T24 - CHP Genel Başkanlığına adaylığını koyan Kemal Kılıçdaroğlu’nun eşi Sevim Kılıçdaroğlu, “Şartlarımız gereği evde patron benim. Çünkü eşimin bürokratik ve siyasi yaşamı çok yoğun. Evin işleri, ihtiyaçları ve sorunlarıyla uğraşmak çoğunlukla bana düştü” dedi. Hürriyet gazetesine konuşan Kılıçdaroğlu, eşinin sakinliğine zaman zaman sinirlendiğini söyledi.
Sevim Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
Hep yoğun çalıştı
Kemal’le 36 yıldır evliyiz. Emekli olduktan sonra siyasetle uğraşmaya başladı. Ben, eviyle, ailesiyle, çocuklarıyla daha fazla ilgilensin, huzurlu hayatımızı sürdürelim istiyordum. Ülkenin ve toplumun sorunlarına çok duyarlı olduğu, çalışmayı da çok sevdiği için hep yoğundu.
Kararının arkasındayız
Genel Başkanlık daha yoğun bir tempoyu gerektirdiği için bencil davranıp Genel Başkan adayı olmasına sıcak bakmadık. Ama çok büyük baskı ve talep oldu. Kader böyleymiş, koşullar Kemal’i bu noktaya getirdi. Kendisi kararını verdi. Elbette bu noktadan sonra destekliyor, başarılı olmasını istiyoruz. Bunun için üzerimize düşeni de yapmaya çalışacağız. Siyaseti, ülke sorunlarını merakla izliyorum. Toplumsal sorunlara duyarlıyım. Ancak bir partide veya dernekte hiç görev almadım.
Şefkatli eş, baba
Şefkatli bir baba Kemal, yoğun iş yaşamı yüzünden çocuklarıyla istediği ölçüde ilgilenemedi. Ama belli etmese de hep gözetledi. Sevgisini çok doğal bir biçimde hissettirir. Çok şefkatli bir eş ve baba. Ben bazen çocuklarıma ‘tatlı-sert’ oldum, ama Kemal hiç olmadı. Kemal, bana karşı da hiç baskıcı ve otoriter olmadı. Hep sevgisi ve bilgisiyle ikna etti.
Her zaman soğukkanlı
Kemal, iş ve siyaset yaşamında olduğu gibi özel hayatında da çok sakin. Bu sakinliğine tabii ki bazen çok sinirlendiğim oldu. Ama zaman gösterdi ki, sakin, soğukkanlı olmak daha iyi. Onun kadar sakin bir insan değilim. Kemal, kişiliğini siyasette de bir avantaja, hatta bir modele dönüştürdü. Eşim çok yumuşak ve kolay bir insan gibi görünür. Sabırla dinlemesini bilir, eleştirilerden katkı alır. Ama ilkelerinden ödün vermez.
Gerekeni yaparım
Siyasetçi eşlerinin tutumlarını, yetişme şartları, kişilikleri, kültürleri belirliyor. ‘Şöyle olacağım, şuna benzeyeceğim’ diyemem. Bir insanın yapması gerekenler vardır, onlar yapılır. Kurultaya gitme konusunda henüz karar vermedim. Kemal’le de bunu henüz konuşmadık.
Olcay Hanım’a saygı duyuyorum
“Olcay Hanım’la (Olcay Baykal) hiç tanışmadım. Kendisini herkes kadar, basından tanıyorum. Şöhretli bir siyasetçi eşi olarak bugüne kadar çizdiği profile, görüşlerine, duruşuna saygı duyuyorum. Herkes de saygı duymalı. ‘Şöyle olmalı, böyle olmalı’ demek de kimseye düşmez.
Zenginleşeni hep kınadık
Eşimin, ‘Ben ve ailem siyasi konumumdan ötürü zenginleşmeyecek’ vurgusuna hiç şaşırmadım. Biz bu yolla zenginleşenleri hep kınadık. Aksini yaparsak yakışmaz. Ama çocuklarımız kendi mesleklerinde, çalışarak, hak ederek durumlarını daha iyi hale getirebilirler. Böyle kazanan insana ‘Neden kazanıyorsun’ denilmez.
Asıl adı Selvi ama herkes Sevim biliyor
Sevim Kılıçdaroğlu’nun nüfus kağıdında adı ‘Selvi’ diye yazıyor. Ama eşi Kemal Kılıçdaroğlu ve çocukları dahil herkes ona ‘Sevim’ diyor. Kılıçdaroğlu çiftinin 3 çocukları var. Azime Aslı iktisatçı, Zeynep avukat, Kerem ise Siyaset Bilimci ve ‘Sertsessiz’ adlı rock grubunun bateristi.
