30 Kasım 2017 20:47
ABD'nin İran'a yönelik ambargosunu deldiği iddiasıyla tutuklanan Türkiye ve İran vatandaşı iş adamı Reza Zarrab, eski Halkbankası Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla'nın 50 yıla kadar hapis ve 2 milyon dolar para cezası istemiyle tek sanık olarak yargılandığı davada 'tanık' sıfatıyla ikinci kez hâkim karşısına çıktı.
Zarrab, ifadesinin ikinci günüde Halkbank üzerinden yapılan altın ticaretine Vakıfbank ve Ziraat Bankası'nındahil edilmesi için dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ve dönemin Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'dan talimat aldığını iddia etti.
İran Ulusal Petrol Şirketi (NIOC) yetkilileri ile dönemin Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan arasındaki görüşmeleri anlatan Zarrab, o dönem Halkbank'ın Genel Müdürü olan Süleyman Aslan ile sanık Mehmet Hakan Atilla'nın da toplantılarda olduğunu ifade etti.
Duruşmada Çin pazarında girmeye çalıştığını söyleyen Reza Zarrab, İran’la iş yaptığı için Çin’de sorun yaşadığını ve dönemin İçişleri Bakanı Muammer Güler’in oğlu Barış Güler'den yardım istediğini söyledi.Barış Güler'in kendisine danışmanlık yaptığını ifade eden Zarrab, "Babası Muammer Güler'e benim için Çin'deki bankalara referans mektubu yazdırması için Barış Güler'e 100 bin dolar verdim" dedi.
Zarrab, sadece Türkiye'nin İran'dan aldığı doğalgaz ve petrolün değil, Hindistan'ın aldığı petrol ve gaz ödemelerinin de Halkbank üzerinden geçirildiğini iddia etti.
Zarrab, dün "45-50 milyon Euro, 7 milyon dolar ve 2,4 milyon Türk lirası rüşvet verdim" iddiasında bulunduğu Zafer Çağlayan için "Zafer Çağlayan'dan habersiz hiçbir şey yapmadım, şirketimin kayıtlarını bazen kontrol ederdi" ifadesini kullandı.
"Süleyman Aslan'a rüşvet vermek için Zafer Çağlayan'dan izin istediğini" söyleyen Zarrab "Süleyman Aslan'a rüşvet vermek Çağlayan'a rüşvet vermekten daha önemliydi zira Aslan kapının nihai bekçisiydi" dedi.
Canlı Blog
01:23 - Duruşmayı izleyen gazetecilerden Katie Zavadski, "Zarrab'ın ifadelerinden Süleyman Aslan'ın Atilla'yı yanına çağırarak bu işi yapmasını istediği ve Atilla'nın fikir babasından çok bu büyük oyunda bir piyon olduğu anlaşılıyor" ifadelerini kullandı.
Atilla, savcıların hamlesi sonrası davanın tek sanığı olmuştu.
01:00 - Perşembe günkü oturum sona ererken, tartışılan bir konu da Zarrab'ın dinletilen ses kayıtları ve WhatsApp mesajlaşmalarıydı.
Duruşmayı izleyen gazeteciler, kayıtların Türkçe olması nedeniyle çevirilerin tamamına erişebilmiş değil.
Savcı ve avukatların dökümler ve ibraz edilen belgelerin kamuya açık hale getirilmesine yanaşmadığı ifade edildi.
Yargıç Berman ise, "Bence ibraz edilen belgeler erişime açık olmalı" dedi.
00.40 - Duruşma sona erdi. Yargıç Berman, cuma günkü duruşmanın yarım gün süreceğini açıkladı.Duruşma yerel saatle 9.30 ila 14.00 arasında yapılacağı aktarıldı.
TSİ ise 17.30’da başlayacak, yaklaşık yaklaşık dört buçuk saat sürecek. Zarrab’ın ifadesi devam edecek.
00.36 - Amerikalı gazetecilerin aktardığına göre, Yargıç Richard Berman duruşmaya son vermek istedi.
Ancak savcılar Atilla’nın da adının geçtiği bir mesajı okumak için biraz daha devem etti; Berman bunun üzerine “Türk hamamına giden terler” dedi.
