• Erkek üreme sisteminin bir parçası olan ceviz büyüklüğünde prostat bezi, leğen kemiği bölgesinde, mesanenin altında yer alır.
• Erken teşhis ve tedavi önemlidir.
50 ile 75 yaş arası erkekler BMJ Oncology'de yayımlanan çalışma için University College Hastanesi'nde (UCLH) gerçekleştirilen tarama MR ve PSA taramalarına davet edildi.
Her iki testi de yaptıran 303 kişiden 48'inin MR sonuçlarında kanseri gösteren pozitif bulgular elde edildi. Bunlardan 25'ine, biyopsi de dahil olmak üzere daha fazla test sonrasında önemli kanser teşhisi konuldu.
MR ile kanseri tespit edilen erkeklerin yarısından fazlasının PSA testi sonuçları 3 ng/ml'nin (nanogram/mililitre) altında, düşük sonuçlara sahipti - ki bu normal olarak kabul edilir ve bu nedenle yanlış bir biçimde hastalık olmadığına dair bir sonuç çıkarılabilir.
UCL’deki araştırmanın baş sorumlusu ve aynı zamanda UCLH’in de danışmanlarından ürolog profesörü Caroline Moore, “Sonuçlarımız, MR'ın olası ciddi kanser vakalarını daha güvenilir bir şekilde erkenden tespit etme yöntemi sunabileceğine dair erken bir işaret sunuyor” dedi.
"Sadece kan testini yaptırsaydım, içimde yavaşça büyüyen bir kanser türünün farkında olmadan hayatıma normal bir şekilde devam ederdim. Fark ettiğimde ise muhtemelen tedavi etmesi çok daha zor olurdu ve çok daha tehlikeli olurdu."
PSA testleri, prostat kanserlerinin tespiti için yararlı ancak güvenilmez kabul ediliyor. Kanseri gösterebilecek yüksek seviyeler, son zamanlardaki bir enfeksiyon veya yoğun egzersiz ve cinsellik nedeniyle de ortaya çıkabiliyor. Bu, kansere ilişkin yanlış tanı konmasına neden olabileceği gibi düşük bir PSA sonucunun da kanser teşhisinde başarısız olabileceği anlamına gelebilir.
Araştırmayı yapan uzmanlar, prostat MR’ının taramalarda kullanılabileceğine dair sonuçlar elde ettiklerini söylüyor. Ancak bunun tam olarak sağlanabilmesi için daha büyük çalışmalara ihtiyaç duyduklarını belirtiyor.
Taramaya gidene araba tamirinde indirim
Siyah erkekler, prostat kanserine yönelik daha yüksek risk taşımalarına rağmen, beyaz erkeklere göre testlere beş kat daha az katılım gösterdi.
Çalışmada yer alan bir diğer araştırmacı, King's College London'dan Saran Green, siyah erkeklerin dörtte birinin prostat kanseri olma ihtimallerini belirtirken, bu oranın diğer etnik gruplardan erkeklerin iki katını oluşturduğunu söyledi.
Green, bu nedenle ulusal bir tarama programına siyah erkeklerin dahil edilmesine yönelik teşviklerin önemli olduğunu söyledi.
Essex’de yaşayan Errol McKellar’a 13 yıl önce prostat kanseri teşhisi konuldu. Başarılı bir tedavinin ardından araba tamirciliği işine geri döndü.
Müşterilerine, kendilerinin veya partnerlerinin prostatlarını kontrol ettirmeleri durumunda indirim teklif etmeye başladı.
Kendi adını taşıyan bir hayır kurumu kuran 66 yaşındaki McKellar, prostat kanseri farkındalığını artırmayı ve daha fazla erkeğin teste gitmesini sağlamayı amaçlıyor.
BBC’ye konuşan McKellar, araba tamiri için kendisine gelen erkeklere, “Kendi başınıza arabanızı ne zaman tamir ettiniz? Ya da zorunlu araç muayenesini kendi başınıza yapabiliyor musunuz?” diye sorduğunu aktardı.
McKellar, şöyle devam etti:
“Afrikalı ya da Karayipliler arasında tıbbi sistem hakkında büyük bir güvensizlik var, bu da ele alınması gereken bir durum. Ayrıca sıkça karşılaştığımız iki unsur var: Birincisi korku, diğeri cehalet.
"Prostat kanseri kapınıza dayandığında, siyah mısınız beyaz mısınız diye sormaz. Eğer görmezden gelirseniz sizi öldürür. Sonuçta, bu tüm erkeklerle ilgilidir ve kimseyi geride bırakmamaktır."
Çalışmanın baş yazarı Profesör Mark Emberton, tarama programının önümüzdeki on yıl içinde uygulamaya konulabileceğini belirtti:
"İngiltere'deki prostat kanseri ölüm oranı, ABD veya İspanya gibi ülkelere göre iki kat daha yüksek. Çünkü test seviyelerimiz çok daha düşük. Prostat kanserinin erken teşhisi için ulusal bir tarama programının İngiltere'nin prostat kanseri ölüm oranını önemli ölçüde azaltacağına inanıyorum."
İngiltere’de prostat kanseri alanında araştırmalar yürüten bir kurumun yardımcı direktörü olan Simon Grieveson, “Erken teşhisle bir erkeğin prostat kanserinin tedavi edilmesi oldukça mümkün. Ne yazık ki, her yıl 10 binden fazla erkeğe çok geç kanser teşhisi konuluyor” dedi.
Hangi belirtiler kontrol edilmeli?
Yaygın olanlar şunlardır:
• Daha sık idrara çıkma ihtiyacı - özellikle de gece,
• İdrara çıkmaya başlamakta zorluk, zayıf akış ve uzun sürmesi,
• İdrarda veya menide kan görülmesi.
Bu belirtilere başka pek çok şey de neden olabilir. Bu yüzden uzman bir doktor tarafından kontrol edilmesi önemli.