Gündem
BBC Türkçe

Sokak hayvanları: Erdoğan'ın başlattığı tartışma büyüyor; Barınaklar mı, sokaklar mı?

27 Aralık 2021 17:04

Gaziantep'te dört yaşındaki Asiye Ateş, geçen hafta pitbull cinsi iki köpeğin saldırısı sonrası ağır yaralandı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumartesi günü Gaziantep'te yaptığı konuşmada sokak hayvanlarıyla ilgili yaptığı çağrı, hararetli bir tartışma başlattı.

Erdoğan'ın yerel yönetimlere, sokak hayvanlarının yerinin barınaklar olduğu yönünde geçen hafta yaptığı çağrıyı yinelemesi sonrası, sosyal medyada binlerce kişinin desteklediği #SokakHayvanlarıSahipsizDeğildir etiketi gündemde ilk sıralardaki yerini uzun süre korudu.

İstanbul, Ankara ve İzmir barolarının hayvan hakları komisyonları tarafından sokak hayvanlarının yerinin barınaklar olduğu yönündeki görüşe yasal itirazlar dile getirildi. Bunun Hayvanları Koruma Kanunu'na da aykırı olduğu savunuldu.

Hayvan hakları kuruluşları ve hayvanseverler, sosyal medya mesajlarında belediyelerin sokak hayvanlarını, çoğunun koşulları ve imkanları yeterli olmayan barınaklarda toplamasının çok ciddi hayvan hakları ihlallerine yol açabileceğini dile getirdiler.

İnternet dilekçe sitesi change.org üzerinden katılıma açılan "Hayvanlar sokaklarımızın rengi, barınak çare değil ve sahipsizlerin sesiyiz" başlıklı dilekçeye atılan imzalar, bu haberin yazıldığı saatlerde 60 bini geçmişti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ne dedi?

Cumhurbaşkanı Erdoğan Gaziantep'te yapılan Toplu Açılış Töreni sırasında yaptığı konuşmada Asiye Ateş'e yönelik saldırıya değinirken, "İlginç olan bir şey var. Şimdi bu köpekler parası bol olanların köpekleri. Beyaz Türkler, sahip çıkın hayvanlarınıza" dedi. Fakat en büyük tartışmayı yaratan Cumhurbaşkanı'nın sokak hayvanlarıyla ilgili de mesajları oldu.

Erdoğan, Gaziantep'te Yazıbağı Hayvan Barınağı'nın da açılışını yaptı.

Cumhurbaşkanı burada geçen hafta Kızılcahamam'da düzenlenen Belediye Başkanları İstişare ve Değerlendirme Toplantısı’nda yaptığı “Sahipsiz hayvanların yeri sokaklar değil barınaklardır" mesajını yineledi.

Bu barınağın verdiği talimatlar doğrultusunda önemli bir hizmet sunacağını söyleyen Erdoğan, "Yazıbağı Hayvan Barınağı'nı sahipsiz hayvanların sokaklardan alınarak temiz ve güvenli ortamlara taşınması bakımından önemli bir hizmet olarak görüyorum. Tüm belediyelerimize de sahipsiz hayvanları sokaktan alarak hem vatandaşlarımızın güvenliğini sağlayacak hem de bu canları koruyacak adımları süratle atmaları çağrısında bulunuyorum" diye konuştu.

Bağcılar Belediyesi sokak hayvanlarını topladı mı?

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasının ardından İstanbul Bağcılar Belediyesi ekiplerinin sokak köpeklerini toplayıp barınağa götürdüğü bildirildi.

Bağcılar Belediyesi tarafından da doğrulanan haberlere göre Hayvan Barınma ve Müşahede Merkezi ekipleri "yaralı ve tehlike arz eden sokak köpeklerini" toplayarak barınağa götürmüş ve hayvanların ilk tedavisi veteriner hekimlerce yapılmıştı.

Bağcılar Belediyesi Hayvan Barınma ve Müşahede Merkezi veterinerlerinden Yunus Giray Özarslan Sondakika.com sitesindeki habere göre, burada sokak hayvanlarının tedavi ve aşılarının yapıldığını, kısırlaştırma ve rehabilitasyon hizmeti verildiğini söyleyerek "İnsanların kafasında soru işareti olabilir ama gerçekler öyle değil. Hayvanların incitilmemesi için elimizden geleni yapıyoruz" dedi.

Önceliklerinin sahiplendirme olduğunu, bir süre sahiplendirilemeyen köpekleri ise alındıkları yere tekrar bıraktıklarını ekledi. Tehlikeli görülenlerin ise "misafir" olarak tutulduklarını kaydetti.

'Barınaklar içler acısı'

Ancak bir çok hayvansever sokak hayvanlarının tutulduğu barınakların sayı ve kapasitesi ve koşulları konusunda kaygılar taşıyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından sonra "Hayvanlar sokaklarımızın rengi, BARINAK çare değil ve sahipsizlerin sesiyiz" başlığıyla internet dilekçe sitesi change.org üzerinden başlatılan bir kampanyaya şu ana kadar 60 binin üzerinde hayvansever destek verdi.

Dilekçede, "Barınak koşulları Türkiye genelinde içler acısı durumda iken bu söz konusu olamaz. Sokaklar onların, dünya onların, biz insanların olduğu kadar onlar da adil yaşamayı davranılmayı yasal haklarının olmasını hak ediyor. Onlar insanlığa emanet, özgürlüklerini elinden almayın. Sev, besle, yaşat kısırlaştır" deniyor.

