Gazeteci-yazar Nevval Sevindi, Demokrat Parti’nin 15-16 Kasım tarihlerinde yapılacak kongresinde genel başkanlığa aday olduğunu açıkladı. 6 Ocak 2008’de yapılan kongrede de başkanlığa aday olan Sevindi, ittifak sağlamak için adaylıktan çekilmişti. Sevindi ikinci kez genel başkan adayı ve bu kez çekilme niyetinde değil. DP’ye önce itibar sonra oy kazandıracağını söyleyen Sevindi “Türküm, Müslümanım, modernim. Varolan kimliğim Türkiye sentezi ve bu beni ideal bir lider yapıyor” dedi. Sevindi, Vatan gazetesinin sorularını şöyle yanıtladı:
* İkinci kez neden aday olmaya karar verdiniz?
DP’de anti demokratik uygulamalar var. İl kongrelerine müdahale ediliyor. Manisa kongresi iptal oldu, İzmir kongresi de mahkemelik, iptali isteniyor. Genel Başkan Süleyman Soylu, parti içindeki anti demokratik uygulamaları değiştireceğini söylediği için ittifak yapmıştım ama hiçbir şey değişmedi. İkincisi ise Türkiye’deki konjonktür değişti. Türkiye tek parti tarafından yönetiliyor oysa alternatif olacak bir partiye ihtiyaç var.
* Alternatif olmayı nasıl başaracaksınız?
Türkiye’de tek bir lider var o da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan. Ancak o da otoriter lider tipi. Ben yeni bir lider tipi, rol model olmak istiyorum. Kendimi “Türküm, Müslümanım, modernim” olarak tanımlıyorum. Var olan kimliğim tam bir Türkiye sentezi. Ayrıca siyasete nezaketi, insana değer veren bir anlayış getirmek istiyorum. Sivil toplumculuktan, entellektüel camiadan geliyorum, siyaseti kıyasıya eleştirdim ve eleştirmeye devam edeceğim. Kararsızların, kararsızlar içinde de kadınlar ve gençlerin oylarını hedefleyeceğim. Kadınlar ve gençlerle ilgili politikalar üreteceğim. Türkiye’de politika üreten tek parti AKP. AKP’nin politikasına karşı çıkmayı politika üretmek zannediyorlar.
Konjonktür değişirse AKP biter
* Genel Başkan olursanız AKP’den oy çalabileceğinize inanıyor musunuz?
Konjonktür çok önemli ve belirleyici olacak. Bir ekonomik kriz olur ve AKP falan kalmaz ortada. AKP’nin ekonomik istikrar sağladığı yok. Sadece insanların korkmamasını sağlıyor, böylece ani infial yaşanmıyor. Oysa ekonomik istikrar falan yok. İnsanların psikolojisini iyi yönetiyorlar. Bize bir şey olmaz dedikçe, insanlar korkmuyor. Bu da iyi bir politika ama nereye kadar etkili olacak.
Kadın olmak avantajım
*DP’nin şimdiki genel başkanı kamuoyunun tanımadığı bir isim. Oysa siz tanınıyorsunuz. Ayrıca kadın olmanız da sizin için bir avantaj mı?
Elbette. Marka değeri olan bir ismim var. Bunun avantaj olacağını düşünüyorum. Şu anda DP’nin itibarı yok, politika üretmiyor, kimsenin tanımadığı bir genel başkanı var. Niye insanlar sana oy versin. Ayrıca DP kadın genel başkana en yatkın parti. Tansu Çiller’in sağladığı bir kadın eğilimi de var. Sırf teşkilattan geliyor diye kimsenin tanımadığı bir genel başkanla başarı sağlanamadığı ortada.
Önce itibar vaadediyorum
* DP’lilere ne vaadediyorsunuz?
İtibar. Ben yüzde 10 oy getiririm diyemem, inandırıcı olmaz. Ancak inandığım değerleri savunarak partinin kaybettiği itibarı kazanmasını sağlayabilirim. Zaten öncelikle itibarını geri kazanması gerekiyor, ondan sonra insanların oy vermesi mümkün olur.
"Fethullah Gülen'e sempatim var..."
* Fethullah Gülen’le yakınlığınız çok konuşuluyor?
Fethullah Gülen’e sempatim var. Özellikle okullarında yaptıklarının çok önemli ve doğru olduğuna inanıyorum. Ancak benim durumum müritlik değil, ben birey olmakla kafayı bozmuş birisiyim. Birinin müridi olmam mümkün değil.
* Genel başkanlığınız ve seçilirseniz seçimlerde cematten destek alacağınıza inanıyor musunuz?
28 Şubat sürecinde bana yapılan saldırılar karşısında, özellikle cemaatin kadınları bana çok destek oldu. Saçların sarı, tırnakların kırmızı ojeli diye beni dışlamadılar. Aksine çok destek verdiler, üzülme dediler. Elbette özellikle kadınlarından destek alabileceğimi düşünüyorum. Ben dindar bir insanım.