Sözcü gazetesi yazarı Rahmi Turan, "Devlet kurumlarına genel müdür atar gibi yayın yönetmeni atayıp, bilgisi, deneyimi ve yeteneği olmayan tasmalı kişilerden hizmet bekliyorlar" düşüncesini dile getirdi.
Turan yazısında, "Murat Büyükçelebi, Babıâli denilen gayya kuyusundaki bir medya grubunda yaşanan çirkinliklerin, ayak oyunlarının, dönen dolapların içinde bizzat yaşadığı ve 'gazeteci denilen gazeteci müsveddelerini' iyi tanıdığı için, kitabında bunları gayet güzel anlatmış… AKP iktidarının pekişmesiyle birlikte ortaya yeni tip gazeteciler çıktı. Bunlar ve bunları piyasaya sürenler, 'Genel Yayın Yönetmeni' denilen kişilerin sadece iktidar yalakalağı yapmasını istiyor. Devlet kurumlarına genel müdür atar gibi yayın yönetmeni atayıp, bilgisi, deneyimi ve yeteneği olmayan tasmalı kişilerden hizmet bekliyorlar." görüşünü savundu.
Turan şunları kaydetti:
"Murat Büyükçelebi, güç odaklarının istediği “çıkarcı ve evet efendimci” Genel Yayın Yönetmenlerinden değildi. İktidar partisinin yörüngesine girmeyi reddettiği için, 17 yıl başarıyla yönettiği Güneş Gazetesi'nden istifa etmek zorunda kaldı.
Murat Büyükçelebi kitabında yaşadığı olayları anlatarak “Türk basının bir dönemine” ışık tutuyor."