Politika

'Sarıgül, İnönü'yü tehdit etti' iddiasına savcılıktan takipsizlik

Mustafa Sarıgül, geçtiğimiz günlerde Çağlayan Adliyesi'ne giderek ifade vermişti

04 Şubat 2015 10:52

Şişli Belediyesi eski Başkanı Mustafa Sarıgül'ün Şişli Belediye Başkanı Hayri İnönü ile eşi Nazlı İnönü'yü belediye başkanlığından istifa etmesi için "mafya" ile tehdit ettiği iddialarına ilişkin yürütülen soruşturmada savcılık, takipsizlik kararı verdi.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu savcılarından Bülent Başar, Mustafa Sarıgül ile Şişli Belediyesi eski Başkan Yardımcısı oğlu Emir Sarıgül hakkında, "Çıkar Amaçlı Suç Örgütü" iddialarına ilişkin delil yetersizliğinden takipsizlik kararı verdi. "Tehdit" suçlamasına ilişkin ise soruşturmanın yapılması için ise Hayri İnönü'nün belediye başkanı olması Mustafa Sarıgül'ün de eski belediye başkanı olması nedeniyle soruşturmayı İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Özel Suçlar Bürosu savcılığına gönderildi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Özel Suçlar Bürosu Savcılığı'nın da Mustafa Sarıgül hakkında takipsizlik verdiği öğrenildi.

 

Resen soruşturma başlatılmıştı

 

Nazlı İnönü'nün bir gazetede çıkan röportajında, Mustafa Sarıgül'ün kendilerini tehdit ettiğini ve mafya tutmaktan söz ettiğini yönündeki açıklamalarının ardından, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu savcılığınca resen soruşturma başlatılmıştı. Soruşturma kapsamında Hayri İnönü ve eşi Nazlı İnönü'nün müşteki olarak ifadesi alınmış, Mustafa Sarıgül'ün oğlu Şişli Belediyesi eski Başkan Yardımcısı Emir Sarıgül ise tanık olarak dinlenmişti. Hayri İnönü'nün, daha önce verdiği ifadesinde eksikliklerin bulunduğunu belirterek ek ifade vermiş ve daha önce şikayetçi olmadığı Emir Sarıgül'den de şikayetçi olmuştu. Hayri İnönü'nün ek ifadesinin ardından Emir Sarıgül'ü bu kez şüpheli olarak dinleyen savcılık Mustafa Sarıgül'ü de şüpheli olarak ifadeye çağırmıştı.

 

'Tehdit etmedim'

 

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu savcılığına gelerek ifade veren Sarıgül suçlamaları kabul etmemişti. Sarıgül savcılık ifadesinde şunları söylemişti: "İnönü'yü Belediye Başkanlığı için bizzat önerdim. İnönü, Belediye Başkanı olduktan sonra 29 meclis üyesine bilgi dahi vermeden yönetimde ciddi değişikliklere gitmek istedi. Belediye meclis grubu ve belediye başkanı Hayri İnönü arasında uyuşmazlık yaşandı. Devreye girip bu gerginliği çözmem istendi. Bu kapsamda kendisi ile birkaç görüşme yaptık. Görüşmelerde kendisini kesinlikle tehdit etmedim, sadece sitem ettim" demişti.

 

'Vefasızlık, ihanet ve iftirayla karşı karşıyayım'

 

Nazlı İnönü'nün gazetede çıkan beyanlarının gerçek dışı olduğunu söyleyen Sarıgül ifadesinde şunları söylemişti: "Kocasını belediye başkan adayı gösterdiğim için bana defalarca teşekkür eden Nazlı İnönü'nün, teşekkür ettiği günleri unutup hiç konuşmadığım kelimeleri ben söylemişim gibi kamuoyuna aktarmasını büyük bir hayret, şaşkınlık ve üzüntü ile okudum. Makamdan sonra nasıl bu hale geldiler anlamış değilim. Büyük bir vefasızlık, ihanet ve iftira ile karşı karşıyayım. Nazlı İnönü'ye gönderdiğim, 'Benim çocuklarım mutsuz uyudu, sizinkiler mutlu olsun' mesajı bir iyi niyet temennisidir. Nazlı hocayı defalarca arayıp ulaşamadığım için kendisine bu mesajı gönderdim. Hakkımda kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmesini talep ediyorum."