00.32 - Reza Zarrab kuyumcu Ahmet Alacacı'yla rekabete dönüşen ilişkisini anlattı. Zarrab, kendisine sorulan bir diğer telefon görüşmesi üzerinden, Ahmet Alacacı isimli kişinin de kendisiyle aynı işi yaptığını ancak kimseden komisyon almadığı için daha düşük fiyat verdiğini ve bu nedenle Alacacı’nın hesaplarını kapatmayı Süleyman Aslan’la görüştüklerini anlattı.
Zarrab, “Ahmet Alacacı kârın bir kısmını Zafer Çağlayan’a verdiğimi ve kendisi kimseye ödeme yapmadığı için benim masraflarımın kendisininkinden daha yüksek olduğunu biliyordu. Bu nedenle Alacacı’nın hesaplarını kapatmayı Aslan’la konuştum” dedi.
00:18 - Mehmet Hakan Atilla ile telefon görüşmesinin ses kaydı dinletildi.
Zarrab'ın kayıtlarda Atilla'ya "Gıda işi altından biraz farklı" dediği duyuluyor.
Zarrab kayda ilişkin şunları söyledi:
"Hakan Süleyman Bey'le olan görüşmemin sonucunda gıda ticaretinin başlayacağını biliyordu. Ancak burada (Hakan) Atilla'ya gıda ticaretinin çok daha farklı olacağını açıklamaya çalışıyorum."
Çünkü altınlaTürkiye'den dışarıya ihracat yapılabiliyor. Gıda işindeyse, Dubai'den transit yollarla İran'a gönderiliyor gibi görünecekti"
00:01 - Yeni delil, Zarrab’tan Aslan’a Whatsapp mesajı:
“Sevgili genel müdürüm, gıda işine bugün başladım. Yani gıda ticareti başlamıştır.”
Zarrab gerçekte gıda göndermediğini söyledi.
00:00 - Şimdi Zarrab ve Atilla arasındaki ikinci telefon görüşmesine ilişkin ses kaydı dinleniyor.
23:45 - ABD'li gazeteci Adam Klasfeld, Twitter hesabından "Savcı açılış konuşmasında HalkBank’ın altın ticaretine bir noktada son verdiğini ve İran’la para transferini insani yardım kılıfında sürdürdüğünü ifade etmişti" hatırlatmasında bulundu.
23.40 Zarrab, "defalarca Hakan Atilla'ya yardım ettik, o da bize yardım etti."dedi.Atilla'nın 2013'te İran'la ticarette kullanılacak bazı "resmi evrakların" onaylanmasına yardımcı olduğunu iddia etti.
23.36 Süleyman Aslan'ın mesajda altın ticaretinin sona ereceği konusunda bir uyarı yapıyor, "Gıda, ilaç ve benzer mallara yönelik devasa bir talep var." diye yazdığı belirtiliyor.
23.33 Savcı Süleyman Aslan'a ait olduğu iddia edilen bir mesajı yeni bir kanıt olarak sunuyor. Duruşmada dinlenen Reza Zarrab ve Mehmet Hakan Atilla arasındaki ses kaydının mahkeme kayıtları arasına girdiği için erişime sunulacağı açıklandı.
23.28 Zarrab, görüşmede Mehmet Hakan Atilla'nın "İran'dan gönderilen paraların ve bu paraları gönderen şirketlere ait ortaklık yapısını gösteren evrakların Halkbank'a gönderilmesi lazım" dediğini iddia etti. Savunma, çeviriye itiraz etti, konunun "hissedarlarla" ilgili olduğunu söyledi.
23.23 Rıza Zarrab ve Mehmet Hakan Atilla arasındaki telefon görüşmesine ait Türkçe ses kaydı dinleniyor. Kayıt kanıt olarak sayılacak.
23:00 - Savcı: Süleyman Arslan’la bağlantı kurmak için whatsapp mı kullanıyordunuz?
Zarrab: Genellikle biz hassas, gizli ve önemli konuları whatsapp üzerinden yazışıyorduk.
