Yaşam

Şehit ailesini kahreden rapor

2008 yılında oğullarını kaybeden aile önce teröristlerin saldırısı sonucu şehit olduğuna dair raporla sonra intihar raporuyla sarsıldı. Yeni rapor ise oğullarının öl

13 Nisan 2010 03:00

T24- Teröristlerin saldırısı sonucu 2008 yılı Eylül ayında şehit olduğu söylenen, ardından intihar ettiği belirtilen Jandarma Komando Er Ali Yüksel’in ailesi bu kez, askeri mahkemenin çocuklarının öldürüldüğü yönünde hazırladığı rapor ile şoke oldu.


Birbiri ardına gelen raporlar ile kahrolan Yüksel ailesinin fertleri, “Tek isteğimiz var, o da çocuğumuza şehitlik unvanının verilmesi” dedi.


Merkeze bağlı Vergili Köyü’nde yaşayan 11 çocuklu Yüksel ailesinin fertlerinden Ali Yüksel, 2008 yılında vatani görevini yapmak üzere Manisa’ya gitti, acemi eğitimini burada yaptıktan sonra Ağustos ayında Elazığ Komando Taburu’nda görevlendirildi. 8 Eylül günü Karakoçan İlçesi’nin Çan Köyü yakınlarında göreve giderken terörist saldırı sonucu şehit olduğu söylenen Ali Yüksel, bir gün sonra memleketi Şanlıurfa’da düzenlenen ve protokol üyelerinin katıldığı resmi tören ile toprağa verildi.


'OĞLUNUZ İNTİHAR ETTİ'


Çocuklarını toprağa vererek yaşamlarını sürdüren Yüksel Ailesi’ne, geçen yıl 2 Şubat’ta, askeri savcılık tarafından soruşturma raporu gönderildi. Soruşturma kapsamında Ali Yüksel’in, olay günü tuvalete gitmek için görev yerinden ayrıldığı ve ardından silah sesleri geldiği belirtilerek, askerlikten muaf olmak için intihar ettiği ve bu girişimi sırasında harcadığı 20 boş kovanın ücreti olan 20 liralık hazine zararının karşılanmasının takdirinin Elazığ İl Jandarma Komutanlığı’na bırakıldığı ifade edildi.


İNTİHAR HABERİ ANNEYE KALP KRİZİ GEÇİRTTİ


Şehit olarak toprağa verilen Ali Yüksel’in intihar ettiğine ilişkin askeri savcılık soruşturması ile ikinci kez yıkılan Yüksel ailesinde anne Fatma Yüksel, duydukları karşısında kalp krizi geçirdi. Acıları tazelenen ve oğullarının mezarında dua ettikten sonra evlerinde şehit cenazesinde kendisine verilen Türk bayrağı, devlet büyüklerinin gönderdiği taziye mesajları ve oğlunun fotoğrafına sarılan baba Hüseyin ve anne Fatma Yüksel, “Bize komutanlar gelip oğlun şehit oldu dediler. Biz de, ‘Vatan sağ olsun’ dedik ve acımızı yüreğimize koyup şehidimizi defnettik. Şimdi gelmiş intihar ettiğini söylüyorlar. Ben buna inanmıyorum. Çünkü oğlumun maddi manevi hiçbir sorunu yoktu. Şimdi devletimizin adaletine sığınıyorum” dedi.


Yaşananların ardından Yüksek ailesinin fertleri avukatları aracılığıyla İçişleri ve Milli Savunma Bakanlığı’ndan ‘Destekten yoksun kalma ve manevi tazminat’ olarak 395 bin TL tutarında dava açtı.


İNTİHAR ETMEDİ, ÖLDÜRÜLDÜ


Ailenin açtığı davanın ardından Malatya 2’nci Ordu Komutanlığı Askeri Mahkemesi tarafından başlatılan davada ise, Ali Yüksel’in intihar etmediği ancak asker olmayan üçüncü kişi ya da kişiler tarafından öldürülmüş olma ihtimalinin daha güçlü olduğu ifade edildi. Geçtiğimiz Mart ayında askeri mahkeme; olayın geçmişini anlattığı kararında şu ifadelere yer verdi:

“Somut olaydaki kabule göre olayda müteveffa kendini askerliğe elverişsiz hale getirme suçunun şüphelisi değildir. Kabule göre şüpheli veya şüpheliler, henüz kimliği yahut kimlikleri tespit edilememiş terörist ya da üçüncü kişilerdir. Tüm mevzuat hükümleri bir arada değerlendirildiğinde, kendini askerliğe elverişsiz hale getirme suçunun şüphelisi olduğu veya intihar kastıyla hareket ettiği yönünde yeterli ve kuvvetli delil elde edilemeyen ve ayrıca orada bulunan başkaca bir askeri personel tarafından da yaralanmadığı dosya muhteviyatına göre sabit olan müteveffanın ölümüne sebep olan yaralanmasının kimliği henüz belirlenemeyen ve asker kişi olmayan kişilerce gerçekleştirilmiş olma olasılığının dosyada mevcut bilgiler değerlendirildiğinde diğer olasılıklara göre daha kuvvetli olduğu kabul edildiğinden, soruşturma ve kovuşturma yapma yetkisinin adli yargı görev alanına girdiği değerlendirilmiş ve dosya görevi ilgili Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmesine kararına verilmiştir.”


ŞEHİTLİK MERTEBESİNİ VERİN

Askeri mahkemenin asker olmayan üçüncü kişiler tarafından öldürülmüş olabileceğini belirterek karar verdiği dosya yeniden Elazığ’a gönderilirken, yaşananlar Yüksel ailesini bir kez daha yıktı.


Ali Yüksel’in Şanlıurfa’da yaşayan ve galericilik yapan ağabeyi 29 yaşındaki Abit Yüksel, tek isteklerinin biran önce kardeşinin şehit olarak kabul edilmesi olduğunu söyledi. Kardeşini devlet töreni ile defnettikten aylar sonra intihar ettiği yönünde kendilerine iletilen karar ile şoke olduklarını söyleyen Yüksel, “Kardeşimin maddi, manevi hiçbir sorunu yoktu. Askere de severek ve isteyerek gitmiş, özellikle de komando olmak istemişti. Kendisini çürüğe çıkarma gibi bir davranışı olamayacağı için intiharına inanmayıp konuyu yargıya taşıdık. Şimdi kardeşimin asker olmayan üçüncü kişiler tarafından öldürüldüğü söyleniyor. Her geçen gün yeni bir rapor ile olayın boyutu farklılaşıyor ama bizi düşünen kimse yok. Her raporda acımız tazeleniyor, yüreğimiz yanıyor. Artık bu olayın bir karara bağlanmasını ve vatani görevini yaparken yaşamını yitiren kardeşime şehitlik mertebesinin verilmesini istiyoruz” diye konuştu.


Şehit erin diğer kardeşleri Ragıp, Tahir ve Ahmet Yüksel de, “Ali, kimseyle kavga etmeyen, hayatı seven örnek bir insandı. Ali şehit olunca, ‘vatan sağ olsun’ diyerek acımızı yüreğimize gömdük. Önce intihar, şimdi öldürüldüğü yönündeki raporlar bizi kahrediyor. Ne olur artık Ali’ye şehitlik unvanını verin ve acımızı sonlandırın” çağrısında bulundu.