Dünya Sağlık Örgütü ve Birleşmiş Milletler tarafından büyüyen 'salgın hastalık' olarak ilan edilen diyabetin tedavisi ile ilgili çalışmalar sürüyor. Yapılan araştırmalar, Türkiye'de 6 milyon diyabetli hasta olduğu ve her yıl 250 binden fazla yeni diyabet vakasının eklendiğini gösteriyor
■ ■ ■
Diyabetle ilgili olarak Metabolik Sendrom Derneği Türkiye’de ilk kez doğrudan hastalarla görüşülerek ‘diyabetin demografik profili, teşhis ve tedavi sürecini’ araştıran bir çalışma yaptırdı. ‘Diyabet Hastaları Yanıtlıyor: Türkiye’de Diyabet’ isimli araştırma, hastaların diyabetle ilgili korkularını, bilgi ve bilinç düzeyleriyle ilgili çarpıcı gerçekleri de ortaya koydu.
Hastaların tedavi ve bakımları için ülke genelinde bir yılda yaklaşık 3 milyar doların harcandığı diyabet, iyi tedavi edilmediği takdirde böbrek yetmezliği, körlük, koroner kalp hastalığı, nöropati gibi ağır sonuçlara neden olan ve yaşam süresini kısaltan bir hastalık.
Birleşmiş Milletler özel oturumunda ‘dünyadaki tüm ülkelerin birinci derecede mücadele etmesi gereken sağlık sorunu’ olarak belirlenen diyabet, Dünya Sağlık Örgütü tarafından da ‘tüm dünyayı etkisi altına alan yeni bir salgın hastalık’ olarak ilan edildi.
‘Diyabet Hastaları Yanıtlıyor: Türkiye’de Diyabet’ araştırmasında, Türkiye genelinde 4 bin 945 kişiyle görüşüldü ve bunların arasında 330 diyabet hastasına ulaşıldı. Anket, Türk insanının diyabet hastalığına yaklaşımı ile ilgili birbirinden ilginç gerçekleri ortaya çıkardı.
Anket sonuçlarına göre, diyabet hastaları, Türkiye yetişkin nüfusunun yarısının diyabetli olduğunu düşünüyor. Ancak gerçek oran yüzde 7. Diyabet hastalarının yüzde 91’i hastalığını ‘şeker hastalığı’ olarak adlandırıyor. Teşhisi konmuş hastaların yüzde 68’i düzenli tedavi görürken, yaklaşık 3’te 1’ini oluşturan yüzde 32’lik kısmı düzenli ilaç kullanmıyor.
Araştırma diyabet hastalarının en çok körlük, diyaliz ve böbrek hastalıkları, obezite, kalp hastalığı ve iyileşmeyen yaralardan korktuklarını gösteriyor. Toplumda sosyal güvencesi olan diyabet hastalarının yüzde 54’ü ekonomik güçleri ne olursa olsun, aynı derecede bakım ve tedaviye ulaşabildiklerini düşünüyorlar.
Buna ek olarak, doktorları ve Sağlık Bakanlığı’nı halkın bu hastalık konusunda eğitilmesinde esas sorumlular olarak gördüklerini ifade ediyorlar. Anket sonuçlarına göre, kan şekeri değerleri ölçüldüğünde hastaların üçte ikisinin hedeflenen değerlerde olmadığı görülüyor.
Diyabet hastalarının günlük yaşamdaki en önemli sorunlarının üst sıralarında yorgunluk, beslenme kısıtlamaları, ilaç kullanımı ve kilo artışı yer alıyor. Ayrıca anketin sonuçları hastaların bazen hastalıkları nedeniyle çalışamadıkları ve işe gidemedikleri gerçeğini de ortaya koyuyor.
-------------------------
Diyabet her zaman belirti vermeyebilir
Prof. Dr. Aytekin Oğuz, diyabetin Dünya Sağlık Örgütü tarafından da salgın bir hastalık olarak nitelendirildiğine dikkat çekerken, önümüzdeki yıllarda her 10 erişkinden 1’inin diyabete yakalanacağını da belirtti. Prof. Dr. Oğuz, “Diyabet her zaman belirti vermeyen bir hastalık…
Bu nedenle tüm bireylerin kan şekeri ölçümü yaptırmaları gerekiyor. Dünyada ve Türkiye’de diyabet salgın şeklinde artıyor. Bu yüzden artık diyabetle ilgili eski yaklaşımları bir yana bırakarak, yeni bir yaklaşımda bulunmak gerekiyor. Biz de bu nedenle Metabolik Sendrom Derneği olarak 2008 yılı için bir değerlendirme çalışması yapmak istedik. Bu çalışmayla, Türkiye’de diyabetin demografik profili görmenin yanı sıra, toplumdaki diyabet ile ilgili bilinci de ortaya koymuş olduk" dedi.
Diyabet riskiniz yüksek mi?
• Ailenizde diyabet varsa
• Fazla kilolu iseniz
• Bel çevreniz kalın ise
• Hipertansiyon veya kan yağlarınızda yükseklik varsa
• Kalp damar hastalığınız varsa diyabetli olma riskiniz yüksektir.
Diyabet Belirtileri
• Ağız kuruluğu
• Çok su içme
• Çok idrara çıkma
• İstem dışı kilo kaybı
• Halsizlik
• Bulanık görme
• İyileşmeyen/geç iyileşen yaralar
Diyabet Hastalarına Öneriler
• Tedavinin esası diyet ve egzersizdir.
• İdeal kilonuzda olmalısınız.
• Kan şekeri ve hemoglobin A1C testlerini düzenli olarak yaptırmalısınız.
• Kan şekeri kontrolü yanında tansiyon ve kolesterol değerleriniz de kontrolde olmalıdır.
• İlaçlarınızı mutlaka doktor kontrolünde ve düzenli kullanmalısınız.