Yaşam

SURİYE'DEN TÜRKİYE'YE SIĞINMACI AKINI YAYLADAĞI (A.A)

10 Haziran 2011 13:52

-SURİYE'DEN TÜRKİYE'YE SIĞINMACI AKINI YAYLADAĞI (A.A) - 10.06.2011 - Suriye'deki olaylar nedeniyle sınırdan geçiş yaparak Türkiye'ye sığınan Suriyeli sayısının bu sabah itibariyle 2 bin 792'ye ulaştığı bildirildi. Hatay'ın Suriye sınırına yakın bölgelerinden geçişler gece ve sabahın erken saatlerinde de sürdü. Aralarında çocuk, kadın, yaşlı ve yaralıların da bulunduğu Suriyeliler, Yayladağı'ndaki eski TEKEL binası bahçesinde kurulan iki çadır kente yerleştirildi. Olayların başlamasından bu yana Suriye'den Türkiye'ye geçenlerin sayısı bu sabah itibariyle 2 bin 792'ye yükseldi. Suriyeliler arasında bulunan 56 yaralıdan 28'i Antakya Devlet Hastanesi, 17'si Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi, 3'ü Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi, 3'ü de Hatay'ın Altınözü ilçesi Devlet Hastanesi'nde tedavi altına alındı. Yaralılardan 5'i, tedavilerinin ardından çadır kentlere gönderilirken, diğer 51 yaralının ise tedavileri sürüyor. Yetkililer, sığınmacılardan bugüne kadar yaklaşık 100 kişinin hastanelerde tedavi edildiğini, bunlardan birinin yaşamını kaybettiğini bildirdiler. Bu arada, sabaha karşı Suriye'den Türkiye'ye geçmek isteyen 157 kişinin ise kendi istekleriyle vazgeçerek, sınırdan geri döndükleri kaydedildi. Öte yandan, Kızılay'ın, 5 bin kişilik üçüncü çadır kenti kuracağı Altınözü ilçesine bağlı Boynuyoğun köyünde çalışmalara başladığı, burada bin çadır kurulacağı bildirildi. -ÇADIR KENTLERDE REVİR KURULDU- Hatay İl Sağlık Müdürlüğü ise Suriye'de yaşanan olaylardan kaçarak Türkiye'ye sığınan ve Kızılay tarafından oluşturulan çadır kentlere yerleştirilen vatandaşlar için revir oluşturdu. Yayladağı ve Altınözü ilçeleri ile Altınözü ilçesine bağlı Boynuyoğun köyünde kurulan 3 çadır kentte, ayakta tedavi için 3 revir oluşturuldu. Revirlerde bir doktorun yanı sıra hemşire ve sağlık teknisyenlerinin 24 saat hizmet vereceği öğrenildi. İl Sağlık Müdürlüğü yetkilileri, çadır kentte konaklayan sığınmacıların sürekli sağlık kontrolünden geçirildiğini, yiyeceklerinin kontrol edildiğini, içme sularının klorlandığını, hamile kadınlar ile 0-1 yaş arası bebeklerin de yakın takibe alındığını bildirdiler.