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu savcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında Mustafa Sarıgül tarafından tehdit edildiği gerekçesiyle müşteki olarak dinlenen Hayri İnönü ilk ifadesinde, Sarıgül'ün kendisine zorla istifa dilekçesi imzalattığını daha sonra bu mektubun CHP İstanbul Milletvekili ihsan özkes tarafından yırtıldığını anlatmıştı.

 

'Sarıgül'le buluştuk'

 

İnönü ifadesinde şunları söylemişti: "CHP Milletvekili Aydın Ayaydın'ın aracılık etmesiyle 5 Kasım gecesi Mustafa Sarıgül'ün gönderdiği arabaya binip Sarıgül'le Angora Evleri'ndeki evinde buluştuk. Ayaydın, geleceğini söylediği halde gelmedi. Sarıgül'ün isteği üzerine telefonlarımı dışarıda bıraktım. Karşılıklı çay içtik. Sarıgül ‘Bana çok pahalıya mal oldunuz. 750 bin dolara New York'ta kiralık mafya tuttum. Senin, eşinin, çocuklarının ve yakınlarının kemiklerini kimse bulamayacak' dedikten sonra çocuklarımın Detroit'teki işyerlerinin adreslerini gösterdi. Beni ve ailemizi takip ettirdiğini anladım. Çok korktum. Sarıgül, eline kâğıt kalem aldı. ‘Şişli Kaymakamlığı'na hitaben rahatsızlığım sebebiyle yarın itibariyle istifa ediyorum, diye yazıp imzalayacaksın' dedi. Ben de ‘27 Aralık'ta oğlum evleniyor. Hiç olmazsa nikâhını kıydıktan sonra istifa etmiş olayım' dedim. Kabul etti. Söylediklerini yazıp 5 Ocak itibariyle istifa ettiğimi yazıp imzaladım. Evde 20-25 dakika kadar kaldıktan sonra İstanbul'a döndüm."

 

'Bazı olayları açıklamaya çekindim'

 

Daha önce üzerinde baskı olduğu için bazı olayları açıklamaktan çekindiğini ifade ederek ikinci kez savcılığa giderek ek ifade veren Hayri İnönü, Mustafa Sarıgül'ün, "ABD'de mafya tuttuğunu" söylemesinin ardından çocuklarının hayatından endişe ederek Amerika'ya gittiğini, Mustafa Sarıgül'ün de kendisinin ardından Amerika'ya geldiğini anlattı.

Sarıgül'ün talebi üzerine 10 Kasım'da 07.30'da Detroit'teki MGM Grand Detroit Cassino'da görüştüklerini ifade eden İnönü, "Sarıgül daha önce Ankara'da hazırladığım iki istifa dilekçesini çıkarıp önüme koydu. Hemen istifa ettiğime dair yeni bir dilekçe yazıp vermemi istedi. Bu sırada telefonu çaldı. Meclis başkanımız Bayram Özata ile konuşurken biraz yanımdan uzaklaştı. Bu durumu fırsat bilerek her iki dilekçeyi de yan yana koyup cep telefonum ile fotoğraflarını çektim. Bu fotoğraflar halen cep telefonumda kayıtlıdır. Bu fotoğrafları da size sunuyorum. Sarıgül'e istifa etmeyeceğimi söyledim. Bir şey söylemedi ama hareketlerinden çok sinirlendiği anlaşılıyordu. Eşimin bile Sarıgül'ün peşimden ABD'ye geldiğinden haberi yoktu. O yüzden önceki ifademde bu konuyu anlatmadım. Emir ve bazı meclis üyeleri özel kalem müdürümü darp etmişler. Emir'in bana yönelik doğrudan tehdidi ya da fiili bir hareketi olmadı ancak Mustafa Sarıgül ile hareket etti. Bununla birlikte 5 Kasım 2014'te Ankara'da olduğunu, beni köşkten izlediklerini söylemişti. Her ikisinden de ayrı ayrı şikayetçiyim" demişti.