Kültür-Sanat

'Sakin sakin şarkımı söyleyip gideyim istiyorum'

Şarkıcılığa da el atan Ayça Şen, aslında çocukluğundan beri müziğin içinde olduğunu söylüyor.

23 Ocak 2009 02:00

Radyoculuk, gazetecilik ve yazarlıktan sonra şarkıcılığa da el atan Ayça Şen, aslında çocukluğundan beri müziğin içinde olduğunu söylüyor: Ben klasik pakettenim. Hani var ya kafasını sallayan TRT Çocuk Korosu, boyun fıtığım ondandır!..

Ayça Şen, Türkiye'nin en sevilen radyocularından biri. Türkiye'de yayın hayatına yeni başlayan Virgin Radio'da her sabah 07.00- 10.00 arası program yapan Şen, son günlerde 'Astronot' adlı albümüyle gündemde. 36 yaşında şarkıcılığa adım atan Şen, çocukluğundan beri yapmak istediği şeyi hayata geçirdiği için çok mutlu. Şen Sabah'a hayatındaki yeni heyecanı anlattı...


* Radyoculuğun ve yazarlığın yanına bir de şarkıcılığı eklediniz. 10 parmağında 10 marifet olanlardan mısınız yoksa bu kendini kanıtlama isteği mi?

Eee içimde var, ne yapayım yani? Eğer kendimi kanıtlayabiliyorsam ne mutlu bana. Ama kanıtlayamazsam da kendimi tatmin diyebilirim buna...

Komiklik diye bakılıyor

* Bildiğim kadarıyla şarkıcılık pat diye kanınıza girmiş bir şey değil. Çocukluğunuzdan beri zaten ilgileniyordunuz müzikle...
Evet, aslında klasik pakettenim ben. Ama kimse bilmiyordu. Çünkü radyoda ciddi ciddi müzikal altyapısı olan jingle'lar yapıyorum. "İyi işmiş" diyenler de oluyor ama genelde komiklik konsepti içinde alınıyor.

* "Klasik pakettenim"den kastınız çocuk koroları falan mı?
Tabii tabii, onu kastediyorum. Hani var ya kafasını sallayan TRT Çocuk Korosu, boyun fıtığım ondandır (gülüyor). Yok boyun fıtığım da... Ne bileyim müzik aleti çalıyordum, hiç müzikten kopmadan bir çocukluk geçirdim, herkes konservatuvara, operaya gireceğimi zannediyordu. Ben normal sesle şarkı söyleyemiyordum, hep opera, şan sesiyle söylüyordum. Oysa kendi şarkını kendi sesinle söylemek diye bir şey varmış, ben yapamıyordum, kafam basmıyordu öyle şeylere... Sonra birden bire dört yıl önce bir vahiy indi ve 'Kalpsizsin' adlı şarkımı yazdım. Baktım ki biraz çalışsam üstüne olabilecek bir şey bu...

* Bu vahiyin gelmesine neden olan bir şey oldu mu?
Bir kırık kalp hikayesiydi 'Kalpsizsin', biraz da klişe bir şey olsun istedim. Aslında klişe demeyelim de, o şarkıdaki kalp kırıklığı çok naif geliyor bana, daha temiz ve çocukluğa dair bir şey sanki. İnsanın temizlendiği bir şeydir ya aşk...

Sadece kalp kırılmış...

* İnsan size bakınca aşk acısı çekebileceğinize inanamıyor nedense...
Zaten aşk acısı değildi o, kalp kırılmış hafif, o kadar, hemen toparlamış ama...

* İnsan sizden çok naif şeyler de beklemiyor. Çünkü daha dominant ve sert bir imajınız var...
Öyle şarkılar da var aslında ama sesimden ve kendimi ifade edişimden korktuğum için ilk başlarda öyle şeyler yapamadım. En fazla 'Aptal Gibi' adlı şarkımda bir sertlik var. O da arkadaşlar, 'Ayça burada bağırırsın sen merak etme' diyerek destekledikleri için oldu. Yani hiçbir iddiam yoktu benim şarkı söyleyeyim, bağırayım çağırayım diye. Sakin sakin şarkımı söyleyip gideyim, kimse de bulaşmasın bana diyordum...

* İtiraf edeyim insan sizden yine de daha sert bir şeyler bekliyor...
Daha hip-hop tarzı bir şeyler bekliyor değil mi? Ama ben zaten radyo programlarımda hip-hop'a falan doydum. Radyoda doyduğum bir şeyi neden albümümde yapayım? Bu sefer daha farklı bir şey yapmak istedim.

Burak, Hulusi Kentmen gibi 'Tabii yavrum' dedi

Albümün prodüktörü 'Mor ve Ötesi' üyelerinden Burak Güven. Kendisiyle buluşmanız nasıl oldu?

