Sokak röportajındaki üniversite öğrencisi genç: Sadece bana bir gençlik borçlular

Sokak röportajında mikrofon uzatılan bir üniversite öğrencisinin açıklamaları sosyal medyada kısa sürede gündem oldu. Hukuk öğrencisi olduğunu söyleyen genç kız, "Kendime hiçbir siyasiyi yakın görmüyorum. Gençliğe olan tutumları hiç samimi gelmiyor. 60 GB internet vermek benim gelecek kaygılarımı yok etmiyor. Sadece bana bir gençlik borçlular" dedi.

"Sokak Kedisi" simli Youtube kanalında yayınlanan bir sokak röportajında 21 yaşında hukuk fakültesi öğrencisi olduğunu söyleyen bir genç kızın ülkenin durumu ile ilgili söyledikleri dikkat çekti. Röportajın başında herhangi bir siyasetçiye sempati beslemediğini ve hayranlık duymadığını söyleyen hukuk öğrencisi, “Kendime kimseyi yakın görmüyorum. Sadece bana bir gençlik borçlular” diye konuştu.

Kadın cinayetlerine yeteri kadar tepki gösterilmediğini ve ülkenin derdinin ekonomi olduğunu söyleyen genç kız, "Tepki gösterdiğimiz şey cüzdanımızın ve karnımızın boş olması. Biz Starbucks’a gittiğimizde sürekli devlet hakkında konuşuyoruz. Her gün uyandığımda devleti hatırlamak zorunda değilim. Ben arkadaşlarımla dışarı çıktığım konuşmam gereken mesele asla devlet değil” ifadelerini kullandı.

"Gençliğe olan tutumları hiç samimi gelmiyor"

“Hak aramak artık korkulan bir şey oldu" diyen genç kız, röportajın devamında şöyle konuştu:

"Gençliğe olan tutumları hiç samimi gelmiyor. 60 GB internet vermek benim gelecek kaygılarımı yok etmiyor. Gençlerle oturup YouTube kanalında video paylaşmak beni tatmin ediyor. Beni tatmin eden şey Türkiye Cumhuriyeti’nde hayatımı sürdürürken öldürülme tehlikesi yaşayacak mıyım. Biri beni boğazımı keserse hapse girecek mi. Bir şey savunduğum için bir siyasi görüşe barınmak istemiyorum.

Dindar bir insan olmam AKP’li olduğum anlamına gelmiyor. Farklılıklara saygı duyulan bir ortamda olmadığımız için ben bunun eksikliğini çok hissediyorum. Ben yine de oyumu kullanacağım. Umarım gelen kişi de o güç zehirlenmesini yaşayıp şikayet ettiği şeyi yapmaz. Çünkü Türk tarihinde hep böyle olmuş.”