Gündem

Prof. Dr. Onur Hamzaoğlu'nun Afrin paylaşımları nedeniyle 8 yıl hapsi istendi; Tuğçe Tatari'nin kitabı da delil sayıldı!

Savcılığa göre Nuriye Gülmen ve Semih Özakça fotoğrafları da delil

09 Mayıs 2018 12:29

Kocaeli Üniversitesi’ndeki görevinden KHK’yle ihraç edilen HDK Eş Sözcüsü Prof. Dr. Onur Hamzaoğlu ile HDP Eş Genel Başkanı Serpil Kemalbay, Devrimci Parti Genel Başkanı Musa Piroğlu’nun da aralarında bulunduğu 11 siyasetçinin Afrin paylaşımları nedeniyle hakkında, “halkı kin ve düşmanlığa alanen tahrik etme” ve “terör örgütü propagandası yapmak” iddiasıyla, 8 yıla kadar hapis cezası istemiyle iddianame hazırlandı. Savcılık, T24 yazarı Tuğçe Tatari'nin Hamzaoğlu’nun evinde bulunan kitabını da suç delili saydı.

Cumhuriyet'ten Sibel Bahçetepe'nin haberine göre Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, TSK’nin 20 Ocak 2018’de Suriye’nin Afrin bölgesinde bulunan terör örgütlerini etkisiz hale getirmek amacıyla ‘Zeytin Dalı Harekâtı ile sınır ötesi operasyon başlattığı’ , 4 Şubat 2018’de ise “Afrin halkının yanındayız” başlığı ile HDP Eş Genel Başkanı Serpil Kemalbay, HDP bileşeni parti ve kurum sözcülerinin, HDK ve DTK temsilcilerinin ‘Afrin işgal girişimine’ ilişkin bir basın açıklaması yaptıkları belirtildi. Okunan metnin içeriğinde, “Afrin Suriye sınırı içinde Rojava’nın bir parçasıdır”, “Nereden atıldığı belli olmayan roketler”, “Afrini işgal girişimine son verilsin” gibi ifadelere yer verildiği kaydedilerek, bu ifadelerin de Türkiye Cumhuriyeti’ni alenen suçlayıcı nitelikte olduğu ve ‘Zeytin Dalı operasyonunu itibarsızlaştırma’ amacı taşıdığı öne sürüldü. Açıklamayla PKK/KCK’ye destek verildiğinin, halkın kin ve düşmanlığa tahrik edildiğinin tespitinin ardından soruşturma başlatıldığı iddia edildi.

Gülmen ve Özakça fotoğrafları da delil sayıldı

HDP bileşenlerine yönelik düzenlenen operasyonda 17 Şubat’ta tutuklanan Hamzaoğlu’nun da HDK eş sözcüsü olarak metnin katılımcıları arasında olduğu ifade edildi. Hamzaoğlu’nun evinde yapılan aramalarda ele geçirilen T24 yazarı Tuğçe Tatari’nin “Anneanne Ben Aslında Diyarbakır’da Değilim”, Murat Karayılan’ın “Bir Savaşın Anatomisi”, “Demokratik Toplum Kongresi Kürt Sorununun Çözümü İçin Demokratik Özerklik” adlı kitaplar da iddianamede suç delili olarak gösterildi.

Hamzaoğlu’nun evinde yapılan aramalarda Mustafa Sönmez’in “Kürt Sorunu ve Demokratik Özerklik” isimli kitabın da yer aldığı kaydedilerek, “Kitabın, ‘sözde demokratik özerklik’le ilgili yazılara, bu konuda Gülten Kışanak ile yapılan söyleşiye yer verildiği, yazarın bu konuyu Kadri Gürsel’le tartıştığının görüldüğü, kitapta İspanya’nın özerk bölge deneyimi, göç, ekonomik yapı, GAP, işsizlik, yoksulluk ve barışın tesisi ile ilgili Cumhuriyet gazetesinde yayımlanmış makalelere yer verilen yayın olduğu anlaşılmıştır” ifadesi dikkat çekti.

Hamzaoğlu’nun sosyal medya hesabından herhangi bir paylaşım yapmadığının tespit edildiği belirtilen iddianamede, Hamzaoğlu’nun hardisk imajında yer alan Halkların Demokratik Konseyi isimli yapıya ait pankart, poster ve tasarım dosyaları, tutuklu Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ın cezaevinden yazdığı değerlendirilen mektuplar, ‘Onur Hamzaoğlu Roboski katliamı” isimli word dosyası, Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın fotoğrafları da delil olarak gösterildi.

İddianamede Sosyalist Yeniden Kurtuluş Partisi (SYKP) Eş Genel Başkanı Ahmet Kaya, Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Genel Başkanvekili ve Sosyalist Kadın Meclisi (SKM) Sözcüsü Fadime Çelebi, Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüleri Gülistan Kılıç Koçyiğit, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkan Yardımcısı Hacer Özdemir, Sosyalist Dayanışma Platformu (SODAP) Eş Sözcüsü Kezban Konukçu Kok, Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi Eşbaşkanları Naci Sönmez ve Özlem Eylem Tuncaeli, Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları da şüpheli olarak yer aldı.

"Savaşı desteklemem beklenemez"

Hamzaoğlu ifadesinde, imzacıları arasında bulunduğu metnin savaş karşıtı niteliğindeki bir belge olduğunu belirterek, savaşın insan eliyle oluşturulan önlenebilir bir halk sağlığı sorunu olduğunu belirtmek istediklerini, 2001-2016 yılları arasında, savaş ve sağlık dersini Kocaeli Tıp Fakültesi’nde ihraç edilene dek verdiğini, savaş yanlısı olmasının beklenemeyeceğini söyledi. Suç delili olarak gösterilen kitapları hakkında herhangi bir el koyma ya da toplatma, satışı yasaklatma kararları olduğunu bilmediğini ifade eden Hamzaoğlu, ‘görüştüğü’ iddia edilen Fatma Gök’ün de Boğaziçi Üniversitesi’nden emekli öğretim üyesi ve HDK’nin eğitim meclis başkanı olduğunu, söz konusu tarihte seçim gözlemcisi ve yasal olarak Demokratik Kuzey Suriye Federasyonu’na gittiğini kaydetti. İddianamenin son bölümünde ise tüm şüphelilerin ortak hazırladıkları metinde, PKK/YPG’nin amacı doğrultusunda ve çağrısı üzerine TSK’nin Afrin’de işgal yaptığının belirtildiği öne sürüldü.

Afrin’de konuşlanmış, ülke için tehdit oluşturan PKK/ PYD/YPG’nin sivil halkın varlığı olarak nitelendirildiği, örgütün propagandasının yapıldığı savunularak, “Ayrıca Afrin’de işgal yapıldığını belirterek halkımız arasında kin ve düşmanlığa tahrik içerir açıklamalarda bulundukları tüm dosya kapsamından anlaşılmıştır” denildi.