Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, kullanılan yazılımların çoğunun yabancı olduğunu belirterek, "Birçok lisans ücreti bu yazılımlarla birlikte yurt dışına gidiyor. Yazılımların millileştirmesi, yerlileştirilmesi ile ilgili nasıl destekler verebileceğimiz konusunda çalışmaları yapacağız" dedi.
2020’den sonra dünyaya hızla yayılması beklenen 5G ile tarım, sağlık, ulaşım, savunma, ağır sanayi, eğlence ve eğitim başta olmak üzere bütün sektörlerde Türkiye için yüz milyarlarca dolarlık potansiyeli olan yazılım konusu, büyük bir ekonomik güç olmasının yanında enerji kadar kritik bir bağımsızlık konusu olarak değerlendiriliyor.
Kendi yazılımlarını üretmeyen ülkeler, yazılım ihraç eden başka ülkeler için yeni nesil sömürü kapıları olduğu gibi o ülkelerin milli güvenlik açıkları da tedbir alınamayacak kadar büyümüş oluyor.
"Hem güvenlik hem tasarruf"
İşletim sistemlerinin, pano ve kontrol yazılımlarının, bankacılık yazılımlarının yerli olmasının siber güvenlik açısından en iyi savunma sistemi olduğu biliniyor. Yerli yazılımla Türkiye her yıl düzenli olarak ödemek zorunda olduğu lisans ve hizmet ücretleriyle yurtdışına milyarlarca dolar göndermek zorunda kalıyor. Yerli yazılımlar milli servetin dışarıya kaptırılmasının önüne geçtiği gibi aynı zamanda bir milli güvenlik tedbiridir.
Yazılımda millileşme adımı
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, akıllı şehirler konseptinin dünyada trend haline geldiğini ve özellikle elektrikli otomobillerle birlikte insanların araçlarla şehre entegre olmalarının hedeflendiğini söyledi.
Varank, “Türkiye’yi bu trendi yakalayan bir ülke haline nasıl getirebilir, bunun çalışmaları için bakanlık olarak gayret ediyoruz. Bunlar bizim önceliklerimiz arasında. Buralarda kullanılan yazılımların çoğu yabancı yazılımlar. Birçok lisans ücreti bu yazılımlarla birlikte yurt dışına gidiyor. Biz arkadaşlarımıza burada acaba bunların millileştirilmesi, yerlileştirilmesi ile ilgili nasıl destekler verebiliriz, inşallah onların da çalışmalarını yapacağız” diye konuştu.