22:45 - Zarrab, sahibi olduğu Royal Denizcilik Şirketi'ne ilişkin ifade veriyor. Royal Denizcilik Şirketi'nin işlemlerini anlatan bir belge inceleniyor. Zarrab, işlemleri ve ihracat sürecini anlatıyor.
22:40 - Zarrab “Aldığımız para kadar altın ihraç etmem gerekiyordu, isterseniz çizerek anlatayım” dedi, hâkim “şimdilik sanat şovu istemiyorum” diyerek talebi reddetti.
22:34 - Zarrab ile Rüçhan Bayar arasındaki bir telefon görüşmesine ait tapeden söz ediliyor. Zarrab'ın iddiasına göre Rüçhan Bayar kendisine, Çin bankasında irtibat kurdukları kişinin, "Halkbank'ta yaptıkları işin aynısını Çin'de yapmalarına kesinlikle izin vermeyeceğini" söyledi.
Zarrab, Çinlilerin para ticaretinin İran'la ilgili olduğunu anlar anlamaz ticareti durdurduklarını aktardı.
22:30 - Reza Zarrab: Babası Muammer Güler'e benim için Çin'deki bankalara referans mektubu yazdırması için Barış Güler'e 100 bin dolar verdim
22:13 - Reza Zarrab: Barış Güler benim için danışman olarak çalışıyordu. Kendisinden Çin’deki işler için yardım istedim.”
22:10 - Zarrab, dönemin İçişleri Bakanı Muammer Güler'in oğlu Barış Güler'den yardım istediğini söyledi
22:05 - Zarrab'ın tanık olduğu duruşmada verilen ara sona erdi.
Zarrab kısa bir gecikmeden sonra tanık kürsüsüne geldi. Jüri üyeleri bekleniyor.
21:26 - Zarrab'ın "Vakıfbank ve Ziraat Bankası da İran ile altın ticaret,ne dahil olmak istedi, Erdoğan ve Babacan'dan talimat aldım" iddiasına ilişkin Ziraat Bankası'ndan açıklama geldi.
Reuters'a konuşan bir yetkili, Ziraat Bankası'nın iddiaları reddettiğini söyledi. Yetkili, Ziraat Bankası'nın uluslararası düzenlemelere uyduğunu savundu.
20:45 - Duruşmaya ara verildi.
20:42- Zarrab, aynı sistemi İran’dan ham petrol alan Çin üzerinden de işletmek istediğini aktardı.
Zarrab, Çin’de Ables (Tianjin) International Trading Co., Ltd isimli bir şirket kurduğunu ancak ‘İran’la iş yaptığının anlaşılması üzerine Çin bankalarının kendisini Çin pazarından attığını’ söyledi.
20:40 - Reza Zarrab, davanın tek tutuklu sanığı olan Mehmet Hakan Atilla’ya rüşvet verip vermediğine ilişkin soruya “Hayır buna ihtiyacım yoktu. Zaten Ekonomi Bakanı'na ve Genel Müdür'e veriyordum” yanıtını verdi. Zarrab, Atilla’nın kendisinden rüşvet istemediğini de ekledi.
20: 27 - ABD'li gazeteci Adam Klasfeld, “Mahkeme kayıtlarındaki ödemelerden biri saat satın alınmasıyla ilgili. Bu konuda bağlam verilmedi. Zarrab çok sayıda saat satın aldığını söylüyor ve devam ediliyor. Bir diğer ödemede de Süleyman Aslan'ın isminin baş harflerinin karşısında 2 milyon Euroluk ödeme görülüyor” bilgisini aktardı.
20:25 - Zarrab, çok fazla rüşvet ödediğini, kimi zaman ödemeyi yanlış kişilere veya yanlış tutarlarda yaptıklarını söyledi.
20:19 - ABD basınından gazeteciler, Zarrab'ın "İran ile yapılan ticaretle bağlantılı olarak Zafer Çağlayan'a yüzde 50 ödeniyordu. Bu karın özetinin hesaplanması gerekiyordu" dediğini aktardı.
20:11 - Hakan Atilla'nın avukatı Cathy Fleming, mahkemeye sunulan transkripsiyon ve e-maillere itiraz etti ancak yargıç talepleri kabul etmedi.
