Sultangazi Belediyesi, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan, Toplama-Ayırma Lisansı bulunan geri dönüşüm firmasıyla ortak bir projeye imza attı, toplayıcılara yeni istihdam alanı oluşturuldu. Yeni uygulama ile birlikte toplayıcılara ambalaj atıklarını yerinde ayrıştırmadan toplamaları hususunda gerekli eğitimler verildi. Kâğıt toplayıcıları sigortalı hale getirildi, sosyal ve sağlık güvencesine sahip oldular.
Üniforma, maske ve eldiven zorunlu hale getirildi. Sokak toplayıcılarının sağlık kontrolleri de düzenli periyotla yapılacak. Atık toplama araçları da Sultangazi Belediyesi’nin sistemine dahil edilerek GPS ile takip edilecek.
‘Artık emeklilik hayali kurabilirim’
Burhan Ekinci’nin Al Jazeera Türkçe’de yer alan haberine göre, ilk etapta 87 sokak toplayıcısı 23 araçla çalışmalara başladı. Çalışanlar topladıkları atıkların kilosuna göre ücret alıyor. Ortalama bin 500 TL ücret aldıklarını söylüyorlar.
İşçilerden biri 49 yaşındaki, üç çocuk babası Nihat Yavuzel. 10 yıl önce Samsun’un Çarşamba İlçesi’nden işsizlik nedeniyle İstanbul’a gelmiş. Dört yıldır sokaklarda kâğıt topluyordu. Yavuzel “Yıllardır sigortasız çalışıyorum. Şimdi sigortam var, artık emeklilik hayali kurabilirim” diyor. Şimdi temiz elbisesiyle, maske ve eldiveniyle yeni işinden memnun. Önceki hayatlarında çok zorlandıklarını söyleyen Yavuzel “Sokaklarda çöp toplarken, hep tartışıyorduk. Kimse o halimizle kâğıt almamızı bile istemiyordu. Hep bizi küçümsüyorlardı. İnsanlar bu kıyafetle bizi görünce farklı davranıyorlar” diyor.
‘Eşim gülümseyerek karşılıyor’
Bu esnada Serdal Dinke araya giriyor, “Bize pis çöpçü diyorlardı, şimdi beyefendi buyurun diyorlar” sözleriyle hayatındaki değişimi anlatıyor. Dinke, 30 yaşında üç çocuk babası. Aksaray’ın Akçakent Köyü’nden 15 yıl önce İstanbul’a gelmiş. Tam 15 yıldır sokaklarda çöp toplandığını söylüyor. Dinke, önceki hayatını rezillik olarak niteliyor ve “Eve gittiğimde, eşim bana ‘Küllükten mi geliyorsun’ derdi. Ellerim, yüzüm kapkaraydı. Elbise yağ içindeydi. Şimdi bu halimle eve gittiğimde, eşim gülümseyerek karşılıyor” diyor. Dinke, ellerini bize göstererek, “Önceden bu elleri görmeliydin. Kapkara, kir içindeydi. Şimdi görüyorsun tertemiz” ifadelerini kullanıyor.
‘Bu kıyafetlerle havan oluyor’
Dört yıldır kâğıt toplayan Erkan Deli, sokaklarda arkadaşlarıyla karşılaşmamak için yolunu değiştirdiğini söylüyor ve “Bizi o halde görmelerinden çekiniyorduk. Şimdi ise rahatım. Yeni elbiselerimle, köyümün derneğine gittim. Havan oluyor. Hoş geldin diyorlar. Önceleri yüzümüze bile pek bakmazlardı” diyor. Deli, Ardahan Göleli. 15 yıl önce İstanbul’a gelmiş. Üç çocuk babası.
Akif Altan da dört yıldır kötü koşullarda kâğıt topluyordu. Aktan, daha önce birçok yerden çöp almak istediklerini ama insanların kendilerini içeri almadıklarını hatırlatıyor:
“Israr ediyorduk ama yine de çöp almamızı istemiyorlardı. Şimdi marketlerden, eczanelerden, resmi ve diğer kurumlara rahatlıkla girip kâğıtları alıyoruz. Bize karşı tavır ve hareketlerin değiştiğine tanık oluyoruz. Buyurun bir çay içer misiniz? diyenler bile var.”
Serdal Dinke, daha önce kâğıtları sattıkları firmaların ödemelerinde bir aksama olduğunu anlatıyor. Bu yüzden çok zorlandıklarını, marketlerden veresiye bile bir şey alamadıklarını söylüyor:
“Şimdi ise, bir hafta doldu mu ücretimiz ödeniyor. Önceleri sabah kalkıyor, gece yarısı eve geliyordum. Şimdi 8-5 mesaisi yapıyoruz.”
‘Hurda depolarını kapatıyoruz’
Projeyle ilgili değerlendirmelerde bulunan Sultangazi Belediye Başkanı Cahit Altunay, hurda depolarını kapattıklarını belirterek, “Bu depolara gelenler firmaya gelecek ve ayrıştırma yerine direkt gidecek. Sokakta ve mahallelerde artık böyle görüntü kirliliği olmayacak. Bu toplayıcıların tamamı firmanın çalışan elemanı oldu. Dolayısıyla burada kendileri daha düzgün bir işe kavuşmanın mutluluğunu yaşarken, biz de hurda depolarının ortadan kalkmasıyla mahalleye verdiğimiz rahatsızlıktan kurtulmuş oluyoruz. Diğer taraftan daha nitelikli eleman oldular. Çünkü her biri eğitimden geçirildi” dedi.