Gündem

Reza Zarrab hâkim karşısında: Zafer Çağlayan'a 45-50 milyon Euro, 7 milyon dolar ve 2,4 milyon TL rüşvet verdim

"Egemen Bağış'tan yardım aldım; gümrükte yalan beyan vermeyi Süleyman Aslan ve Hakan Atilla anlattı"

29 Kasım 2017 21:06

ABD'nin İran'a yönelik ambargosunu deldiği iddiasıyla tutuklanan Türkiye ve İran vatandaşı iş adamı Reza Zarrab, eski Halkbankası Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla'nın tek sanık olarak yargılandığı davada 'tanık' sıfatıyla hâkim karşısına çıktı.

Zarrab mahkemeye ayaklarında zincirle getirildi ancak duruşma salonuna girerken zincir çıkarıldı. Zarrab, "ABD ile işbirliği yapmak sorumluluğu kabul etmek ve cezaevinden çıkmak için en hızlı yoldu" dedi.

Zarrab savcılık makamına Ahmet Alacacı adlı bir kuyumcunun kendisine altın ihracatı yönetmi ve Halkbank'ta açılan hesapla transferlerin gerçekleştirilebileceğini söylediğini aktardı. Zarrab ifadesinde, eski Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan'ın, eşi Ebru Gündeş'in ünlü bir isim olması nedeniyle başlangıçta kendisiyle çalışmak istemediğini söyledi. Zarrab, daha sonra konuyu dönemin Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan'a taşıdığını ifade etti. Zarrab, Halkbank ile bağlantının kurulması için Zafer Çağlayan'a toplamda 45 ila 50 milyon Euro, 7 milyon dolar, 2,4 milyon Türk Lirası ve 300 bin İsviçre Frankı rüşvet verdiğini söyledi.

Zarrab ifadesinde, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın damadı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak'ın genel müdür olduğu Çalık Holding'e ait Aktif Bank'ta hesap açtırmak için eski AB Bakanı Egemen Bağış'tan yardım istediğini söyledi. "Bağış aracılığıyla Aktif Bank Genel Müdürü ile görüştüğünü ve bu sayede bankada hesap açtığını" belirten Zarrab, "Hesap günlük 5-10 milyon Euro'luk işlem hacmi ile başladı" ifadesini kullandı.

Söz konusu dönemde milletvekili olmayan ve hükümette yer almayan Berat Albayrak'ın ismi de davanın jüri adaylarına "Tanıyor musunuz?" diye sunulan listede yer alıyor. 

Zarrab, davanın tutuklu sanığı eski Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla hakkında ise "Yaptırım kuralları hakkında bankadaki en bilgili kişi. Oluşturduğumuz yapının Amerikan yaptırımlarıyla uyumlu gözükmesi için katkıda bulundu" diye konuştu.

Reza Zarrab duruşmada öğle yemeği sonrası bir mukavvanın üzerine altın ticaretinin nasıl işlediğini gösteren bir şema çizdi.

Zarrab, "Ticaret önce İran'ın Türkiye'ye ham petrol ve gaz satmasıyla başlıyor. İran Ulusal Petrol Şirketi (NIOC) petrolün satışını Tüpraş'a, gazınkini Botaş'a yapardı. Onlar da NIOC'ye borçlu olurdu. Tüpraş, Botaş, NIOC'nin Halkbank'ta hesapları var" dedi.

Halkbank'a gelen paranın bu bankadan çıkışının euro ve Türk Lirası olarak DenizBank'a gelişiyle yapıldığını belirten Zarrab, daha sonra şirketi Royal Group'tan aldığı altının Dubai'deki şirketine gittiğini kaydetti.

Zarrab, bir Halkbank yetkilisinin kendisine İran'ın altın ticaretinde son durak olarak gösterilmesi gerektiğini söylediğini açıkladı. Dubai'de yapılan işlemler aracılığıyla İran'ın dış borçlarının ödenmesinin amaçlandığı vurguladı.

