Saadet Partisi Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Oğuzhan Asiltürk, ekim ayının sonunda gerçekleşecek olan Büyük Kongre'ye ilişkin "Temayül yoklaması için geniş tabanlı istişare" yapacaklarını söyledi. Asiltürk, olumsuz ve haksız kanaatleri değiştirecek büyük bir kongre ile Milli Görüş’ün daha da güçleneceğini söyledi.
Milli Gazete'ye konuşan Oğuzhan Asiltürk'ün açıklamaları şöyle:
"30 Ekim Pazar günü inşallah Büyük Kongremizi yapmayı planlıyoruz. Gerekli çalışmaları arkadaşlarımız yürütüyor, inşallah yakın zamanda teşkilatlarımıza detay bilgiler duyurulacak. 1 Ekim’de de Ankara’da geniş katılımlı bir istişare toplantısı gerçekleştireceğiz. Büyük Kongre Delegeleri, İlçe Başkanları, İl Başkanları, GİK üyeleri, İl Gençlik ve Kadın Kolları Başkanları, İl Müfettişleri ve MİLKO kuruluşlarının katılacağı büyük bir temayül yoklaması toplantısı düzenleyeceğiz. Ardından GİK üyeleri, İl başkanlarımız ve MİLKO Başkanlarımız ile birebir istişareler yapacağız. Bölgelerde toplanma yerine hepsinin bir araya toplanmasında istişare açısından daha büyük faydalar var.
İstişarenin en sağlıklı şekilde gerçekleşmesi için, hiç kimse aday olarak takdim edilmeyecek. İstişare için gelen teşkilat mensuplarımıza bir zarf vereceğiz. Bu zarfın içinde Başkanlık Divanı üyeleri, GİK üyeleri ve İl Başkanlarının isimlerinin olduğu listeler bulunacak. Ama illa bu listelerden isim belirlenecek diye bir sınırlama da yok. Başka isimler de yazılabilir. Bu konuda da dediğim gibi bir sınırlama koymadık. Teşkilat mensuplarımıza, delegelerimize, Genel Başkan olarak görmek istedikleri 5 kişiyi yazabilecekleri bir pusula vereceğiz. 5 kişi yapmamızın nedeni ise istişareyi olabildiğince geniş tutmak. Teşkilat mensuplarımıza, herhangi bir sınırlama yok diyoruz. İstedikleri isimleri o 5 kişilik pusulaya yazabilecekler. Kalplerinden kimler geçiyorsa onları yazacaklar."
Hedefimiz davamızı bir adım ileri taşımak
Bütün teşkilatların iştiraki ile yapılan istişareden sonra Yüksek İstişare Kurulumuz tarafından gerekli değerlendirmeler yapılacak ve oturup karar verilecek. Tek hedefimiz var. Davamızı bir adım ileriye taşımak. Her şeyi davamız için yapıyoruz. Biz Hocamızın dediklerini yapıyoruz. Hocamız ne diyordu. ‘Çelikleşme’ diyordu. İşte bu ‘çelikleşme hamlesi’ Milli Görüş Hareketi inşallah bu kongreden sonra daha da güçlenecek. Diğer bütün kurumları ile birlikte daha etkili bir şekilde toplumda yer edinecek. Vakıflarımız, derneklerimiz, sivil toplum kuruluşlarımız var. Bunlar hareketimizin tamamıdır. O çalışmaları da daha sistemli hale getireceğiz, hep birlikte yükseleceğiz. Biz iyi ve sapasağlam bir hareketiz. Başarılı bir neticeye ulaşacak şekilde inşallah bu kongremizi yapacağız.
Algıları değiştireceğiz yeni bir hamle yapacağız
Bizim yeni bir görüntü vererek toplumu yanımıza çekmemiz lazım. Nasıl çekeceğiz? Toplum bizi başka algılıyor. Önce bu yanlış algıyı değiştirmemiz lazım. Ondan sonra da Erbakan Hocamızın, ‘önce var olacağız, sonra eğitimli olacağız, sonra da bütün gücümüzle çalışacağız’ dediği altın kurallar var ya. Onları yeni bir hamle ile gerçekleştirmeye çalışacağız.
Bu bir nöbet değişimi şeklinde olacak
Bu kongrenin birinci hedefi bu görüntüyü değiştirmek ve bunu da millete kabul ettirmek. Kendi kendimize yaparız da kimse onu kabul etmezse, istediğin kadar yap. Herkesin kabul edeceği şekilde bir ‘nöbet değişikliği’ yapılması lazım. Onunla da bitmez iş. Sonra ise biz, Erbakan Hocamızın zamanında olduğu gibi topluma manası olan şeyleri aktaracağız. Bu çalışmaları kimseye haksızlık yapma niyetiyle değil davamızı daha ileriye taşımak maksadıyla yapıyoruz.
Tenkit değil yol gösteren siyaset
‘Bizim anlayışımızda tenkid yoktur. Tenkid karşıdaki insanı iter. Halbuki yol göstermek daha önemli. Biz davamızı nefsimizden önde tutan bir topluluğuz. Kalplerin yumuşaması için çalışacağız. Ayet-i Kerime diyor ki, ‘Rabbinin yoluna davet et. Hikmet ve güzel öğütle. En güzel şekilde onlarla mücadele et’ Bunu yapmaya çalışıyoruz. Hidayeti veren Allah’tır. İnşallah Allah da yardım eder.
Kulis yapana biz iyi gözle bakmayız, hiç de destek olmayız. Engel olmaya çalışırız. Zaten bizde kulis olmaz. Çünkü bizim tarihimizde yok kulis. Milli Nizam’dan bu yana ne uyguladıysak, onu uygulayacağız. Teşkilatlarımızla, yetkili kurullarımızla, en geniş manada oturup değerlendireceğiz. Ve en sonunda istişareden çıkan neticeye hepimiz uyacağız.
Bizim kendimizi korumamız yeterli
İslam yeniden yeryüzüne hakim olacak. Peki kimin eliyle olacak bu. Sağlam Müslümanların eliyle. Türkiye’de bunun adı Milli Görüş. Başka ülkelerde de var. Demek ki, Milli Görüşçülerin sağa sola meyledip ona buna kapılarak kendi akidelerine zarar verecek her şeyden uzak durmaları lazım. Bizim kendimizi korumamız yeterlidir. Efendimiz, ‘fitne zamanında koşuyorsanız, yürüyün. Yürüyorsanız, durun. Ayaktaysanız, oturun. Oturuyorsanız yatın’ diye buyuruyor. Bunun asıl manası, bu fitnenin içinde bulunmayındır. Hiçbir şeye itibar etmememiz lazım. Onun için çırpınıp duruyorum. Bütün toplantılarda sapasağlam kalmamız için mücadele ediyorum. İnşallah 30 Ekim Büyük Kongremiz Yeniden Büyük Türkiye’nin kuruluşu için bir başlangıç olacak. Cenabı Allah yardımcımız olsun.