20:10 - Reza Zarrab: Süleyman Aslan'a rüşvet vermek Çağlayan'a rüşvet vermekten daha önemliydi zira Aslan kapının nihai bekçisiydi.
20:03 - Zarrab’la yardımcısı Happani’nin görüşme kaydından:
“Yarın Aslan’a iki göndereceğiz, hazır olsun, unutma.”
19:55 - Zarrab “Şemada da gösterdiğim gibi birçok İran bankasının Halkbank’ta hesapları var.” dedi
19.49: Duruşmayı salondan izleyen gazeteci Katie Zavadski, ‘Zarrab’ın, İranlıların bankalardan kendilerine doğrudan transfer yaparak kendisini aradan çıkarmak istemesinden endişe duyduğunu’ yazdı. Daily Beast muhabiri, ‘bunun yaşanmaması için Zarrab, Süleyman Aslan ile çalıştığını’ belirtti.
19:40 - Kısa aranın ardından duruşma yeniden başladı. Reza Zarrab, savcılığın dökümleri üzerinden soru sorduğu tapelerin ‘kendi konuşmalarını doğru yansıttığını’ söyledi.
(ABD’nin söz konusu dinleme kayıtlarını nasıl edindiği Türkiye’de tartışma konusu olmuştu. Davada savcılık makamı dünden bu yana Zarrab’a bir dizi dinleme kaydının üzerinden de sorular soruyor.)
19:30 - Reza Zarrab'ın Recep Tayyip Erdoğan ile ilgili iddası sonrası duruşmaya 5 dakika ara verildi
19.13: Zarrab, "Vakıfbank ve Ziraat Bankası’nın da aynı işlemlere katılması için Erdoğan ve Ali Babacan’ın kendisine bizzat talimat verdiğini" öne sürdü. Zarrab talimatı Zafer Çağlayan'dan öğrendiğini söyledi.
19:10- Davayı takip eden gazetecilerin aktardıklarına göre, duruşmanın çeviri nedeniyle ağır ilerlediği ve simultane tercüme yapılamadığı belirtiliyor.
Savcı sorusunu sorduktan sonra sustuğu, tercümanın da çeviriyi yaptığı öğrenildi.. Zarrab'ın da cevabı verdikten sonra aynı şekilde çeviriyi beklediği ve savcılığın soru sormaya devam ettiği belirtildi.
19:03 - Reza Zarrab, şirketinin banka kayıtlarının zaman zaman bizzat Çağlayan tarafından kontrol edildiğini öne sürdü. Zarrab, “Onun bilgisi olmadan hiçbir şey yapmıyordum. Nihayetinde, Çağlayan’dan hiçbir şey saklamadık” diye konuştu.
Zarrab, “Şunu söylemeye çalışıyorum, bu da [Aslan] Zafer Çağlayan gibi para istiyordu” dedi.
19:00 - Savcı: O dönem Türkiye'nin Başbakanı kimdi?
Reza Zarrab: Recep Tayyip Erdoğan
18:45 - Reza Zarrab: Ziraat Bankası ve Vakıfbank da bu işe dahil olmak istedi
18:40 - Zarrab, Halkbank genel müdürü Süleyman Aslan’ın Hindistan’la ilgili konuda aldığı büyük riskten ötürü ‘rahatsız’ hissettiğini söyledi. Zarrab, “Bir şekilde geleceğini garanti altına almak istiyordu” diye konuştu.
Zarrab, Aslan hakkında, “Amerika’dan, İranlıların işlemlerine dair endişe konusunda sürekli uyarı alıyordu” dedi.
Bu sözleri Zarrab “Aslan para istiyordu” diye yorumladığını anlatan Zarrab, Halkbank genel müdürüne “Size döneceğim” dediğini söyledi.
Zarrab, savcının neden böyle dediğini sorması üzerine de, “Çünkü Çağlayan’dan onay almam gerekiyordu” yanıtını verdi.
18:35 - Reza Zarrab: Para dolar olsaydı Arap Türk Bankası'na ABD aracılığıyla aktarılması gerekiyordu, Euro olsa bu defa da Avrupa'dan geçmesi gerekecekti. Türk Lirası olunca Türkiye'de kalabiliyordu.
