-ŞAHİN: MİLLETİN GÖZÜNDEN HİÇ BİR ŞEY KAÇMIYOR ANTALYA (A.A) - 20.08.2010 - TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin, bazı şehit ailelerinin, çocuklarının ölümünde sorumluluğu bulunduğu iddiasıyla askeri yetkililer hakkında suç duyurusunda bulunmalarıyla ilgili olarak, ''Artık katılımcı demokrasinin uygulandığı bir toplum haline geldik. Dolayısıyla her şey milletin gözünün önünde cereyan ediyor ve milletin gözünden hiç bir şey kaçmıyor. O bakımdan millet adına görev yapan kamu kurum ve kuruluşlarının ve yetkililerinin bu konuda kamuoyunu tatmin edici bir açıklama yapmalarını zaruri görüyorum'' dedi. Antalya'da bulunan TBMM Başkanı Şahin, bir gazetecinin, ''Genelkurmay Başkanlığının medyada yer alan ''Heron'' iddialarına ilişkin herhangi bir açıklama yapmamasını ve bazı şehit yakınlarının sorumlular hakkında suç duyurusunda bulunmasını nasıl değerlendirdiğini'' sorması üzerine, bu konuda görüşlerini daha önce açıkladığını hatırlattı. Şahin, şunları söyledi: ''Gerçekten kamuoyu bu konuda son derece duyarlı hale geldi. Kamuoyuna bir açıklama yapılmasında ben de zaruret görüyorum. Bunun aslı da olmayabilir. Başka bir yere ait görüntüler olabilir, o yere ait görüntüler olabilir ama Türkiye çok açık bir toplum haline geldi, çok şeffaf bir toplum haline geldi. Artık katılımcı demokrasinin uygulandığı bir toplum haline geldik. Dolayısıyla her şey milletin gözünün önünde cereyan ediyor ve milletin gözünden hiç bir şey kaçmıyor. O bakımdan millet adına görev yapan kamu kurum ve kuruluşlarının ve yetkililerinin bu konuda kamuoyunu tatmin edici bir açıklama yapmalarını zaruri görüyorum. Tabii genelkurmay, başbakanlığa bağlıdır. Önce Hükümetimizin, Milli Savunma Bakanlığımızın, Başbakanlığımızın, tabii ki Genelkurmay Başkanlığının birlikte bir inceleme yaparak, bir açıklama yapmaları sanıyorum kamuoyunu rahatlatacaktır diye düşünüyorum.'' -HAKİM VE SAVCI ATAMALARI- TBMM Başkanı Şahin, ''Adalet Bakanlığı ile HSYK arasında bir atama krizi yaşanıyor, bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?'' şeklindeki soruya da şu karşılığı verdi: ''Bu konuda zaten tabi olunan yasalar var. O yasalara bağlı olarak çıkmış, sanıyorum uygulama yönetmelikleri var. Her şeyin bu çerçevede cereyan ediyor olması gerekir. Adalet Bakanlığı, bir takım dayanaklar da göstermek suretiyle hazırlamış oldukları kararname taslaklarının bir bölümünü tekrar çalışmak üzere geri çektiler. Bu çalışma biter, tekrar Kurula sevk edilir. Bunlar görüşülür. Ben bunun bir tartışma konusu yapılmasını, böylesine önemli bir kurumun, kamuoyu önünde sürekli tartışılır hale gelmiş olmasını doğru bulmuyorum. O bakımdan bu kurulda görev yapan herkesin serinkanlı hareket etmesini, özellikle yargıç kökenli üyelerimizin siyasi değerlendirme anlamına gelecek açıklama yapmamasının çok doğru olacağını düşünüyorum.'' -CUMHURBAŞKANI'NIN GÖREV SÜRESİ- Başka bir gazetecinin, Cumhurbaşkanının görev süresine ilişkin tartışmaları nasıl değerlendirdiğini sorması üzerine, bunun tartışmalı bir konu olduğuna belirten TBMM Başkanı Şahin, şöyle devam etti: ''Tartışmalı bir konuda Meclis Başkanı olarak benim, bunlardan birini tercih ederek açıklama yapmam doğru olmaz. Çünkü bu konu eninde sonunda Parlamento'nun gündemine gelecektir. Diyelim ki, cumhurbaşkanı seçimi süreci başladığında şu anda meclis gündeminde bulunan cumhurbaşkanı seçimiyle ilgili kanunda (Meclis başkanlığına cumhurbaşkanı adayları başvuracak) der. Dolayısıyla görevde ben bulunursam bana başvuracaklar. O süreç o zaman başlayacak. Bu nedenle, ihsas-ı rey anlamında bir görüş belirtemem ama bu konudaki tartışmalı mevzuyu da bir noktada sonuçlandıracak olan TBMM'dir. Meclisimiz sonuçlandıracaktır. Ama daha cumhurbaşkanlığı seçimine, 5 yıl da olsa, 7 yıl da olsa uzun bir zaman var. Bu tartışmaları biraz da erken buluyorum.'' -SİYASİ ÜSLUPLA İLGİLİ ELEŞTİRİLER- TBMM Başkanı Şahin, bir gazetecinin, siyasi parti genel başkanlarının siyasi üsluplarıyla ilgili eleştirileri hatırlatması üzerine, referandum süreciyle ilgili, genel başkanların hitaplarıyla ilgili bir takım eleştirileri kamuoyunda kendisinin de duyduğunu anlattı. Siyasi üslubun son derece önemli olduğunu vurgulayan Şahin, şunları kaydetti: ''Birbirimizi kırmayacak, birbirimizin yüzüne bakamayacak sözler sarf etmemeliyiz. Nihayet aynı ülkenin insanlarıyız. Aynı ülkeye, aynı millete hizmet etmek için siyasi çalışma yapan, siyaset yapan kişilerin mutlaka birbirlerine hitaplarının siyasi nezaket içinde olması gerekir. Kamuoyunun beklentisi de budur.'' -SELAHATTİN DEMİRTAŞ'IN AÇIKLAMALARI- TBMM Başkanı Şahin, BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın, demokratik özerklik konusundaki sözlerinin hatırlatılması üzerine de, şöyle konuştu: ''Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, Türkiye Cumhuriyeti'nin nasıl bir devlet olduğunu açıkça belirtmiştir. Anayasamızın başlangıç maddeleri, değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez maddeler arasındadır. Bu tür beyanları ve açıklamaları son derece talihsiz, bir anlam ifade etmeyen açıklamalar olarak değerlendiriyorum. Bir sonucu olacağı, bir değeri olacağı kanaatinde değilim.''