Hakim Berman'ın, paranın kullanıma açılması için kaç işlem yapılması gerektiği sorusuna Zarrab, "En az 10 işlem" yanıtını verdi. Zarrab, bütün bu sistemin Halkbank'ta sıkışmış İran parasını kullanıma açmak, böylece İran'ın dış borçlarını ödemek amacıyla tasarlandığını anlattı.

Canlı Blog:

00:30 - Duruşma sona erdi. Zarrab, yarınki duruşmada tanık olarak ifade vermeye devam edecek.

“Zarrab yarınki duruşmaya sivil kıyafetle katılabilir”

Öte yandan, duruşmanın sona ermesinin ardından Savcı Sid Kamaraju, tanık Sarraf'ın hapishane üniformaları yerine sivil kıyafetle duruşmaya katılmayı isteyip istemediğinin sorulacağını kaydederken, Yargıç Berman'ın ise Zarrab'a sivil kıyafetle katılabilmesine olanak tanıyan bir talimat yazabileceği yönünde öneride bulunduğu ifade edildi.

Duruşmayı yarına erteleyen hâkim Berman, "Zarrab için bir gömlek ve bir kravat getirilmesi için gerekli talimatı vermeye hazırım. Cezaevinde kalmak zaten zor, bunu daha da zorlaştırmanın gereği yok" ifadelerini kullandı.

Buna göre, Zarrab'ın yarınki duruşmaya sivil kıyafetle katılabileceği belirtiliyor.

"ABD ambargo kurallarını değiştirince biz de farklı bir altın rotası izlemeye başladık"

00:10 - Duruşmada Zarrab şirketi Royal'de kendisinden sonra ikinci yetkili kişi olan Abdullah Happani ile yaptığı bir telefon görüşmesinin kaydını anlatıyor.

Zarrab'a göre bu görüşmede daha önceki yıllarda İran'ı altının son durağı olarak yazarken ABD'nin ambargo kurallarının değiştirmesiyle bunu yapamadıklarını konuşuyorlar.

Halkbank'tan Atilla ile yaptığı telefon görüşmesini Happani'ye anlatan Zarrab, İran petrol parasının başka bir finansal kurum üzerinden kendisine gönderilmeye başlandığını belirtiyor.

Konuşmada Halkbank'ın kendilerine altının son durağı olarak nereyi göstermeleri gerektiğini söyleceğini vurguluyor.

 "Halkbank'tan birkaç milyar Euro çektim"

00:05 - Savcı: Halkbank’tan ne kadar para çektiniz?

Zarrab: Birkaç milyar?

Yargıç: Birkaç milyar ne?

Zarrab: Euro

Savcı: Bahsettiğiniz birkaç milyar, altın almak için mi kullanıldı?

Zarrab: Uluslararası havaleleri gerçekleştirdiğimiz birkaç milyar dolar, altın ticaretinin karşılığında İranlılarda aldığımız paraydı

23:50 - Reza Zarrab: Bana altın ticaretiyle ilgili gümrükte nasıl yalan beyan vereceğimi bizzat Süleyman Aslan (dönemin Halkbank genel müdürü) ve yardımcısı Hakan Atilla (Aslan’ın yardımcısı) anlattı.

Zarrab'a göre Halkbank'tan Aslan ile sanık Atilla, kendisine gümrük beyannemesinde İran destinasyonlu altın ticareti yapıldığının yazılması gerektiğini söyledi.

Hakimin "İran'a altın gönderdin mi?" sorusuna Zarrab, "Hayır" yanıtını verdi.

23:40 - Zarrab: Aslan İran yaptırımlarının ne olduğunu biliyordu

Zarrab, İran Ulusal Petrol Şirketi'ne gitmesi gereken bir paranın kendi hesabına gelmesinden ötürü Halkbank yetkililerine sinirlendiğini anlatıyor.

Ayrıca Halkbank'ın eski genel müdürü Aslan'ın ve Halkbank'ın yaptırımların ne olduğunu ve hangi işlemlerin yaptırımları deleceğini bildiğini aktardı.

