Alican Uludağ
Son dönemde Sedat Peker'in açıklamalarıyla gündemde olan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun 2019'da Danıştay Başkanlığı'na giderek, CHP'li Ataşehir ve Beşiktaş Belediye Başkanlarının görevden alınmasına neden olan soruşturma kararlarını kaldıran Danıştay 1. Daire'sine "baskı" yaptığı iddia ediliyor. Buna ilişkin dokuz kararın kendisine ulaşması üzerine, dönemin Danıştay Başkanı Zerrin Güngör'ün odasına giden Soylu'nun, Güngör'ün makamındaki telefondan 1. Daire Başkanı İlyas Arlı'yı arayarak "Bizim altımızı mı oyuyorsunuz? Hükümeti zor durumda bırakıyorsunuz" dediği iddia edildi. Soylu'nun Danıştay üyelerine yönelik yaptığı iddia edilen baskı nedeniyle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a şikâyet edildiği belirtildi.
Organize suç örgütü şüphelisi Sedat Peker'in ortaya attığı iddiaların ardından Danıştay koridorlarında dikkat çeken bir Süleyman Soylu kulisi konuşuluyor. DW Türkçe, bu kulisin peşine düştü, ayrıntıları öğrendi. Danıştay kaynaklarından ulaşılan bilgiye göre, kulislere "Soylu'nun Danıştay baskını" olarak geçen olay şöyle yaşandı:
Danıştay'dan CHP'li belediyeler lehine kararlar
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, önce CHP'li Ataşehir Belediye Başkanı Battal İlgezdi'yi 6 Aralık 2017 tarihinde görevden uzaklaştırdı. Bakanlık açıklamasında, görevden alınmanın gerekçesi, "görevi kötüye kullanma, belediyenin zararına sebebiyet verme, ihaleye fesat karıştırma, haksız mal edinme, kamu görevlilerinin gerçeğe aykırı belge düzenlemesine göz yumulması" iddiaları oldu.
İlgezdi dava açtı, Danıştay haklı buldu
Battal İlgezdi, görevden alınmasına neden olan hakkındaki İçişleri Bakanlığı'nın soruşturma kararına karşı Danıştay 1. Daire'de dava açtı. Başvuruları görüşen daire, üç soruşturma kararının kaldırılmasına k arar verdi.
Daire, ilk kararını 11 Ekim 2018 tarihinde verdi ve İlgezdi hakkındaki soruşturma izni verilmesine ilişkin kararın kaldırılmasına oy birliğiyle hükmetti. Daire, İmar Kanunu'na muhalefetle suçlanan İlgezdi ve 21 bürokratıyla ilgili ön inceleme yapılmadan doğrudan soruşturma kararı verilmesini eleştirdi.
Diğer iki karar, Mayıs 2019 tarihinde alındı. Aynı daire, 8 Mayıs 2019 tarihinde İlgezdi, Fen İşleri Müdürü ile Emlak ve İstimlâk Müdür Vekili hakkındaki soruşturma izni kararını oy birliğiyle kaldırdı. Bu soruşturmanın konusu ise bir spor kompleksinin yüklenici şirket tarafından zamanında bitirilmemesine karşın hakkında belediyenin işlem yapmaması iddiası oldu. Danıştay ise buna ilişkin belediye ile şirket arasındaki davanın sürdüğüne dikkat çekerek, dava sonuçlanmadan sözleşmenin feshedilemeyeceğini kaydetti ve İçişleri'ni haksız buldu.
İçişleri Bakanlığı aleyhinde verilen üçüncü karar ise 23 Mayıs 2019'da alındı. Daire; İlgezdi, belediye meclis üyeleri ile bürokratlarının arasında olduğu 31 kişi hakkındaki soruşturma izni verilmesini kararını kaldırdı. İçişleri'nin suçlamalarında, şirketin işlettiği lokantada içki satışına izin verilmesi, belediyenin ve İlgezdi'nin sosyal medya hesabından bir kişinin engellenmesi, "Bir İstanbul Şehri Ataşehir" adlı kitaptan doğrudan temin yöntemiyle 1000 adet alınmasının arasında bulunduğu 11 suçlama yer aldı. Daire kararında ise suçlama konusu olaylarda "usulsüzlük" tespit edilmediği belirtilirken, bazı konular ise soruşturma yapılmasını gerektirecek nitelikte bulunmadı.
Murat Hazinedar'ın altı soruşturması Danıştay'dan döndü
Danıştay 1. Daire'den benzer kararlar, 4 Ocak 2018'de görevden alınan eski Beşiktaş Belediye Başkanı Murat Hazinedar ile ilgili de çıktı. Daire, İçişleri Bakanlığı'nın Hazinedar'ı görevden almasına neden olan dokuz soruşturma kararının altısını 2018 yılında kaldırdı. Bunlardan birini de 19 Mayıs yürüyüşünün yasaklanmasına Hazinedar'ın tepki göstermesi nedeniyle açılan soruşturma oluşturdu.
Kararlar tebliğ edildi, Soylu Danıştay'a gitti
Bu kararlar, peş peşe İlgezdi ve Hazinedar'ın yanı sıra İçişleri Bakanlığı'na da tebliğ edildi. Kararları okuyan Soylu, buna tepki gösterdi. DW Türkçe'nin Danıştay'daki kaynaklarından doğrulattığı bilgilere göre, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, kararın kendisine ulaşmasının ardından Eylül 2019 tarihinde Danıştay Başkanlığı'na gitti. Burada dönemin Danıştay Başkanı Zerrin Güngör ile görüşen ve tepkisini dile getiren Soylu, daha sonra kararı veren 1. Daire'nin Başkanı İlyas Arlı ile görüşmek istedi. Zerrin Güngör'ün onayı üzerine Süleyman Soylu, Danıştay Başkanı'nın makamındaki telefondan Birinci Daire Başkanı İlyas Arlı'yı arayarak "yargıya müdahale girişimi" sayılabilecek ifadeler kullandı.
Daire Başkanı'na baskı: 'Hükümeti zor durumda bırakıyorsunuz'
Kaynaklara göre, bu görüşme sırasında Soylu'nun Daire Başkanı Arlı'ya "CHP'li belediyelerle ilgili soruşturma kararlarını kaldırarak hükümeti zor durumda bıraktığını" söyleyerek, tepki gösterdi. Soylu daha sonra Danıştay'dan ayrıldı.
Olay, Cumhurbaşkanlığı'na taşındı
Başkan İlyas Arlı, bu durumu dairedeki diğer üyelerle paylaştı. Üyeler, yürütme organının bir üyesinin bir yüksek yargı mahkemesine yönelik bu sözlerinin yargıya müdahale olduğunu belirterek, duruma tepki gösterilmesi gerektiğini kaydetti. Toplantıda Soylu hakkında suç duyurusunda bulunma fikri ortaya atıldı. Ancak daha sonra Soylu'nun doğrudan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a şikayet edilmesi kararının alındığı ve durumun Cumhurbaşkanlığı'na bildirildiği öğrenildi.
Soylu, başsavcıyı da aramıştı
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, daha önce de kaymakamlarla ilgili soruşturma yürüten dönemin Tokat Cumhuriyet Başsavcısı Erdoğan Bayrakdar'ı aramış ve gözaltı dalgasına tepki göstermişti. Görüşmede Soylu'ya tepki gösteren Başsavcı Bayrakdar, bir süre sonra Tokat'dan alınarak Kırıkkale'ye atanmıştı.