Politika

'Soma’da maden ruhsatını verenler ve denetleyenler aynı kişi'

MHP Manisa Milletvekili Erkan Akçay, Soma'da 301 madenciye mezar olan maden sahibi Uyar Madencilik ile AKP arasındaki ilişkinin komisyon raporunda görmezden gelindiğini söyledi

12 Aralık 2014 19:00

MHP Manisa Milletvekili ve TBMM Soma Maden Faciasını Araştırma Komisyonu Üyesi Erkan Akçay, komisyon raporuna düştükleri muhalefet şerhinde, “Maden ruhsatlarını verenler de denetleyenler de aynı kişiler” dedi.

Türkiye Kömür İşletmeleri Yönetim Kurulu Üyesi M. Hacı Eminoğlu’nun istifa tarihinde oynamaya dikkat çeken Akçay, “Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Denetim Hizmetleri Daire Başkanı M. Hacı Eminoğlu’nun bakan onayıyla 2 Mayıs 2014 tarihinde TKİ Yönetim Kurulu üyesi olarak atanmıştır. Soma faciasından 3 gün sonra bu kişi görevinden geriye dönük olarak tam da 13 Mayıs günü istifa ettirilmiştir. 13 Mayıs’tan daha eski bir tarihte istifa ettirilememiştir. Çünkü 13 Mayıs günü yani 301 kişinin hayatını kaybettiği gün TKİ Yönetim Kurulu üyesi olarak “huzur hakkı ödemesi” almıştır” dedi.

Soma Komisyonu raporuna MHP’de muhalefet şerhi koydu. MHP’li Akçay’ın hazırladığı muhalefet şerhinden bazı bölümler şöyle:

MİGEM’in Daire Başkanı TKİ Yönetim Kurulu Üyesi

Erkan Akçay, Maden İşleri Genel Müdürlüğü'nde (MİGEM) Daire Başkanlığı görevinde bulunan Mehmet Tombul'un Türkiye Kömür İşletmeleri Yönetim Kurulu üyeliğine atandığını belirterek, "Maden ocaklarında ruhsatların verilmesi, denetimi ve projelerin incelenmesi ile ilgili madencilik faaliyetleri MİGEM tarafından yürütülmektedir. MİGEM’deki bir dair başkanının denetleyecek olduğu TKİ’de yönetim kurulu olması iki kurum arasındaki denetim ilişkisini iş ilişkisine dönüştürmüştür" diye konuştu.

 

'AKP maden şirketleriyle işbirliği yapmıştır'

 

"Hükümet MİGEM ve TKİ aracılığıyla maden şirketleriyle birlikte rant, aşırı kazanç ve üretim hırsı üçgeninde bir işbirliği yapmıştır.

İşbirliği maden ocaklarının işletilmesi sözleşmelerine de yansımış; “sözleşmede belirtilen miktarın üzerindeki üretimin de satın alınacağı” ifadesi sözleşmelerde yer almıştır. Maden şirketleriyle hükümet arasındaki ilişkiler görmezden gelinmiştir. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı TKİ eliyle maden sahalarında ihalesiz ve yönetim kurulu kararı olmaksızın ek işler ve süre uzatımı verilmiştir.

Örneğin, Soma’da faaliyet gösteren iki şirket olan İmbat A.Ş. ve Soma A.Ş.’ye bu yolla 4 milyar TL’yi geçen ek gelir sağlanmıştır. Diğer bir ifadeyle, TKİ 4 milyar TL’lik bir yolsuzluğun mimarı olmuştur. Soma Kömür İşletmeleri ve Uyar Madenciliğin AKP ile ilişkini bilmeyen yoktur. Ancak komisyon raporu malûm olanı görmezden gelmiştir.

 

Sorumlular bütün açıklığıyla ortadadır

 

Komisyon raporu suya sabuna dokunmadan hükümeti maden facialarının sorumluluğundan kurtarmak istemektedir.

Dönemin başbakanı “Sen bu ülkenin başbakanına yuh çekersen tokadı yersin” derken. komisyon raporu hayatını kaybeden maden işçilerinin ailesine adeta tokat atmıştır.

Başbakanlık müşaviri olan bir kişinin Soma’da vatandaşımızı tekmelerken komisyon raporu bu tekme tokatlardan, devlet ricalinin beyanlarından etkilenmiştir. Soma’daki maden faciası önlenebilir bir vakadır.

Dolayısıyla bu olayın vuku bulması sonrasında kullanılan “fıtrat” ifadesi insan fıtratına aykırıdır. Bu denli büyük faciaların yaşanması günümüzün üretim standartlarında mümkün değildir. Dolayısıyla “Soma faciasının ve diğer maden kazalarının sorumlusu kim?” sorusunun cevabı komisyon raporunda gizlenmek istense de sorumlular bütün açıklığıyla ortadadır. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, MİGEM, TKİ ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı facianın idari ve hukuki sorumlularıdır. Bu kurumlar kanunlarla kendilerine verilen görevleri yerine getirmiş olsaydı facia önlenebilirdi. Buna rağmen komisyon raporunda;Yetki var ama sorumluluk yoktur. Olay var ama fail yoktur. İhmal var ama ihmalkâr yoktur. İktidar hem suçludur, hem güçlüdür. Komisyon raporunun özeti budur.."