Egemen Bağış'tan kandil tweeti

Reza Zarrab'ın "Aktif Bank Genel Müdürü ile görüşmeme dönemin AB Bakanı Egemen Bağış yardımcı oldu" dediği Egemen Bağış, Reza Zarrab'ın ifade verdiği sırada attığı Kandil tweeti ile dikkat çekti. Bağış tweetinde "Kandillinizi tebrik ediyorum. Allah tüm dualarınızı kabul etsin, gönlünüze göre versin, ülkemizi korusun." ifadelerini kullandı.

23:30 - Reza Zarrab: Halkbank'a gelen para Euro ve Türk Lirası olarak Denizbank'a gönderiliyordu

23:20 - The Dailybeast muhabiri Katie Zavadski, Twitter hesabından Zarrab'ı tercüme eden tercümanlardan birinin çeviri yanlışları yaptığını bildirdi. Zavadski'nin aktarımına göre, Zarrab birden çok kez tercümanı düzeltti. Zarrab'ın düzeltme yaptığı konulardan biri Halkbank'tan kredi istemesi, diğer konu ise İran işlemleri ile ilgili olan bölüm. 

23: 15 -  Zarrab altın ticaretinin nasıl işlediğini anlatıyor: Amaç İran'ın uluslararası borcunu ödemekti

Zarrab, altın ticaretini şema üzerinden anlatıyor: "Ticaret önce İran'ın Türkiye'ye ham petrol ve gaz satmasıyla başlıyor.

"İran Ulusal Petrol Şirketi (NIOC) petrolün satışını Tüpraş'a, gazınkini Botaş'a yapardı. Onlar da NIOC'ye para borçlu olurdu.

"Tüpraş, Botaş, NIOC'nin Halkbank'ta hesapları var."

Daily Beast'in muhabiri Katie Zavadski, bundan sonraki tweetlerinde paranın nasıl Halkbank'a geldiğini anlatıyor. Halkbank'a gelen paranın Zarrab'ın ifadesine göre Halkbank'tan çıkışı euro ve Türk Lirası olarak DenizBank'a gelişiyle yapılıyor.

Daha sonra Zarrab’ın Türkiye’deki şirketi Royal Group’tan aldığı altının Dubai’deki şirketine gittiği belirtiliyor.

Altının satılıp nakde çevrilecek konuma geldiği aktarılıyor. Zarrab, İran’ın altına ihtiyacı olmadığı için ülkenin borçlarını ödemek adına nakde çevrilen bir paraya ihtiyaç duyulduğunu belirtiyor.

Halkbank’taki bir yetkilinin Zarrab’a İran’ın altın ticaretinde son durak olarak gösterilmesi gerektiğini söylediği ifade ediliyor. Burada parmaklar Halkbank'ın eski genel müdür yardımcısı Atilla’yı gösteriyor.

Dubai’de yapılan işlemler aracılığıyla İran’ın uluslararası borçlarının ödenmesi amaçlanıyor.

Hakim Berman’ın paranın kurtarılması için kaç işlem yapılması gerektiği sorusuna Zarrab, “En az 10 işlem” cevabını veriyor.

Zarrab, bütün bu sistemin Halkbank’ta sıkışmış olan İran parasını kurtarmak, böylece İran'ın dünya çapındaki borçlarını ödemek amacıyla tasarlandığını anlatıyor.

23:10 - Duruşmaya verilen 5 dakikalık aranın ardından, Süleyman Aslan'ın sekreteriyle olan telefon görüşmesine ilişkin ses kaydı mahkemeye delil olarak sunuldu. Duruşma hâkimi davaya 1 saat daha devam edileceğini açıkladı.

İran ile ticareti şema çizerek anlattı

23:00Reza Zarrab'ın salonda yaptığı çizim savcılık tarafından deliller arasına alındı; daha sonra kamuya sunulabilecek.Şema daha sonra kamu ve basına açıklanabilecek. Zarrab tanık kürsüsüne geri döndü.

22:40 - Reza Zarrab: NIOC'un Sermayeh Döviz'e gönderdiği uluslararası transfer benim ofisime gelirdi, bu bir ödeme talimatıydı. Benim elemanlarım valizlerle Royal ofisine gider ve valizleri [altın] doldurarak geri gelirdi.

