Politika

Solun yeni hedefi Türkiye partisi

BDP öncülüğünde kurulan ve bazı sol gruplarla Yeşiller ve eşcinsellerin desteklediği Kongre Girişimi basına tanıtıldı.

09 Ekim 2011 03:00



 T24-  BDP öncülüğünde kurulan ve bazı sol gruplarla Yeşiller ve eşcinsellerin desteklediği Kongre Girişimi basına tanıtıldı. Hedef bir Türkiye partisi.




Radikal'in haberine göre, bugün BDP ile temsil edilen Kürt siyasal hareketinin yaklaşık 20 yıldır gerçekleşmesini isteyip her girişimde düş kırıklığına uğradığı ‘Türkiye’ye açılma’ projesi, ‘Kongre Girişimi’ adıyla bir kez daha deneniyor. Her şehirde örgütlenip, belirlenen delegelerle bir meclise dönüşmeyi amaçlayan Kongre Girişimi, nihai olarak, Kürtlerin ana gövdesini oluşturacağı bir ‘birleşik parti’ formunu alabilir.


Meclis oluşturulacak


Kongre Girişimi, basınla ilk buluşmasını dün yaptı. Girişim adına konuşan üç isim, BDP milletvekilleri Sebahat Tuncel ve Sırrı Süreyya Önder’le eski DTP Diyarbakır milletvekili Akın Birdal’dı. Üç milletvekilinin anlatımlarına göre Kongre Girişimi’nin ana gövdesi Kürt siyasal hareketine dayanıyor. Bileşenlerini de Türkiye solunun bazı eğilimleri, Yeşiller ve eşcinseller oluşturuyor.


Girişimin illerde belirlediği 820 delegenin 15-16 Ekim’de Ankara’da yapılacak buluşmasında, 100 kişilik bir meclis oluşturulacak ve bu meclis 25 kişilik bir yürütme kurulu atayacak.


Girişimin bileşenlerine bakıldığında, gövdede BDP görülüyor. Sol kanatta Emek Partisi ve Sosyalist Demokrasi Partisi yer alıyor. Girişim, ‘Demokratik Cumhuriyet’ tezini tüm ülkede hayata geçirmenin adresi olarak işaret ediliyor.



Kalkan, HES, ayçiçeği


‘Öncelikle Kürt sorununun çözümü’nden hareketle yan yana gelen bu grupların, Malatya’daki füze kalkanı itirazından Tortum’daki HES mücadelesine, Konya’da sigortasız çalıştırılan işçiden Edirne’deki ayçiçeği üreticisinin yoksullaşmasına kadar çeşitli sorunlar karşısında yanıt üretme iddiası var. Bir bakıma BDP, kendisine yöneltilen ‘bölücülük’ suçlamalarına rağmen tüm olanaklarını ve iyi niyetini sosyalist hareket üzerinden bütün bir Türkiye halkına açıyor. Bu, Akın Birdal’ın da ifade ettiği gibi, ‘son bir fırsat’ da olabilir.