alındı
12 kişi gözaltına alınırken polis saldırıyı düzenledikten sekiz dakika sonra öldürülen zanlıların kimliklerini henüz açıklamadı. Ancak İngiliz basınında yer alan görgü tanıklıklarına göre saldırganlardan en az birinin Barking bölgesinde yaşadığı düşünülüyor.
Telegraph gazetesi ise manşet haberinde terörizmle mücadele yetkililerinin, 'IŞİD'den ilham alan bir hücreyi' YouTube üzerinden kamyonet ve bıçakla nasıl saldırı düzenleneceğine dair tartışma yaparken kaydettiğini iddia etti.
Londra merkezinde yaşanan olayda üç saldırgan önce beyaz bir kamyoneti London Bridge'de yayaların üzerine sürmüş, ardından araçtan inip aralarında polislerin de olduğu bazı kişileri Borough Market'ta bıçaklamışlardı.
IŞİD saldırıyı üstlendiğini açıkladı.
Gazete aynı zamanda polis tarafından takibe alınan kişilerin 'bir köprüye saldırı düzenlemeyi düşündükleri ve saldırılarını daha çok güçlendirmek için sık sık spora gittikleri' iddia edildi.
Diğer yandan zanlılardan birinin "bir arabayı silah olarak kullanmayı amaçladığını ve Barking'de ondan fazla öğrenciyi radikalleştirmekle övündüğü" kaleme alındı.
Zanlının yöntemini geliştirmek için 'YouTube videolarını' kullandığı öne sürüldü.
İngiltere Başbakanı Theresa May, saldırının ardından yaptığı konuşmasında "Artık yeter demenin zamanı geldi" demişti.
gerekli olduğunu vurguladı.Bunun üzerine sosyal medya devleri Facebook, Twitter ile YouTube'un sahibi olan Google'dan "terörist içerikler" ile mücadele ettiklerine yönelik açıklamalar geldi.
İçişleri Bakanı Amber Rudd ise sosyal medya şirketlerinin radikalleşmeyi önlemek için daha fazla çaba harcaması ve bu konuda uluslararası bir yasanın çıkarılması gerektiğini söyledi.
Ancak May'in teknoloji devlerinin 'terörist ideoloji için güvenli alan' tanıdığını aktaran sözlerine eleştiri yöneltildi.
İngiltere merkezli dijital haklar ve özgürlükler üzerine çalışan bir organizasyon olan Open Rights Group (Açık Haklar Grubu) düzenlemelerin artmasının saldırganları internetin daha karanlık köşelerine iteceğini söyledi.
King's College London'da Uluslararası Radikalleşme Çalışmaları Merkezi'nde çalışan Profesör Peter Neumann ise Twitter'dan yazdığı yorumunda şu eleştirileri yöneltti:
"Sosyal medya şirketlerinin cihatçı hesapları kapatması üzerine, cihatçılar daha çok Telegram gibi iki tarafı şifreli mesajlaşma platformları kullanıyor. Bu problemi çözmedi, sadece farklılaştırdı.
"Şimdi daha az insan sadece online olarak radikalleşiyor. Sosyal medya platformlarını suçlamak siyasi olarak kolay olsa da entelektüel açıdan tembelce."
May'e bir başka eleştiri ise muhalefet partisi olan İşçi Partisi'nin lideri Jeremy Corbyn'den geldi.
Corbyn, Başbakan May'i 'halkı ucuza korumakla' suçladı.
"Polis ve güvenlik güçleri sahip olmaları gereken kaynaklara erişmeli, 20 bin polisin işine son verilmemeli" ifadesini kullanan Corbyn, May'in 'aşırılıkçı ideolojiyi besleyen' Suudi Arabistan ve Körfez ülkeleri ile ilişkilerini gözden geçirmesi gerektiğini söyledi.
Corbyn, ABD Başkanı Donald Trump'a da yüklendi.
Trump, saldırının ardından Twitter'dan Londra Belediye Başkanı Sadiq Khan'a çıkışarak, "En az 7 kişi öldü ve 48 kişi yaralandı, Londra Belediye Başkanı hala 'alarma geçmek için bir neden yok' diyor!" yazmıştı.
Corbyn, Trump'ın 'incelik ve mantıktan' uzak olduğunu aktardı.