BBC Türkçe*
BBC muhabiri John Sweeney, Avrupa'ya sığınmaya çalışan binlerce göçmenden biri olan Azam'a rastladığında beş yaşındaki küçük çocuk yaralıydı. Azam daha sonra ortadan kayboldu. Muhabirimizle birlikte Suriyeli çocukların dramını bir kez daha gözler önüne seren Azam'ın izini sürüyoruz:
Yağmur, soğuk, yığılan insan kalabalıkları, ağlayan bebekler insanın içini acıtıyor.Ağlamak istiyorsunuz.
Sonra da Suriye'den kuzey Avrupa'ya akan bu insan seli içinde tek bir çocuğu bulmak sadece imkansız değil, aynı zamanda gülünç ve aptalca geliyor.
Azam'la bir ay önce Sırbistan'ın güneyindeki Preşevo'da karşılaştım.
Çenesi bandajlıydı. 13 kişiyle birlikte seyahat ediyordu. Babası olduğunu iddia eden biri, annesini Türkiye'de bıraktıklarını söyledi.
Ertesi gün Belgrad'da Azam'a tekrar rastladım.
Derme çatma bir sağlık ocağında acıdan inliyordu ve yalnızdı. 'Babası' geldi ve ambulansla hastaneye giderek röntgen çektirdiler. Sonra her ikisi de kayboldu.
Azam'ı bulup annesine götürmek istiyorum. Annesi kim, nerede, bilmiyorum ama yollarda oğlunu arıyor olabilir.
Eylül ayında Preşevo'ya geldiğimizde günde yaklaşık 3000 göçmen giriş yapıyordu. Geçen hafta ise bir günde 10 bin kişi buraya geldi.
İşin kötüsü, Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği'nden Seda Kuzucu'ya göre bunların çoğu çocuklu aileler.
Geçen hafta Preşevo göçmen kabul merkezinden bir günde 10 bin göçmen geçti.
Ben kayıp bir çocuğu ararken, etrafım evini, eşyalarını, hatta ülkelerini bile kaybetmiş çocuklarla dolu.
Sırp yetkililer kuzeydeki diğer ülkelere gidebilsinler diye, göçmenlerin geçiş işlemlerini bir an önce yapmak için büyük çaba gösteriyor.
Gelenlerin çoğu Suriyeli. Bir kısmı da ekonomik nedenlerle başka ülkelerden gelenler.
İngilizce ve Arapça, Azam ile onu hastaneye götüren adamın fotoğraflarını gösteren afişler bastık. Ama soğukta titreyerek bekleşen, kendi derdine düşmüş insanlardan yardım istemeye çekiniyorum.
Küçük Azam için sosyal medyada kampanya başlatıldı.
Sonunda cesaretimi toplayıp #FindAzam etiketli afişleri dağıtmaya başlıyorum.
Şam kentinden olduğunu söyleyen genç bir mühendislik öğrencisi, yanındakilere Arapça olarak afişi okuyor.
Herkes dinliyor, bakıyor, kuyrukta bir hareketlenme oluyor.
Kamışlı'dan gelen yaşlı bir Suriyeli Kürt, Azam'ın fotoğrafını inceliyor ve maalesef der gibi başını sallıyor.
Beyaz bir çadıra kurulan göçmen kabul merkezinde Suriyeli bir kadın da afişi dikkatle inceledi. O da tanımadı ve özür diledi.
'Nereye gidiyorsun' diye sordum, 'İsveç' dedi. 'Afişi atma, oraya gidince arkadaşlarına Azam'ı aramalarını söyle' dedim. 'Tamam' dedi.
Eski BBC muhabirlerinden Allan Little'ın eski Yugoslavya'daki savaşlar için dediği gibi, en iyi insanlar en kötü günlerde ortaya çıkıyor.
Genç mühendislik öğrencisi, Kamışlı'dan gelen Suriyeli Kürt ve İsveç'e gitmeye çalışan kadın gibiler sayesinde imkansız, gülünç ve aptalca gibi gelse de Azam'ı aramaya devam ediyoruz.
*Bu yazı BBC Türkçe'de yayımlanmıştır