Sosyal medya üzerinden hafta sonunda paylaşılan yüzlerce fotoğraf ve mesajda da barınak koşullarının hayvanların ihtiyaçları için yeterli olmaktan çok uzak olduğu kaygıları dile getirildi.

https://twitter.com/HadAdalet/status/1474349210938060802

Çok sayıda hayvan hakları kuruluşundan biri olan Hayvanlara Adalet Derneği (HAD) Başkanı Hülya Yalçın sosyal medya üzerinden yayınladığı görselde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın belediyelere yaptığı çağrının Türkiye tarihinde sokak hayvanlarına karşı "Hayırsız Ada" olayından sonra yeni bir katliamın başlangıcı olacağını iddia etti.

"Türkiye'de köpeklerin güvenli, tok ve iyi yaşadığı bir tane bile barınak yoktur" diyen Yalçın, "yaşanan korkunç bir olayı bahane ederek ve bir kısım insanın kışkırtmasıyla" köpeklerin toplanması talimatının verilmesinin kabul edilemeyeceğini söyledi, "Barınaklar ölüm kampıdır. Biz buna izin vermeyeceğiz. Ne kadarına gücümüz yeterse" diyerek hayvan hakları aktivistlerinin ön alması gerektiğini savundu.

Yalçın "Bu yıllardır görevini yapmayan belediyeleri aklayarak sorumluluktan tümden kaçmak ve faturasını köpeklere çıkarmak demektir" diye ekledi.

Kanun ne diyor, baroların itirazları neler?

Sokak hayvanlarının toplanarak barınaklara konması çağrısı konusunda Ankara, İstanbul ve İzmir barolarından da açıklamalar geldi.

Ankara Barosu Hayvan Hakları Merkezi, Twitter hesabı üzerinden yapılan yazılı açıklamada sahipsiz hayvanların yerinin barınaklar olduğuna ilişkin açıklamanın "kanuna ve vicdana açıkça aykırı olduğu" kaydedildi.

"Belediye barınakları yaşam alanı değil, adeta birer ölüm kampıdır" denilen Ankara Barosu açıklamasında mevzuata da atıfta bulunuldu:

"... 2004 yılında yürürlüğe giren 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu'nun 6/4 maddesi uyarınca; 'Müşahede yerlerinde kısırlaştırılan, aşılanan ve rehabilite edilen hayvanların kaydedildikten sonra öncelikle alındıkları ortama bırakılmaları esastır.' Yine Hayvanların Korunmasına Dair Uygulama Yönetmeliği'nin 7/1-a maddesi uyarınca Belediyeler, 'sahipsiz veya güçten düşmüş hayvanların toplatılması kısırlaştırılması, aşılanması, gerekli tıbbi bakımlarının yapılması ve işaretlenmesi, alındığı ortama geri bırakılması, sahiplendirilenlerinin kayıt altına alınmasıyla ilgili hususlarda gerekli tedbirleri alır.'

"Anılan mevzuat hukumları kapsamında sahipsiz hayvanların yaşam alanlarının Sayın Cumhurbaşkanı'nın söyleminin tam aksine barınaklar değil sokaklar olduğu, barınakların ise yalnızca sahipsiz ve güçten düşmüş hayvanların kısırlaştırma ve tedavi gibi işlemler için geçici olarak bulunduruldukları 'geçici bakımevleri' olduğu konusunda hiç bir kuşku bulunmamaktadır."

https://twitter.com/abhhmerkezi/status/1474686547584761856

T24 haber sitesine konuşan İstanbul Barosu Hayvan Hakları Merkezi Başkanı Deniz Tavşancıl ise sahipli bir hayvanın saldırısından hareketle sokaklardaki tüm hayvanların toplanmasının hayvanlar açısından büyük haksızlık olduğunu vurguladı. Tavşancıl, sokak hayvanlarının toplatılmasına hukuki yönden de itiraz etti.

5199 sayılı Hayvan Hakları Kanunu’nun 6. Maddesi'ne atıf yapan Tavşancıl, “Bu maddeye göre sokaklarımızda hayvanlar bizimle beraber yaşar. Hayvanlar sadece kısırlaştırmak veya tedavi maksatlı alınırlar bulundukları yerden ve aynı yere geri getirilirler. O yüzden şu anda yapılacak her toplama usulsüzdür ve yasaya aykırıdır. Belediyeler suç işler” diye konuştu.

Barınakların hayal edildiği gibi olmadığını da söyleyen Avukat Deniz Tavşancıl çözüm önerilerini de şöyle sıraladı:

“İlk olarak kaçak üretim, kontrolsüz üretim son bulacak. İkincisi zaten yeni düzenlenen yasada var, sokaktaki hayvan kısırlaştırılacak, kayıt altına alınacak, evdeki hayvanlar kayıt altına alınacak. Böylelikle evdeki hayvanlar terk edildiğinde kimin terk ettiği ortaya çıkacak. Sokağa giden hayvan mutlaka kısırlaşacak. Daha bilinçli olacağız. Hayvanların karınları doyacak, besleme noktaları yapılacak. Bu belediyelerin görevi zaten.

"Kanunda ve kanunun uygulama yönetmeliğinde diyor ki; ‘Kendi ilçe sınırları içinde hastaneler okullar, iş yerleri, restoranların artık kalan malzemelerin ürünlerini alır.’ Belediyeler bunların hiçbirini almıyorlar. Kuru mama ihalelerine giriyorlar. Kendileri kazanlarla yemek yapabilir. Aç insan gibi düşünün açlık kolay bir şey değildir canlı için. Hayvanların canlı olduğunu bilmek gerekir her şeyden önce.”

https://twitter.com/DenizTavsancil/status/1475008561893810176

Türkiye Barolar Birliği de bugün "Hayvanların Yaşam Alanları Barınaklar Değil Doğadır" diyerek konuyla ilgili ayrıntılı bir açıklama yaptı.

https://twitter.com/barolar/status/1475440196325974019

Haber, değiştirilmeden kaynağından otomatik olarak eklenmiştir