CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, Silivri Cezaevi’nde tutuklu bulunan eski CHP Milletvekili ve PM Üyesi Eren Erdem’in de aralarında bulunduğu gazeteciler ve hak savunucularını ziyaret etti. Ziyaretin ardından Meclis’te bir basın açıklaması düzenleyen Çakırözer, Eren Erdem ve tüm gazeteciler için özgürlük çağrısında bulundu.
Eren Erdem’in 206 gündür haksız, hukuksuz tutuklu olduğunu vurgulayan Çakırözer, Eren Erdem’in tutukluluğuna ilişkin Üst Mahkeme’ye yapılan itirazın 11 gündür yanıtlanmadığını belirterek, “İtirazı değerlendirmekte olan mahkemenin en kısa sürede 23. Ağır Ceza Mahkemesi kararına uyarak Eren Erdem’i tahliye etmesini bekliyoruz. Bu karar ertelenmeden bugün verilmelidir ve Eren Erdem derhal özgür kalmalıdır” dedi.
Silivri ve Bakırköy’de gazetecileri ziyaret etti
CHP’nin gazeteci kökenli Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer Silivri Cezaevi ve Bakırköy Cezaevi’nde aralarında Eren Erdem’in de bulunduğu tutuklu gazeteciler ile sivil toplum örgütü kurucusu Osman Kavala ve Çağdaş Hukukçular Derneği Başkanı Selçuk Kozağaçlı’yı ziyaret etti.
Ziyaretleri sonrasında Meclis’te basın açıklaması düzenleyen Çakırözer, düşüncesi, eleştirisi ve ifadesi nedeniyle özgürlüklerinden mahrum bırakılan gazeteci, hukukçu, siyasetçi ve öğrencilerin bir an önce özgür bırakılması çağrısında bulundu.
“Eren Erdem derhal tahliye edilmelidir”
Eren Erdem’in 206 gündür haksız hukuksuz tutuklu olduğunu vurgulayan Çakırözer, “ Eren Erdem 206 gündür haksız, hukuksuz yere Silivri zindanında yatırılmakta. Ocak ayında hukuk tarihinde görülmeyen bir hukuk ayıbı yaşandı. Bir mahkemenin bütün üyeleri Eren Erdem’in tahliye edilmesi kararını verdi ama bu karar cezaevine ulaşmadan 54 klasörü beş on dakikada bakılmış gibi kendisi yeniden cezaevine gönderildi. Eren Erdem kendisiyle ilgili haksızlığı tüm Türkiye’nin gördüğünü söyledi. Şu andaki öncelikli beklentisi üst mahkemelere yapılan itirazın 11 gündür hala yanıtlanmış olmasıdır. İtirazı değerlendirmekte olan mahkemenin en kısa sürede 23. Ağır Ceza Mahkemesi kararına uyarak Eren Erdem’i tahliye etmesini bekliyoruz. Bu karar ertelenmeden bugün verilmelidir ve Eren Erdem derhal tahliye edilmelidir” dedi.
Silivri Cezaevi’nde tutuklu Osman Kavala’yı ziyaret eden Çakırözer, “Sivil toplum örgütü temsilcisi Osman Kavala 447 gündür cezaevinde. Hala iddianamesi ortada yok” dedi. AKP Genel Başkan Yardımcısı Leyla Şahin Usta’nın ‘Türkiye’de insan hakları ihlali olduğunu söylemek abesle iştigaldir’ sözlerini eleştiren Çakırözer, “İşte size Osman Kavala iddianamesiz bir şekilde 447 gündür cezaevinde. Eren Erdem mahkemenin tahliye kararına rağmen talimatlı yargı ile tahliye edilmeden yeniden cezaevine konuldu” dedi.
“AYM iki buçuk yıldır neyi bekliyor?”
