Star yazarı Lütfü Oflaz, CHP'nin darbe girişiminin ardından ilan edilen olağanüstü hal (OHAL) uygulamasının 668 sayılı kanun hükmünde kararnamesinin (KHK) iptali için Anayasa Mahkemesi'ne başvurmasını eleştirdi. Oflaz, "Diyelim ki Cumhurbaşkanlığı’nı Genelkurmay Başkanlığı’na, Başbakanlığı Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na, başbakan yardımcılarını Hava ve Deniz Kuvvetleri Komutanlıklarına, bakanları da ordu ve kolordu komutanlıklarına bağlayan bir kararname hazırlansa, o kararnamenin iptali için CHP Anayasa Mahkemesi’ne gider miydi?" ifadesini kullandı.
Lütfü Oflaz'ın "Cumhurbaşkanlığı Genelkurmay Başkanlığı’na bağlansın!" başlığıyla yayımlanan (6 Ekim 2016) yazısı şöyle:
CHP’nin ikinci adresi nedir?
CHP’nin ikinci adresi Anayasa Mahkemesi’dir!
CHP yöneticileri, Anayasa Mahkemesi’ni ikinci adresleri haline getirmişlerdir!
İşte şimdi de kuvvet komutanlıklarının Milli Savunma Bakanlığı’na, askeri hastanelerin Sağlık Bakanlığı’na bağlanması gibi maddeleri içeren Kanun Hükmündeki Kararname’nin iptali için Anayasa Mahkemesi’ne gittiler.
Militarizmden yana olduklarını bir kez daha gösterdiler.
Oysa dünyanın her yerinde sosyal demokratından sosyalistine kadar solcu partiler, militarizme en karşı partiler olarak bilinir.
Militarist uygulamalara en başta onlar tepki gösterir.
Ama bizdeki güya sosyal demokrat parti CHP onların tam tersidir.
Militarizm denince Türkiye’de akla CHP gelir.
Kuvvet komutanlıklarının Milli Savunma Bakanlığı’na bağlanmasına karşı çıkmak ancak militarist bir zihniyetin işidir.
Zaten bu zihniyette olduğu için, CHP kuvvet komutanlıklarının Milli Savunma Bakanlığı’na bağlanmasını da içeren Kanun Hükmündeki Kararname’nin iptali için Anayasa Mahkemesi’ne gitti.
Dünyanın hiçbir demokratik ülkesinde hiçbir parti, kuvvet komutanlıklarının Savunma Bakanlığı’na bağlanmasına itiraz etmez; ama CHP buna itiraz etti.
CHP demokrat bir parti olmadığını, militarist bir parti olduğunu bir kez daha gösterdi.
Görüldü ki CHP ordunun sivillerin denetimine girmesini istememektedir.
Korkarız ki CHP’nin bu militarist kafası, bu gidişle başka öneriler getirebilir.
Örneğin Milli Savunma Bakanlığı ordu komutanlığına bağlansın diyebilir!
Bununla da yetinmeyebilir.
İçişleri Bakanlığı’nın da Jandarma Genel Komutanlığı’na bağlanmasını isteyebilir!
Militarist kafa bu...
Onun militarist istekleri hiç son bulur mu?
CHP’nin bu militarist kafası diyebilir ki, Başbakanlık da Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na bağlansın!
Başbakan yardımcıları da Hava ve Deniz Kuvvetleri Komutanlıkları’na bağlansın!
Bakanlar da ordu ve kolordu komutanlıklarına bağlansın!
Başka ne yapılsın?
Belediye başkanları da illerdeki, ilçelerdeki konumlarına uygun komutanlıklara bağlansın!
Kısacası, her sivil birim bir askeri birime bağlansın!
Yeter mi?
Hayır yetmez; şimdi sıra en önemlisine geldi.
Hani AK Parti iktidarı Genelkurmay Başkanlığı’nı Cumhurbaşkanlığı’na bağlamayı düşünüyor ya; öyleyapılmasın.
Ya ne yapılsın?
Cumhurbaşkanlığı Genelkurmay Başkanlığı’na bağlansın!
İşte size tam militarist Türkiye...
İşte size tam da CHP’nin istediği Türkiye!
Evet, CHP kuvvet komutanlıklarının Milli Savunma Bakanlığı’na bağlanmasını da içeren 669 sayılı Kanun Hükmündeki Kararname’nin iptali için Anayasa Mahkemesi’ne gitti.
CHP daha önce de Jandarma Genel Komutanlığı’nın İçişleri Bakanlığı’na bağlanmasını da içeren 668 sayılı Kanun Hükmündeki Kararname’nin iptali için Anayasa Mahkemesi’ne gitmişti.
Ama diyelim ki Cumhurbaşkanlığı’nı Genelkurmay Başkanlığı’na, Başbakanlığı Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na, başbakan yardımcılarını Hava ve Deniz Kuvvetleri Komutanlıklarına, bakanları da ordu ve kolordu komutanlıklarına bağlayan bir kararname hazırlansa, o kararnamenin iptali için CHP Anayasa Mahkemesi’ne gider miydi?