22:30 - ABD'li gazeteci Adam Klasfeld, "Zarrab jüri için şemayı çizerken rahat ve amirane görünüyor. ABD federal mahkemesinde hapishane üniforması giyiyor olmasa bir şirketin yönetim kurulu toplantısını yönetiyor sanılabilirdi" yorumunda bulundu.

22:20 - 'Zarrab bir mukavvanın üzerine altın ticaretinin nasıl işlediğini göstermek için bir şema çizecek. Tanık sandalyesinden çizimi yapmak için kalktı.'

22:10  - Zarrab, İran Milli Petrol Şirketi’yle bağlantılarını anlatıyor. Bu bağlamda bir paravan şirketten bahsediyor.

22:05: Zarrab rüşvet verdiği kişiler arasında Çağlayan'ın aile üyelerinin de bulunduğunu söyledi. Savcılık kanıt olarak Çağlayan'ın kardeşine ait, İran'la ticaretten yarar sağladığına dair 2,4 milyon liralık faturayı gösterdi. Savunma makamı delilin gerçek olmadığını iddia etti. Hâkim itirazı reddetti. 

22:00 - Zafer Çağlayan'ın hangi yollarla para aldığı soruldu. Zarrab, Çağlayan'a nakit, değerli eşya ve banka havalesi yoluyla rüşvet verdiğini söyledi.

21:50 - Zarrab duruşmaya verilen aranın ardından tanık olarak mahkeme salonuna geri döndü. Duruşmanın ilk kısmında Zarrab'ın ayaklarında yer alan zincirlerin çıkarıldığı aktarıldı.

21:45 -  Duruşma yeniden başladı.

21:29 - Öğle arası sona ermek üzere. Fotoğraf çekmenin yasak olduğu mahkeme salonunda savcının üzerinde çalıştığı bir şema dikkat çekiyor. Davada anılan şahısların isimlerinin bulunduğu şemada en tepede eski İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad ve İran'ın ruhani lideri Ali Hamaney yer alıyor. Onların altında dönemin İranlı yetkilileri bulunuyor. Daha altta, savcının bazı kutuları soru işaretiyle boş bıraktığı kısımda ise Atilla, Aslan, Çağlayan ve Zarrab var. Savcıyla işbirliği yapmaya başlayan Zarrab'ın bu isimlerin altında gösterilmesi dikkat çekiyor.

Hürriyet'ten Razi Canikligil'in aktarımıyla şemanın Türkçeleştirilmiş hali şöyle:

20:30 - Duruşmada öğle molası verildi.

"Zafer Çağlayan'a 45-50 milyon Euro, 7 milyon dolar ve 2,4 milyon TL rüşvet verdim"

20:20- Reza Zarrab: Halkbank’la iş tutabilmek için benim hesaplarıma göre Çağlayan’a en az 40 ila 50 milyon Euro rüşvet verdim. Diğer para birimleriyle verdiklerim ayrı

20:15 - Reza Zarrab: Çağlayan benden bu işlerden elde edilecek gelirin en az yüzde 50’sini istedi. İlk aşamada kendisine 31 milyon 789 bin Euro verdim, 2 milyon 465 bin TL ve 4 milyon 800 bin dolar ödedim. Toplamda 7 milyon dolar verdim.

20:10 - Zarrab, dönemin Halkbank Genel Müdürü Aslan'ın kendisiyle altın ticaretiyle ilgili olarak çalışmak istemeyince dönemin ekonomi bakanı Zafer Çağlayan'a gittiğini anlattı.

Soru: "Aslan seni geri çevirdikten sonra neden Zafer Çağlayan'a gittin?"

Cevap: "Çünkü Türkiye'nin ekonomi bakanı oydu."

20:05 - Zarrab: Eşim Türkiye'de ünlü bir sanatçı olduğu için hep göz önünde olan bir insandım. Reza Zarrab, eski Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan'ın ünlü olması nedeniyle kendisi ile çalışmak istemediğini belirterek "Aslan benim altın ticareti yapmak için fazla popüler olduğumu söyledi ancak yine de iş için bastırıyordu" ifadesini kullandı. 

