Hemşire Ayşegül Terzi’ye otobüste tekme atan Abdullah Çakıroğlu’nun 9 yıla kadar hapis istemiyle yargılandığı davanın görülmesine devam edildi. Duruşmada söz alan Terzi’nin avukatı sanığın tutuklanmasını talep ederek "Adli Tıp raporunda sanığın akıl sağlığı ve zeka geriliği saptanmadığı, sanığın olay sırasında üzerine atılı suçları işlerken ceza ehliyetinin tam olduğu tespit edilmiştir" dedi. Şort giydiği için hemşireyi tekmeleyen saldırgan ise savunmasında "İlaç aldım hatırlamıyorum" ifadesini kullandı. Mahkeme, Ayşegül Terzi hakkındaki Adli Tıp raporunun dönüşünün beklenmesine hükmederken, sanığın tutuklanma taleplerinin reddine karar verdi.
Posta gazetesinde yer alan habere göre, İstanbul Anadolu 40. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya, sanık Abdullah Çakıroğlu ve avukatı katıldı.
Mağdur Ayşegül Terzi duruşmaya gelmedi. Salonda mağdurun avukatları ile Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu da hazır bulundu.
"Bütün kadınlar, sanık için tahrik unsuru özelliği taşıyor"
Duruşmada söz alan Terzi’nin avukatı Birsen Baş Topaloğlu, sanığın tutuklanmasını talep ederek, "Adli Tıp Raporunda sanığın akıl sağlığı ve zeka geriliği saptanmadığı tespit edilmiştir. Sanığın olay sırasında üzerine atılı suçları işlerken ceza ehliyetinin tam olduğu tespit edilmiştir. Sanık bu suçu bilerek, isteyerek, kasten işlemiştir. Sanığın savunmasına baktığımızda tüm kadınlara yönelik bir savunmadır. Biz burada davaya tüm kadınlar olarak karşı çıkıyoruz. Sanığın kadınlara yoğun bir şekilde kastı vardır. Bütün kadınlar sanık için tahrik unsuru özelliği taşıyor. Adli kontrol şartları yetersiz kalmaktadır. Sanığın tutuklanmasını istiyoruz" dedi.
Ayşegül Terzi’nin avukatı Hale Akgün söz alarak, "Ayşegül Terzi hakkında koruma kararı alınmıştır. Onun süresi doldu ve yeniledik. Uzatma aldık tekrar. Benim kızım müvekkilim yaşında. Ben kızım ve Türk kadınları adına tedirginim. Sanıkta hiçbir şekilde pişmanlık yoktur, bu tekrar suç işleyeceğinin kanıtıdır. Sanığın tutuklanmasını talep ediyoruz" şeklinde konuştu. Mağdurun diğer avukatları da söz alarak sanığın tutuklanmasını istedi.
"Hatırladığım tek şey 2 kişilik yer kapladığım"
Bunun üzerine sanık Abdullah Çakıroğlu, olayla ilgili hiçbir şey hatırlamadığını belirterek, "İlaç alıyordum, o gün ilaçlarımı kullanmadım. Hatırladığım tek şey iki kişilik yer kapladığım" dedi.
"Rapora itiraz ediyoruz"
Sanık avukatı söz alarak, "Ortada bir mağdur olan, bir de mağdur üzerinden var olmaya çalışan emsal olmaya çalışanlar var. Müvekkilim haksız olarak tutuklandı. Sırf tutuklansın diye kamu baskısı yaratıldı, kişiye özel yasalar çıkarıldı. Öncelikle bu bakış açısının değiştirilmesi lazım. Adli Tıp Raporu bunların yansıması niteliğindedir, rapora itiraz ediyoruz. Adli Tıp Kurumundan tekrar rapor alınmasını talep ediyoruz. Burası adalet dağıtma yeri, hak eden hak ettiğini bulacak" ifadelerini kullandı.
Adli Tıp raporu belenecek
Ara kararını açıklayan mahkeme, Ayşegül Terzi hakkındaki Adli Tıp raporunun dönüşünün beklenmesine hükmederken, sanığın tutuklanma taleplerinin reddine karar verdi. Duruşma öncesi açıklama yapan ’Kadın Cinayetlerini Durduracağız’ Platformu Başkanı Meltem Figen, "Kimsenin yaşam tarzımıza müdahale etmesine izin vermeyeceğiz, bunu yasalarla da güvence altına alacağız" diyerek, "Abdullah Çakıroğlu’nun bu davadan alacağı ceza tüm yaşam hakkımıza gasp edenler için emsal teşkil edecektir. Sanık savunmasında, ‘İslama uygun davrandım, yine yaparım’ diyerek kadınlar için hayati önem taşıyan kavramları tehdit etmiştir. Saldırganın üst sınırdan ceza alarak kadınların lehine adaletin sağlanmasını talep ediyoruz. Kadın düşmanlığını tırmandıran, yaşam tarzımızı tehdit eden bu saldırılar ciddiyetle ele alınmalı, kadınlar için adalet sağlanmalıdır" şeklinde konuştu.
İddianameden
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, hemşire Ayşegül Terzi’nin 12 Eylül 2016 tarihinde otobüse bindiği, otobüste yolcu olarak bulunan Abdullah Çakıroğlu’nun Terzi’nin yüzüne tekme atmak suretiyle yaraladığı anlatılmıştı. İddianamede, Çakıroğlu hakkında, "İnanç, düşünce ve kanaat hürriyetinin kullanılmasını engelleme", "Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama", "Kasten yaralama" ve "Hakaret" suçlarından 2 yıl 7 aydan, 9 yıl 4 aya kadar hapisle cezalandırılması istenmişti.