Kamışlo'dan Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'ne (IKBY), oradan da Türkiye'ye geçmek isteyen yaklaşık 40 aile, günlerdir Hakkari'nin Derecik beldesinde bekletiliyor.
Gazete Duvar'dan Vecdi Erbay'ın haberi aynen şöyle:
Goni, Rojava’nın Haseke şehrinde doğmuş genç bir Süryani. Üçü kadın, 9 yakınıyla aylar önceIrak Kürt Bölgesel Yönetimi'ne geçmişler. Bin türlü badireden sonra ulaştıkları Erbil’de uzun bir süre kalmışlar. Burada kaçakçılarla tanışmışlar. Esas amaçları Türkiye’ye geçmek olan 10 Süryani’yi sınırdan geçirebileceğini söyleyen kaçakçılardan biri, paralarını aldıktan sonra sırra kadem basmış. Daha sonra tanıştıkları bir başka kaçakçı, sözünde durmuş, onları alıp sınıra getirmiş. Aralarında Arap ve Kürtlerin de olduğu kafileyi Hakkari’nin Derecik beldesindeki bir bölgeye kadar getirip bırakmış.
İnsanın doğup büyüdüğü toprakları bırakması ne demek, bundan sonra anlamışlar. Telefonda konuşabildiğim Goni’nin sesi daha çok yorgundu. Ancak hem Erbil’de hem de Derecik’teki ara bölgede yaşadıklar nedeniyle kırgın ve yılgındı da. Erbil’e geçerken yaşadıkları sıkıntıları ayrıntılı anlatmak istemedi ama bir Erbil’de statüsüz ve kendisini nasıl bir geleceğin beklediğini bilmeden geçen günler, ardından bir kaçakçı tarafından dolandırması fena halde canını yakmış.
"Bizim en büyük ihtiyacımız dört duvar"
En kötüsü ise bir ara bölgede her türlü korunaktan yoksun bir şekilde günler geçirmesi olmuş. Goni hiç Türkçe bilmiyor, Kürtçe kendini ifade etmekte de yetersiz kalınca telefonu Şeyhmus adlı bir arkadaşına veriyor. Şeyhmus, 15 gündür Türkiye, Suriye ve Irak sınırının birleşme noktası olan Derecik’te bir ara noktada bekletilmenin sıkıntılarını şöyle anlattı:
Şeyhmus, yaklaşık 40 ailenin bu ara bölgede bekletildiğini aktarıyor. Türkiye’ye girebilecekler mi? Girebileceklerse bu ne zaman gerçekleşecek? Bilgi alabilmek umuduyla bölgedeki asker ve koruculardan bilgi almaya çalıştıklarını anlatan Şeyhmus, tatmin edici bir cevap alamadıklarını belirtiyor.
Şeyhmus, taleplerini ise, “Türkiye’ye giriş işlemleri, bir kampa yerleşmemiz uzun sürebilir. Bu süreçte bizim en büyük ihtiyacımız dört duvar. Kadınların rahat edebilmesi için de bu önemli. Bizi her türlü tehlikeye açık bu bölgeden alsınlar, yıkanabileceğimiz bir yere alsınlar istiyoruz” şeklinde dile getiriyor.
"Yetkili kim?"
Mardin Süryani Birliği Derneği Başkanı Yuhanna Aktaş, Derecik beldesindeki ara bölgede bekletilen insanların durumunu yakından izlemeye çalışıyor. “İzlemeye çalışıyor” diyorum, çünkü ifade ettiğine göre muhatap bulmakta güçlük çekiyorlar.
Aktaş, “Kiminle konuşacağımızı şaşırdık. Bu insanların sorunlarını gidermek için yetkili kim, bilemiyoruz. Ulaşıp konuştuklarımız da oyalayıcı cevaplar veriyorlar” diyor.
Edindikleri bilgiye göre bölgede Arap, Kürt ve Süryani yaklaşık 700 kişinin bekletildiğini belirten Aktaş, “Bunlar savaş mağduru ve insani yardıma ihtiyaçları var. Onları orada bekletmek, onların yeniden mağdur edilmesi anlamına geliyor” şeklinde konuştu.
"Onları almaya hazırız"
Özellikle 10 kişilik Süryani grupla ilgilendiklerini belirterek, “Süryani oldukları için ayrıca bir ayrımcılığa uğrayabilirler” diyen Aktaş, ara bölgede bekletilen Süryani grubun da endişeli olduğunu dile getirdi.
İzin verilmesi durumunda 10 kişilik Süryani grubu gidip alabileceklerini belirten Aktaş, şöyle konuştu:
“Bölgede bekletilenlerin Türkiye geçişi için kayıt altına alınmaları ve kendilerine bit belge verilmesi gerekiyor. İnsanların daha fazla mağdur olmaması için bu işlemin hızlıca yapılması gerekiyor. Biz Süryanileri alıp Mardin Midyat’taki kilisede ağırlamak istiyoruz. Onlar savaştan kaçtı, bir travma yaşıyorlar ve onlara gereken yardımı yapmak istiyoruz. Tek talebimiz bir an önce onlara yardım elini uzatabileceğimiz koşulların sağlanmasıdır.”