20:00  - Zarrab: Aktif Bank direkt İranlılarla çalışıyordu. Beni ortadan kaldırdılar.

Savcı: “Gelirlerinizin önemli bir bölümü Aktif Bank’tan mı geliyordu?”

Zarrab: Kesinlikle.

19:57 - Duruşmada daha sonra Reza Zarrab'ın Halkbank ile olan ilişkileri ele alındı.

Zarrab, Halkbank ile temasın 2012'de kurulduğunu söylese de, ilişkilerin daha eskiye dayandığını ifade etti.

Zarrab, Ahmet Taha Alacacı adında kuyumcunun İran gelirlerini Halkbank'a koymak için altın ihracatı sistemi önerdiğini iddia etti

19:50 - Zarrab, İran Merkez Bankası ile anlaşmasının bozulmasının ardından  Hossein Najafzadeh'in de aralarında bulunduğu Bank Mellat yönetimi ile görüştüğünü ve ABD ambargosundan bu şekilde kaçındığını söyledi.

Necefzadeh hakkında soruşturma açıldı ama aranıyor. Zarrab'ın ifadesi ABD iddialarını izliyor.

19:46 - Reza Zarrab, eski İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad ile bağlantısını kabul etti

19:30 -  Reza Zarrab, İran Merkez Bankası eski Başkanı Mahmud Bahmani'yle 2010 ve 2011 yıllarında toplantılar yaptığını söyledi. Zarrab, bankaya 'nakit teslimatına yardım için' daha iyi bir 'fiyat' önerdiğini, daha sonra bu ilişkinin sona erdiğini söyledi.

19:27 - Reza Zarrab:  İran Merkez Bankası'na finansal hizmet konusunda anlaşmaya vardık.  

19: 25 - ​Aktif Bank bana İran'la iş yapacak müşterilerin hesap açmak için özel bir izin alması gerektiğini söyledi. Aktif Bank Genel Müdürü ile görüşmeme dönemin AB Bakanı Egemen Bağış yardımcı oldu

Aktif Bank genel müdürü ile görüşmeden sonra hesap açtım. Hesap 5-10 milyon Euro ile başladı.

19:03 - Zarrab, İran'ın gaz ve petrol satışlarından elde ettiği geliri kullanamadığını söylerken, yaptırım kuralları konusunda en iyi bilgiye sahip kişinin Hakan Atilla olması nedeniyle onu aradığını söyledi. 

18:50 - Zarrab, işbirliği yapmanın hapisten çıkmak için en hızlı yol olduğunu söyledi. "Hala FBI gözetimdeyim, otelde kalmıyorum" dedi.

18: 48 -  Reza Zarrab: Hapisteyken bir gardiyana içki ve cep telefonu kullanımı için rüşvet verdiğim doğru.

18:47 - Reza Zarrab: Mart 2016’da tutuklandığımda FBI’ya doğruları söylemedim. Neyle karşı karşıya olduğumu bilmiyordum. Uzun bir yolculuktan sonra şoka girmiştim. Doğru yanıtları veremedim. Korkmuştum. 

18:45 -  Reza Zarrab ifadesinin başında, savcılık makamıyla yaptığı işbirliği kapsamında üç yükümlülüğü olduğunu söyledi. Bunları, “Tam olarak doğruyu anlatmak, Amerikan hükümetiyle işbirliği yapmak ve bundan sonra suç işlememek” olarak sıraladı.

Zarrab, Türkiye’yle bir takas ihtimali için avukatlar tuttuğunu ama bu girişim başarısız olunca tanıklık yapmayı kabul ettiğini söyledi.

18:41 - Zarrab’ın yanında tercümanı duruyor. İngilizce konuşacak yeterliliğe sahip olmasına rağmen, Zarrab Türkçe konuşmayı tercih etti. 

18:30 - Reza Zarrab, ayakları kelepçeli ve hapishane giysisiyle mahkemeye getirildi. 

Hakkındaki suçlamaları kabul edip savcılıkla işbirliği yapmayı kabul eden Zarrab önce savcılar, sonra da eski Halkbank yöneticisi Hakan Atilla’nın avukatları tarafından sorgulanacak.

