Cinsel Sağlık Enstitüsü Derneği (CİSED) Mersin Şube Başkanı Yaşam Yanardağ Çelik, ramazan ayı boyunca sağlıklı ve mutlu bir cinsellik yaşanabileceğinin altını çizerek, kişinin beynini kapatarak duygularına odaklanabileceğini, bunun yanında da endişe, korku ve kaygılarını bir tarafa bırakarak anın tadını çıkartabileceğini söyledi.
CİSED tarafından hazırlanan ve 'Ramazan ayında cinsellik nasıl yaşanmalı?' sorusuna yanıt aranan anket çalışmasıyla ilgili olarak konuşan Yaşam Yanardağ Çelik, bugün gelinen noktada Türkiye'de cinselliğin hala bir 'tabu' olduğunu vurguladı. Cinsellikle ilgili olarak toplumda hakim olan abartılmış ayıp, yasak ve günah kavramlarının kişinin nikahlı eşiyle yaşadığı normal cinsel ilişkileri bile gölgede bırakabileceğini anlatan Çelik, bunun en önemli örneğinin de ramazan ayında cinsellikle ilgili yapılan tartışmalar olduğuna dikkat çekti.
Çelik, "Ramazan'da cinsellik, çok yanlış bir şekilde sanki bir suç, bir günah ya da çok kötü bir eylemmiş gibi algılanabiliyor. Hangi ayda olursa olsun, bir insan yanlış yapıp sonuçlarına katlanıp, acı çekerse; eşiyle sağlıklı bir şekilde cinsel ilişkiye girdiğinde de o kadar rahatlar ve keyif alır" dedi. Çelik, cinsel dengenin bozulmasıyla etkilenenin sadece cinsel hayat olmadığını, aynı zamanda toplumsal yapıyı bir arada tutan saygı, güven ve en önemlisi sevgi gibi kavramların da etkilendiğinin altını çizdi.
İyi dengelenmiş bir ilişkinin; hiç kimsenin ruhsal, düşünsel, duygusal veya cinsel olarak diğerine hükmetmediği bir ilişki olduğunu ifade eden Çelik, "Ancak, günümüzde herhangi bir çift için cinselliği dengeli bir şekilde ifade etmek ve yaşamak çok zordur. Bu durum sevgisiz, saygısız ve birbirine güvenmeyen bir toplum haline gelmemizin de bir sonucudur. CİSED olarak, ilişkilerimiz sevme ve denge durumundayken cinselliğimizin sevgi dolu ve dengeli olacağına inanıyoruz" dedi.
"İftardan hemen sonra cinsel ilişkiye girilmesi sağlıklı değil''
Ramazan ayının, cinselliğin yasaklamadan kalplerin arındırılması için bir fırsat olabileceğini savunan Yaşam Yanardağ Çelik, İslam inancına göre oruçluyken cinsel ilişkiden kaçınılması gerektiğini hatırlatarak, ruhsal ve bedensel arınma yaşanması gereken ramazanda cinselliğin yasaklanması yerine gönüller ve beyinlerin arındırılarak huzurlu ve dengeli bir ruh hali oluşturulmaya çalışılması tavsiyesinde bulundu. Çelik, ramazan boyunca sağlıklı ve mutlu bir cinsellik yaşanabileceğinin altını çizerek, kişinin beynini kapatarak duygularına odaklanabileceğini, bunun yanında da endişe, korku ve kaygılarını bir tarafa bırakarak anın tadını çıkartabileceğini, insanın maddi ve manevi gelişiminin yanı sıra ruh ve beden sağlığın korunmasında da cinselliğin önemli bir yer tuttuğunu kaydetti.
Cinselliğin, İslam dini tarafından insan doğasının en temel ihtiyaçlarından biri olarak görüldüğünü vurgulayan Çelik, açıklamasını şöyle sürdürdü: "İnsanlar için cinsel arzu ve istekler, açlık ve susuzluk gibi doğal olgulardır. Bu nedenle arınma ve arındırma ayı olan ramazanda insanlar cinselliği yasaklamadan; gönüllerini, kalplerini ve beyinlerini arındırmalıdır. İçlerindeki kötü duygu ve düşüncelerden kurtularak olumsuzlukları bir kenara bırakmalı, cinsel yaşam ve eşleriyle ilgili iyi düşüncelere sahip olmaya gayret etmelidirler."
İftar sonrası tokluk hissiyle beraber cinsel isteğin artmasının sık rastlanan bir durum olduğunu ifade eden Çelik, insanın temel dürtüleri olan yemek, içmek, barınmak, korunmak gibi cinselliğin de söz konusu zincirin bir halkası olduğu söyledi.
Aşırı yemek yiyerek, tok karna veya soğuk içecekler içtikten ya da dondurma yedikten sonra cinsel ilişkiye girilmesinin sağlıklı olmadığı uyarısında da bulunan Çelik, hazımsızlık ve soğuk yiyeceklerin cinsel enerjide dengesizliğe yol açabileceğini, aşırı tok karnın da performans düşüklüğünden başarısızlığa kadar birçok cinsel soruna sebep olabileceğini, tüm bunlardan dolayı iftardan hemen sonra cinsel ilişkiye girilmemesi gerektiğini dile getirdi. Çelik, ramazanın oluşturduğu birlik ve dayanışma alışkanlıklarıyla, başta cinsel hayat olmak üzere, tüm yaşamda iyiye ve güzele yönelinmesi gerektiğini vurguladı.
Çelik, "Türk halkının daha sağlıklı ve mutlu bir cinsel yaşama sahip olması, cinsel sorunlarımızın aşılması, bireyin ve ailenin cinsel sağlığının iyileştirilmesine katkıda bulunma, cinsel konularda bilgisiz ve eğitimsiz hızlı nüfus artışına engel olma, temel insan haklarından olan cinsel sağlık, aile planlaması, üreme sağlığı ve eğitimi konularında hepimize her geçen gün daha fazla görevler düştüğüne inanmaktayız. Bu yüzden ramazanı önemine ve ruhuna uygun olarak yaşamalıyız" dedi.