Manisa'nın Soma ilçesinde geçen yıl 13 Mayıs'ta 301 işçinin ölümü, 162 işçinin de yaralanmasıyla sonuçlanan maden faciasıyla ilgili davanın görüldü. Soma maden faciasına ilişkin Akhisar Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma sonucunda 8 tutuklu, 37 de tutuksuz sanık hakkında Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan dava görüldü. Davanın sonunda mahkeme 8 tutuklu sanığın salona getirilmesine karar verdi. Duruşma 15 Nisan'a ertelendi.
Manisa'nın Soma ilçesinde 301 madencinin yaşamını yitirdiği faciayla ilgili olarak açılan ve 8'i tutuklu 45 kişinin yargılandığı davanın ilk duruşması Akhisar'da görüldü. Reşatbey Mahallesi'ndeki duruşma salonuna dönüştürülen Bülent Ciğeroğlu Kültür Merkezi'de görülecek duruşma öncesi bazı sokaklar trafiğe kapatıldı. HDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu ve HDP İzmir Milletvekili adayı Ertuğrul Kürkçü, CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal, CHP İzmir Milletvekili Mustafa Moroğlu ve Musa Çam, CHP Manisa Milletvekili Özgür Özel ve çok sayıda basın mensubunun takip ettiği duruşmanın görüldüğü salonnu çevresinde yoğun güvenlik önlemi alındı.
Salon karıştı, polis girdi
487 mağdurun yer aldığı 45 sanıklı duruşmada mahkeme başkanı duruşmaya katılan tutuksuz sanıklar, avukatlar, ölenlerin yakınlarının isimlerini tek tek tutanağa geçirdi. Bu işlem bittikten sonra mahkeme başkanı "İsmini yazdırmayan var mı?" diye sorunca, ölen işçilerin eşlerinden biri ayağa kalkıp "Adil yargılama istiyoruz" diyerek, tutuklu sekiz sanığın duruşmaya getirilmemesini protesto etti. Bazı izleyiciler de görüntüdeki tutuklu sanıklara tepki gösterdi, "Takım elbiseleri giyip karşımıza geçmişler, oturuyorlar. Burada değiller, gelip burada hesap versinler" dedi. Herkes bir anda bağırmaya başlayınca salon karıştı. Mahkeme başkanı tepkiler devam ederse ara vermek zorunda kalacağını söyledi. Bu arada madenci eşlerinin yakınlarının tepkisi sanık avukatlarına yöneldi. Salon karıştı, avukatlar dışarıya güçlükle çıktı. Polis salona girerek düzeni sağlamaya çalıştı.
Madenci aileleri, salona giriş yapmaya başladı. Bazı aileler, üzerinde vefat eden madencinin ismi yazılı kaskla ve çocuğuyla duruşmaya geldi.
'Bomba olabilir diyorlar, bizim yüreğimiz bomba olmuş'
Duruşma salonuna her aileden bir kişinin alınacak açıklandı. Madenci yakınları olaya tepki gösterdi. İçeri alınmayan madenci yakınları tepkilerini ağlayarak ve 'bu dava bizim' diyerek dile getiriyor. CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal mahkeme başkanı ile görüştü. 'Ölenlerin çocukları, eşleri, anne babaları girebilecek' dedi ama karar değişmedi. Madencilerin diğer yakınları da girmek için barikat bekliyor. Madenci yakınları "Bomba olabilir diyorlar. Bizim yüreğimiz bomba olmuş. Yazıklar olsun bizi niye arıyorsunuz. Biz katil miyiz? Şehit ailesi aranır mı? Katilleri koruyun siz" diye karar tepki gösterdi.
Salona üç gazeteci alınacaktı ama...
Mahkeme Başkanı, ulusal, yerel ve dünya medyasından onlarca gazetecinin katıldığı duruşmaya sadece üç gazetecinin katılabileceğini duyurdu. Bir yerel, bir ulusal, bir de uluslararası kurumdan basın mensubunun salona alınacağı açıkladı. Tepkiler üzerine bütün gazeteciler salona alındı.
Dava 10 gün aralıksız sürecek
10 gün aralıksız sürecek duruşmada aralarında Can Gürkan’ın da olduğu 8 tutuklu sanık, bulundukları Aliağa Şakran Cezaevi’nden duruşmalar için özel hazırlanan salona SEGBİS (Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi) ile bağlanacak.
Duruşma ertelendi
Mahkeme Soma davasında mahkeme 8 tutuklu sanığın salona getirilmesine ve kamu görevlileriyle ilgili soruşturmaya ilişkin bilgi istenmesine karar verdi. Duruşma 15 Nisan'a ertelendi.
Kim için ne kadar ceza isteniyor?
Tutuklu 8 şüpheli Can Gürkan, Ramazan Doğru, Akın Çelik, İsmail Adalı, Ertan Ersoy, Mehmet Ali Günay Çelik, Yasin Kurnaz ve Hilmi Kazık hakkında ‘olası kastla öldürme’ suçundan 301 kez 25 yıla kadar, ‘neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama’ suçundan ise 162 kez 6 yıla kadar hapis istendi. Tutuksuz 37 şüphelinin ise ‘taksirle birden fazla kişinin ölümü ile birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma’ suçundan 2 yıldan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları istendi. Bu sanıklardan 25’inin cezalarının, “bilinçli taksir” olduğu gerekçesiyle 3’te 1 oranında artırılması talep edildi.