18:15 - Hürriyet'ten Razi Canikligil'in aktardığına göre, Amerikan gizli servisi FBI’ın tercümanı Bülent Bulut’un dinlenmesinin ardından yargıç Richard Berman 2 dakika ara verdi. Bu sırada jüri yan odaya alındı.

Zarrab nerede?

ABD Adalet Bakanlığı’na bağlı Federal Cezaevleri Bürosu’nun internet sitesindeki resmi kayıtlarda, ‘09135-104’ kayıt numaralı Zarrab’ın 09 Ekim 2017 tarihinde cezaevinden tahliye edildiği bilgisinin yer alması ve avukatlarının Zarrab'tan haber alamadıkları yönündeki açıklamaları Zarrab'ın nerede olduğuna dair soruları da beraberinde getirmişti.

Duruşmayı New York’ta bulunan mahkeme salonunda izleyen Hürriyet muhabiri Razi Canikligil, Savcı Yardımcısı Sid Kamarajuile hâkim Richard Berman arasında geçen bir diyaloğu aktardı.

Buna göre Kamaraju, Sarraf’ın bugün tanıklık yapacağı duruşmaya nasıl getirileceğini öğrenmek istedi ve ‘Kolluk Kuvvetleri tarafından mahkemedeki hücre bloğundan çıkarıldıktan sonra jüri önünden kelepçeli olarak mı geçirileceğini’ sordu.

Hürriyet buna dayanarak, Zarrab’ın halen cezaevinde ABD Kolluk Kuvvetleri’nin (US Marshalls) gözetimi altında tutulduğunu yazdı.

Davanın ilk jürili duruşmasında neler yaşandı?

TIKLAYIN - Reza Zarrab 'tanık' oldu, Hakan Atilla hâkim karşısına çıktı: Süleyman Aslan, Zarrab'tan 'utanmazca' rüşvet aldı!

Dün görülen ilk duruşmada Zarrab'ın 26 Ekim 2017 tarihinde yani jürili duruşmadan bir ay çnce itirafçı olduğu ortaya çıkmıştı. Gizlilik kararının kalkmasının ardından açıklanan belgelerde Zarrab'ın kendisine yöneltilen 7 farklı suçlamayı kabul ettiği bildirilmişti. Zarrab'ın kabul ettiği suçlamaların 6'sı İran'a uygulanan ambargonun delinmesi ile ilgiliyken bir diğer suçlama cezaevinde gardiyanlara rüşvet verme teşebbüsü. 

Duruşmada ilk sözü alan savcı yardımcısı David Denton, "Reza Zarrab tanık olarak hikâyenin iç yüzünü anlatıp, tüm bu karışık yalanların arkasındaki gerçeği teşhir edecek. Kendisi ABD yasalarını çiğnediği için suçlu olduğunu kabul etti ve devlet ile işbirliği yapma kararı aldı" demişti.

Denton'un ardından söz alan Hakan Atilla'nın avukatı Victor Rocco, gerçek ‘suç ortağının’ eski Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan olduğunu söyledi.Rocco savcılığın Reza Zarrab'ın sırtını sıvazladığını belirterek, "Yüksek makamlara ayakkabı kutularında rüşvet yollayan Atilla değil Zarrab'tı. Sanık sandalyesinde oturması gereken Reza Zarrab" dedi. Rocco, "Süleyman Aslan, Zarrab'tan 'utanmazca' rüşvet aldı" iddiasında bulundu.

Hakan Atilla'ya yöneltilen suçlamalar

Sanıklara iddianamede altı suçlama yöneltiliyor:

- ABD ve özellikle de ABD Hazine Bakanlığı'nı dolandırmak için kumpas kurma,

- Uluslararası Acil Ekonomik Güç Yasası'nı (International Emergency Economic Powers Act) delmek için kumpas kurma,

- Bankacılık sisteminde sahtekarlık yapma,

- Bankacılık sisteminde sahtekarlık yapmak için kumpas kurma,

- Kara para aklama,

- Kara para aklamak için kumpas kurma.