Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, soruşma safhalarının gizli olduğunu belirterek, ''(Ergenekon soruşturmasında) maalesef bu gizliliğe riayet edilmiyor. Şu veya bu şekilde bu gizliliğe riayet etmeyenler yasalar karşısında da suç işliyorlar'' dedi.
Bakanlar Kurulu toplantısının ardından açıklamalarda bulunan ve soruları yanıtlayan Çiçek, Bakanlar Kurulu toplantısında 2 kanun tasarısının görüşüldüğünü belirterek, bunlardan bir tanesinin Milli Eğitim Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkındaki Kanun olduğunu söyledi.
Çiçek, ''Bununla ilköğretim müfettişliğinde olanlar Milli Eğitim Bakanlığının teşkilat yapısı ve yaptığı işle uyumlu olmadığından yeni unvan adı altında eğitim müfettişliğinin yeniden yapılandırılması söz konusudur. Aynı zamanda bir şura kararıdır, onun gereği yerine getiriliyor'' dedi.
Çiçek, diğer kanun tasarısının da Türk Borçlar Kanunu ile ilgili olduğunu ifade ederek, şunları söyledi:
''Adalet Komisyonu'nda kabul edildi ve şu anda TBMM'nin gündeminde. Bu kanun, Türk Ticaret Kanunu ile de irtibatlıdır. İkisinin eş zamanlı olarak yürürlüğe girmesi gerekiyor. Türk Ticaret Kanunu görüşülmeyle başlandı. Ancak muhalefetle de uyum sağlamak adına bir çalışma yapılıyor. Arkasından Borçlar Kanunu gündeme gelecek. Onunla ilgili olarak da Türk Borçlar Kanununun yürürlüğü, o uygulama şekli hakkındaki kanun tasarısıdır. Bu kuraldır. Bir temel yasa yürürlüğe girdiğinde eski kanun yürürlükten kalkacağı için eski kanuna göre yapılmış olan işlemlerin hukuki sonuçlarının belirlenebilmesi bakımından her zaman geçmişte Ceza Kanunu ve Medeni Kanunda olduğu gibi Borçlar Kanununun yürürlüğü ve uygulama şekli hakkındaki kanun tasarısı. Bu iki konuyu görüşmüş olduk.''
Ergenekon soruşturması
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Çiçek, ''Ergenekon'' soruşturması kapsamında tutuklanan İbrahim Şahin'in ifadesi olarak basına yansıyan iddialarla ilgili bir soru üzerine şöyle konuştu:
''Biz bu konuları burada konuşmadık. Zaten Bakanlar Kurulu'nun gündemine yargıyla ilgili bir konu, yargının sorunları dışında özel bir soruşturma veya kovuşturma kapsamında olan herhangi bir konu gelmez. Defalarca ifade etmeye çalıştık; şu an adına kamuoyun ne diyorsa o şekliyle siz algılayabilirsiniz, çünkü bizim hukukumuzda, yasalarımızda şu veya bu ad altında bir soruşturma yok. Soruşturma, soruşturmadır... Dolayısıyla bu davanın bir kısmı kovuşturma safhasındadır. Silivri'de yargılaması devam ediyor. Bir kısmı da soruşturma safhasındadır. Soruşturma safhası gizlidir. Maalesef bu gizliliğe riayet edilmiyor. Şu veya bu şekilde bu gizliliğe riayet etmeyenler yasalar karşısında da suç işliyorlar. Bu bilgi doğru da olsa, yazılması yanlıştır, yanlış da olsa yazılması daha da yanlıştır. Bunu neresinden tutup ne ile düzelteceksiniz. Bu tür soruları ne bize sorun, ne bir başka makama sorun. Sormanız gereken bir tek yer var, bir tek makam var o da hukuktur. Ceza Muhakemeleri Yasası'nı alırsınız, o yasa ne diyorsa sizin sorduğunuz soruların cevabını o yasanın içerisinde bulabilirsiniz. onun için gizlilik içinde yürütülen ve yürütülmesi gereken bir konu ile ilgili biz bunu ne Bakanlar Kurulu'nda görüşürüz ne de ben bu konuda cevap veririm.''
"Hukuka yardımcı olalım"
''Muhalefet 'yargının yürütme tarafından yönlendirildiği, soruşturmayı polisin yaptığını, yargının devrede olmadığını, adeta intikam ve hesaplaşma duygusuyla soruşturmanın sürdürüldüğünü' iddia ediyor. Bu iddialara ne diyorsunuz?'' sorusuna ise Çiçek, şu yanıtı verdi:
''Bu iddialara aslında ben cevabı verdim. Bu iddiada bulunanlar eğer bu iddialarını teyit edecek bilgileri, belgeleri, delilleri varsa bunu ortaya koysunlar. Soyut iddialarla bu süreci yanlış yönlendirme, hukuki zeminden, siyasi bir zemine kayması noktasında bir çabanın içine girmesinler. Bunlar son derece yanlıştır.
'Türkiye bir hukuk devletidir' diyoruz. Hukuku hep beraber işletelim. Ona yardımcı olalım. Eğer bu söyledikleri iddialar gerçekten bir belgeye, bir bilgiye, bir delile dayanıyorsa bunu da götürsünler ilgili makamlara versinler. Nedir bunun delili? Aksi halde her önüne gelen bir şey söyler, nitekim onların söylediği bu tür iddialara karşılık da başkaca sözler de gündeme gelmiştir. Bu doğruysa öbürleri de doğrudur demektir. Bunun için bırakalım, hukuki bir konu, hukuk çerçevesinde çözülsün. Biz siyasi konuları başka zeminlerde tartışırız. Bu iddiaların hiç birisini ciddiye almıyorum, hiç birisi doğru değil.''
YARSAV Başkanı'nın açıklamaların anımsatılması üzerine de Çiçek, Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin'e de bunun sorulduğunu belirterek buna yanıt vermeyeceğini söyledi.
Bakan Çiçek, Filistin'deki yaralıların getirilmesi için ambulans uçağının ne zaman hareket edeceğinin sorulması üzerine de ''17.30'da hareket etmesi gerekiyordu. onu teyit etme imkanım olmadı'' diye konuştu.