Çakırözer Anayasa Mahkemesi’nin Turan Günay, Şahin Alpay ve Mehmet Altan için verdiği hak ihlali kararlarını hatırlatarak, “Bu gazeteciler Anayasa Mahkemesi kararlarıyla özgürlüklerine kavuştular ve tahliye edildiler. Ancak Ahmet Altan, Nazlı Ilıcak gibi gazetecilerin Anayasa Mahkemesi’ne yaptığı başvurular var. Bazıları 2 buçuk yıldır sonuçlanmış değil. Günay, Alpay ve Altan için verilen kararlar örnek kararlardır. O yüzden Anayasa Mahkemesi bu kararlarını diğer gazeteciler için de bu kararlar doğrultusunda bir an önce karar vermelidir. Çünkü insanlar özgürlüklerinden mahrum bir şekilde 2 buçuk yıldır cezaevinde tutulmaktadır. Anayasa Mahkemesi’ne yaptıkları başvurular sonuçsuz kalmakta ama Yargıtay Başsavcılığı Ahmet Altan, Nazlı Ilıcak hakkında yargılandıkları maddelerin hukuksuz olduğu, başka bir maddeden yargılanmaları gerektiği yönde mütalalar verildi. Anayasa Mahkemesi’nde var olan dosyaların ne kadar önemli olduğunun görülmesi için bu kararlar önemlidir” dedi.
“Yargı reformunda samimiyseler gazetecileri, hak savunucalır özgür bıraksınlar”
Cezaevinde tutuklu Çağdaş Hukukçular Derneği Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı ile de görüşen Çakırözer, “Dünyada Tehlike Altında Olan Avukatlar Günü’nde cezaevinde bulunan hukukçular nedeniyle bu yıl tüm dünyada Türkiye bu nedenle protesto edilecek. Bir an önce bu ayıptan kurtulmamız lazım. Selçuk Kozağaçlı 450 gündür cezaevinde. Tahliye kararı verildi, yeni bir kararla yeniden tutuklu. Foto muhabiri İsminaz Temel Cumartesi Annelerini fotoğrafladı diye 1 yıldır cezaevinde... Aynı şekilde gazeteci Semiha Şahin. Hükümet yetkilileri yargı reformundan bahsediyorlar. Eğer bu yargı reformunda samimiyseler Eren erdem, Osman Kavala, Selçuk Kozağaçlı, İsminaz Temel gibi düşüncesi ve ifadesi nedeniyle haksız, hukuksuz cezaevlerinde olan gazetecileri, hak savunucularını, akademisyenleri, siyasetçeleri, öğrencileri özgür bırakmalılar. Haksız, hukuksuz tutuklu bu insanların derhal özgürlüğüne kavuşması ve düşündüğü yazdığı çizdiği için hiçbir gazetecinin cezaevine konmaması temel arzumuzdur” dedi.
“Yüzlerce gazeteci yeniden cezaevi tehlikesiyle karşı karşıya”
Türkiye’de gazetecilerin yeni bir tehlike ile karşı karşıya olduğunu söyleyen Çakırözer, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Tutuklu gazeteciler ayıbı var diyoruz ama Türkiye’de gazeteciler yeni bir tehlike ile karşı karşıya. Gazeteciler tahliye ediliyor ama daha sonra mahkemede kararlar kesinleştiği için yeniden cezaevine konuyorlar. Atilla Taş, Murat Aksoy öyle. İnsanların düşüncesi, ifadesi nedeniyle bir insanın cezaevinde tutulmaması gerektiğini her görüşten insanın eleştirirken şimdi mahkumiyet kararları gelerek Türkiye’de yüzlerce gazeteci yeniden cezaevine girme tehlikesiyle karşı karşıya.”
“Sözcü’ye uygulanmak istenen kumpaslar asla kabul edilemez”
Cuma günü ilk duruşması görülen Sözcü Gazetesi Davasını da takip ettiğini belirten Çakırözer, “Türkiye’de terör örgütü FETÖ’nün devlete sızma konusunda devleti sürekli uyaranlar arasında Sözcü Gazetesi ve yazarları Emin Çölaşan, Necati Doğru gibi yazarlar vardır. Şimdi hakim karşısında olmaları kabul edilemez. Türkiye’de hem demokrasi, hukuk devleti anlayışını hem de yargıya bakışı olumsuz etkilemektedir. Haksız, hukuksuz iftiralar ve Sözcü’ye uygulanmak istenen kumpaslar asla kabul edilemez” dedi.
“Gönül Gören ve yüzlerce öğrenci eğitimlerinden mahrum”
Sosyal medya paylaşımı nedeniyle 7 aydır cezaevinde bulunan Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencisi Gönül Gören’in sınavlarda başarılı olduğu halde devamsızlık nedeniyle derslerine devam edemediğini belirterek, “Gönül Gören bir sembol isimdir. Onun gibi cezaevlerinde yüzlerce öğrenci eğitimlerine son vermekle karşı karşıyalar. Bu insanlar özgürlüğünden mahrumken en azından okulundan, eğitiminden mahrum bırakılmamalıdır” çağrısında bulundu.