Tam kapanmanın insanlar üzerindeki olumsuz etkilerini anlatan Dr. Kahraman Güler, özellikle bu kavramın vurgulanıyor olması ile kişilerde bir sıkışmışlık hissi olabileceğini belirtti. Dr. Murat Adil Salepçioğlu ise “Tam kapanma döneminin ekonomiye olumsuz etkisi mutlaka olacak fakat sabırlı olmalıyız” diye konuştu.
İnsanların pandemide evde kalabilmeyi ve kendilerini kontrol edebilmeyi öğrendiklerini belirten İstanbul Aydın Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Kahraman Güler, “Bireyler, toplumsal ve yaşamsal koşullarını etkileyen faktörlere maruz kaldığında, yaşamlarında olağan akış değiştiğinde, bu duruma adapte olabilmek için anormal tepkiler verebilir. Bu durumda karşınızdakinin yaşadığı duyguların anormal durumlara verilen tepkiler olduğunu bilin, onların duygu ve düşüncelerini kabul edin. Yaşadıkları zorluğun üstesinden gelebileceklerini ve güvende olduklarını onlara mutlaka söyleyin” açıklamasında bulundu.
İstanbul Aydın Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, İşletme Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Murat Adil Salepçioğlu ise ekonomik açıdan daralma veya kriz koşullarını tetikleyecek unsurların olduğunu ama bu süreci gelecekteki günler için sineye çekmek gerektiğini belirterek, “Tam kapanma sürecini Türkiye ekonomisinin yılın ikinci yarısında daha sağlıklı bir şekilde ilerleyebilmesi, dünya genelinde beklenen ekonomik büyümeyle pandemi sonrasında rayına oturması ve yükselişe geçebilmesi için fırsat olarak görüyorum” dedi.
"Bedensel hastalıklar ortaya çıkabilir"
Bu süreçte çocuklarda uyku sorunu, yeme ve öfke problemi, duygu durumunda dalgalanma gibi belirtilerin ortaya çıkabileceğini belirten Dr. Kahraman Güler, alt yaş gruplarında alt ıslatma, parmak emme, tırnak yeme alışkanlıklarının da oluşabileceğini söyledi. Ergenlerin dışarıya çıkmayı daha çok sevdiğini belirten Güler, “Enerjilerini atamadıkları için uyku ve yemek problemleri, sinirlilik hali, kontrol dışı davranışlar ergenlerde görülebilir. Hem çocuk hem de ergenlerde bu süreçte ortaya çıkan ve artabilecek en önemli şeylerden biri de problemli, yanlış internet kullanımı ya da dijitalleşmenin çok yanlış kullanılmasıdır” diyerek ailesiyle çok fazla paylaşımda bulunamayan çocuklarda bedensel hastalıkların ortaya çıkabileceğini, bunların baş ağrısı, mide ağrısı, kusma, egzama gibi sonuçlarla kendini gösterebileceğini ifade etti.
Tam kapanma dönemi için tavsiyeler
Dr. Kahraman Güler, tam kapanma dönemi için bireylere şu önerilerde bulundu: “Özellikle ebeveynler çocukların yaşadığı duyguların, anormal durumlara verilen tepkiler olduğunu kabul edin. Onların duygu ve düşüncelerini kabul edin. Yaşadıkları zorluğun üstesinden gelebileceklerini ve güvende olduklarını onlara mutlaka söyleyin. Yeme, uyku gibi rutinlerini takip edin. Çocuklarınız online eğitimlere dahil olsunlar, eğitimlerini aksatmasınlar. Yapılabilecek bazı eğlenceli etkinlikler var onlarla yapabilirsiniz.”
Dr. Murat Adil Salepçioğlu ise ekonomik kalkınma için özellikle aşı lojistiğinin hızlandırılması gerektiğini belirterek önümüzdeki reel sektörde, imalatta ve turizm sektöründe çalışanların da hızlı şekilde aşılanması gerektiğini söyledi.Denetim mekanizmasıyla tam kapanma kararının desteklenmesi gerektiğini ifade eden Dr. Murat Adil Salepçioğlu, “Bu denetim faaliyetleriyle suistimallerin önüne geçilmesi ile gelecekteki ekonomiye katkı sağlanacaktır” açıklamasında bulundu. İnsanın içinde bulunduğu koşulların ruh sağlığını etkilediğini söyleyen Dr. Kahraman Güler ise, devletin bu dönemde muhtaç kişilere vereceği destekle motivasyonun artırılabileceğini vurguladı. Güler, “Sunulacak sosyal olanaklar da çok önemli. Özellikle engelli çocuğu olan ailelere destek sağlanmalı. Eğer maddi koşullar uygun değilse ekonomik anlamda zorluk yaşanıyorsa evde kalmak daha fazla işkenceye dönüşebilir. Bunun yanında vatandaşın belirsizliğe karşı sağlıklı şekilde bilgilendirilmesi ve şeffaf olunması son derecede önemlidir” diye konuştu.
Tam kapanmada amaç izolasyonun azaltılması
Dr. Kahraman Güler son olarak sözlerine şunları ekledi: ”Tam kapanma ilk etapta duyulduğunda, ‘hiçbir şey yapamayacağım, acaba fırınlar kapandı mı, marketler kapalı mı’ gibi belirsizlik ve sıkışmışlık hissi veriyor. Burada kendini koruma isteği ortaya çıkıyor. Bu yüzden de kişiler daha stresli ve gergin oluyor. Düşünmemiz gereken şey tam kapanmadan kasıt, aslında etkileşimin azaltılması. Buna ‘tam azaltılmış etkileşim’ diyebiliriz. Yani insanlar çıkıp ihtiyaçlarını karşılayabileceklerini, hastaneye gidebileceklerini bilmeliler. Burada asıl kasıt izolasyon sürecini biraz daha artırmak. Unutmayın ki bunun bir sonu var ve bu günleri atlatacağız” (DHA)