Tesadüfen oldu. Memo'nun (oğlu) babası Ümit Kürüz'ün alt katında oturuyordu. Ben o sıralar şarkı yapıyordum, Ümit'e "Şarkı yazsana, albümde senin de şarkın olması Memo için hoş olur" dedim. Hakikaten yazdığı şarkı çok hoş oldu, 'Budur' ismiyle albüme koyduk. Neyse, bir gün gittim Burak'ın kapısını çaldım.

* Daha önceden tanışmıyor muydunuz?
Bir kere bir partide tanışmıştık. Karısıyla beraber gelip, "Biz Memo'nun babasının alt komşusuyuz" demişlerdi. İşte Burak'ın kapısını çaldım, röbdeşambırı ve terlikleriyle açtı kapıyı (gülüyor), Hulusi Kentmen gibi... Ben de "Hulusi Amca bana bir beste yapar mısınız?" dedim. O da 'Tabii yavrum" dedi. Bunun üzerine benim için ilk bestesini yaptı. Sonrasında da birlikte çalışmaya karar verdik. Çok da iyi oldu.

* 'Mor ve Ötesi'nin solisti Harun Tekin'le de albümünüzde düet yaptınız. Grup size ailecek yardım etti galiba?
Yaa çok iyi çocuklar valla, hakikaten Burak olmasaydı bu albümü yapamazdım, 'Mor ve Ötesi'nin çok çok desteğini gördüm. Hepsi ellerinden ne geliyorsa yaptı. Bir tek bana yapmıyorlar bunu, benim gibi genç (gülüyor) müzisyenlere hakikaten çok değer veriyorlar.

Bu işin sonu botoksa kadar gidebilir abi!

* Şarkı sözlerinizde anarşist bir tavır var. Örneğin 'Oryantal' adlı şarkınız...
Evet, 'Oryantal' ciddi bireylem şarkısı aslında. Kadının, kadınlığı bir sektör olarak görmesine karşı duran bir şarkı.

* Oryantallere karşımısınız yani?
Oryantallere değil; hayatını hep; evi üstüne yaptırmaya çalışmaya, sürekli kilo aldım mı, kilo verdim mi gibi şeylerle uğraşmaya, yani kafanın hep orada olmasına karşıyım. Aslında herkes istediğini yapabilir ama yok başını açtı, başını örttü gibi sürekli bir kadın konusu var ama esas mesele yok ortada.

* Peki sizin 'kilo aldım, kilo verdim' gibi klasik kadın heze yanlarınız yok mudur?
Var tabii. İnsan içinde olduğu bir şeyden rahatsız olduğu için tepki gösterir. Dolayısıyla ben de içinde olduğum için 'Yeter yaaa, nereye kadar!' diye düşünüyorum. Bunun sonu botoksa varır çünkü abi, istemiyorum öyle bir insan olmayı.

* Kendinizde öyle bir gidişat görüyorsunuz yani...
Görüyorum tabii abi! Birşeyin çok içindeysen sana da bulaşır ister istemez. Bulunduğun ortamın huyuyla huylanırsın!

Cem Ceminay ne kadar tatlıymış!

* Türkiye'nin önde gelen radyocularından birisiniz. Meslektaşlarınız, şarkınızı çalma konusunda sizi kayırır mı?
Yaaa Cem Ceminay ne kadar tatlı bir insanmış! Aynı saatte program yapmamıza rağmen o kadar çok destekledi ki... Sabah programında da, akşamüstü programında da birer saat benim şarkılarımı çaldı. Sürekli albümü 'push' ediyor (öne çıkarıyor). Çok şaşırdım yani, ne kadar hoş!

* Sizce bu meslektaşı destek mi? Şarkılarınızı çok sevmiş olamaz mı?
Meslektaşı destek abi! Geveze ve Bay J de benim arkadaşlarım, eminim radyoları izin verse onlar da desteklerlerdi. O konuda çok şanslıyım.

* Cem Ceminay bir albüm çıkarmış olsaydı siz aynı desteği verir miydiniz?
Bilmiyorum verir miydim, bir bakmak lazım, başıma gelmeden bilemem... Ama artık şu saatten sonra yaparsa tabii ki desteklerim. Böyle yapmamış olsa da yapardım herhalde. Ama itiraf edeyim, bir yanım da kıskanabilirdi, çünkü müzik yapmayı çok istiyordum, evet kıskanabilirdim.

* 36 yaş ilk albüm için çok mu geç peki?
Geç tabii. Genelde arkadaşlarım '10 yıl önce başlasaydın' diyorlar ama her şeyin bir vakti saati var. Ben zaten gençliğe oynayan, Britney Spears gibi bir şey olmak istemiyorum. Ben Patti Smith tadında, Marian Faithfull tadında, yaşadıkça yaşanmışlığı anlatan biri olmak istiyorum.