18:32 - Özgür Eker'le Sarraf arasındaki bir telefon konuşmasının kayıtlarına geçildi. Eker o tarihte (Ekim 2012) Arap Türk Bankası'nda çalışıyormuş.
18:30 - Reza Zarrab: Para Türk lirası cinsinden olduğu ve EFT olarak gönderileceği anlamına geldiği için Halkbank, "Bizi ilgilendirmez, istediğiniz kişiye parayı göndeririz" diyebiliyordu. Çünkü uluslararası bankacılık düzenlemeleri konusunda bir kaygıları yoktu.
18:25 - Zarrab'ın "Farklı bankaya transfer yapılmasının önemi neydi?" sorusuna cevabı:
"Araya başka bir banka sokarak, paranın kaynağını gizlemek için."
18:20 - Reza Zarrab: Hindistan'dan paralar Halkbank'a; Halkbank'tan da Arap Türk Bankası'na gönderiliyor. Buradan da benim hesabıma aktarılıyor, altına çevriliyor ve ticarette kullanılıyor.
18.18 - Reza Zarrab, söz konusu toplantıda konuşulan diğer bir konu da, Halkbank'ın, İran'ın uluslararası ödemeleri doğrudan yapması için düzenlemeleri esnetmesi olduğunu ifade etti.
18:16 - Zarrab, "Süleyman Aslan'ın bu anlaşmayı Halkbank'ta Hint şirket adına açılan hesap medya tarafından öğrenilirse, anlaşmanın çöpe gitmesi koşuluyla kabul ettiğini" belirtti.
18:15 - Zarrab "Bu ikinci bankadan parayı, altın karşılığında alacağını, sonra bunları nakde çevirip uluslararası ödemeleri yapacağını" söyledi.
18:13 Savcı: Peki para Hindistan'dan Halkbank'a nasıl getirilecekti?
Zarrab: Hindistanlı şirket, Halkbank'ta hesap açacaktı. Hindistan'da ham petrolü alan şirket, parayı doğrudan Halkbank'taki hesaba yatıracaktı. Paralar başka bir Türk bankasına geçirilecekti. Ben de parayı bu bankadan alacaktım.
18:12 - Zarrab yine şema çiziyor:
"İlk olarak İran Ulusal Petrol Şirketi'ne (NIOC) ait paranın Hindistan'dan, Halkbank'taki NIOC hesabına getirilmesi gerekiyordu. Ardından İran'ın talebi geldi. NIOC, Halkbank'ın uluslararası ödemelere doğrudan aracılık etmesini istiyordu."
18:11 - Reza Zarrab "İranlılar baskı yaptı ve Halkbank'tan uluslararası ödemeleri yapmalarına olanak verilmesini istedi" dedi.
18:10 - Reza Zarrab: Halkbankçılar yapılanların basına sızmasından korkuyordu.
18:08 - Reza Zarrab: Toplantıda, (Aslan ve Atilla’yla) İran’ın ham petrol satışından elde ettiği paraların Hindistan’a nasıl transfer edileceğini konuştuk. İranlılar bastırıyordu Halkbank’a transferin gerçekleşmesi için.
18:04 - Reza Zarrab Halkbank’la bir toplantısından bahsederken savcı, “Kim vardı toplantıda” diye sordu.
Reza Zarrab: (Dönemin Halkbank genel müdürü Süleyman) Aslan ve (yardımcısı Hakan) Atilla
18.00 - Reza Zarrab: Zafer Çağlayan ve İranlılar arasında birçok toplantı yapıldı. Bu toplantılara ben de katıldım.
17:58 - Zarrab'a, o dönem Zafer Çağlayan'ın özel kalem müdürü olan Onur Kaya ile yaptığı bir telefon görüşmesinin tapesiyle ilgili sorular soruluyor.
17:55 - Zarrab yapılan işlemleri yine şema çizerek anlatmaya başladı.
17:45 - Reza Zarrab, "İran Ulusal Petrol Şirketi'n dair ifadesinde Hindistanlı iş insanlarıyla da çalıştığını" belirtti.
Zarrab "Yapılan görüşmeler Hindistan'dan Türkiye'ye yapılacak para transferleriyle ilgiliydi" dedi.
Zarrab bu bağlantıyı da dünküne benzer bir şema ile çizerek anlatacak.
17:40 - Reza Zarrab: Toplantıya Hindistan'dan işadamları da katıldı. Toplantıda, Hindistan'da toplanan paraların Türkiye'ye nasıl aktarılacağı konuşuldu.
17:39 - Zarrab, İran Ulusal Petrol Şirketi (NIOC) ve Naftiran şirketi yetkilileriyle ve Bijan Alipour, Recai adlı İranlı şahıslarla yaptığı bir toplantıyı anlatıyor.
17:37 - Zarrab, "New York'taki hapishanede tehdit edildiğini bu nedenle hâlâ FBI koruması altında bulunduğunu" söyledi.
17:36 - Zarrab, farklı kıyafet giymesinin bir anlama gelmediğini, kendisine hapse geri dönüp dönmeyeceği konusunda herhangi bir vaatte bulunulmadığını söyledi.
17:35 - Jüri mahkeme salonundaki yerini aldı. Hâkimin bugün neden farklı kıyafetler giydiği sorusuna Zarrab, "Avukatlarım bugün farklı kıyafetler giyebileceğim konusunda beni bilgilendirdi. Bu yüzden bana getirdikleri farklı kıyafetleri giyiyorum" dedi.
17:30 - Hakan Atilla'nın yargılandığı davada tanık olan Reza Zarrab mahkemeye getirildi. Davada izleyiciler yerini aldı. Jürilerin salona girmesi bekleniyor. Zarrab'ın cezaevi tulumu giymediği görüldü.
Eski Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla’nın tek sanık olarak hâkim karşısına çıktığı davanın ilk duruşmasında Savcı Yardımcısı David Denton, Reza Zarrb’ı “yıldızlı tanık” olarak niteledi.
Zarrab'ın aleyhinde tanıklık yapacağı Hakan Atilla'nın avukatları ise ilk sözlerinde, gerçek ‘suç ortağının’ eski Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan olduğunu söyledi.
Atilla'nın avukatı Victor Rocco, savcılığın Reza Zarrab'ın sırtını sıvazladığını belirterek, "Yüksek makamlara ayakkabı kutularında rüşvet yollayan Atilla değil Zarrab'tı. Sanık sandalyesinde oturması gereken Reza Zarrab" dedi. Rocco, "Süleyman Aslan, Zarrab'tan 'utanmazca' rüşvet aldı" iddiasında bulundu.
Reza Zarranb’ın ‘tanık’ sıfatıyla mahkemeye getirildiği ikinci duruşmada ise Zarrab, eski Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan'ın, eşi Ebru Gündeş'in ünlü bir isim olması nedeniyle başlangıçta kendisiyle çalışmak istemediğini söyledi. Daha sonra konuyu dönemin Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan'a taşıdığını ifade eden Zarrab, Halkbank ile bağlantının kurulması için Zafer Çağlayan'a toplamda 45 ila 50 milyon Euro, 7 milyon dolar, 2,4 milyon Türk Lirası ve 300 bin İsviçre Frankı rüşvet verdiğini söyledi.
Zarrab ifadesinde, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın damadı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak'ın genel müdür olduğu Çalık Holding'e ait Aktif Bank'ta hesap açtırmak için eski AB Bakanı Egemen Bağış'tan yardım istediğini söyledi. "Bağış aracılığıyla Aktif Bank Genel Müdürü ile görüştüğünü ve bu sayede bankada hesap açtığını" belirten Zarrab, "Hesap günlük 5-10 milyon Euro'luk işlem hacmi ile başladı" ifadesini kullandı.
Zarrab, davanın tutuklu sanığı eski Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla hakkında ise "Yaptırım kuralları hakkında bankadaki en bilgili kişi. Oluşturduğumuz yapının Amerikan yaptırımlarıyla uyumlu gözükmesi için katkıda bulundu" diye konuştu.
© Tüm hakları saklıdır.