Çevre

Prof. Dr. Murat Güvenç: Galataport, fakirleri kimsenin ruhu duymadan bölgeden temizleyecek bir soylulaştırma projesi

Mimarlar Odası İstanbul Şubesi Başkanı Esin Köymen: İstanbul siluetini değiştiren, tarihi dokuya ve kültürel mirasa zarar veren bir proje

29 Temmuz 2021 16:40

T24 Yaşam

Karaköy-Tophane arasındaki 1,2 kilometrelik sahil eridinde liman, otel, alıveri merkezi, restoranlar, iki müze ve ofis alanlarını kapsayan ve toplam 1,7 milyar dolarlık yatırım planı yapılan Galataport İstanbul, projesi yaklaşıl 20 yıldır tartışılıyor. Tartışmaların odağında; projenin İstanbul Boğazı’nın siluetini bozarak tarihi ve kültürel dokuya zarar vereceği, bölgede gerçekte bir kamusal alan yaratılmadığı ve projenin demografik yapıyı yoksullar aleyhine değiştireceği görüşleri bulunuyor.

Gazeteci Ayşe Banu Tuna, İstanbul Büyükşehir Belediye’sinin üç ayda bir çıkan ‘İST’ isimli dergisi için hazırladığı dosyada, yapımı devam eden proje hakkında bilgi verirken, tartışmalara ilişkin olarak uzmanların görüşlerini paylaştı.

Dünyada ilk kez kullanıldıı söylenen bir yöntem ve özel bir kapak sistemi ile ulaılan yolcu terminallerinin yerin altında yapıldığını; yolcuların gemilerden yeraltına indirileceğini belirten Tuna; 52 bin metrekare ayrılan bölgede 250  maaza ve restoran bulunacağını, üç tescilli bina olan Merkez Han, Karaköy Yolcu Salonu ve Çinili Han’ın, 177 odalı Peninsula stanbul Oteli olarak hizmet vereceğini kaydetti.

43 bin metrekarelik ofis alanı, 2 bin 300 araç kapasiteli yeraltı otoparkı bulunan Galataport İstanbul alanında, Mimar Sinan Üniversitesi’ne balı Resim ve Heykel Müzesi ile stanbul Modern Müzesi de bulunuyor.

Kim ne diyor?

Banu Tuna, Kadir Has Üniversitesi İstanbul Çalışmaları Merkezi Müdürü Prof. Dr. Murat Güvenç, Turist Rehberi ve yazar Saffet Emre Tonguç, BB Turizm Platformu’ndan Özcan Biçer, Turizm Şirketi Sahibi Melek Gözübüyük, Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Başkanı Esin Köymen ve Galataport İstanbul Genel Müdürü Tolga Engin’e, yapımı devam eden proje hakkındaki düşüncelerini sordu.
İST’te yayımlanan Tuna’nın dosyasındaki bazı görüşler şöyle:

Prof. Güvenç: Tüm bölgeyi etkileyecek soylulatırma projesi

Kadir Has Üniversitesi İstanbul Çalışmaları Merkezi Müdürü Prof. Dr. Murat Güvenç: Galataport’un kamusal alan olma potansiyelini pek gerçekçi bulmuyorum. Kamusal alan niteliini kaybetti bence. AVM’lere yarı kamusal alan deniyor. Özel alan ile kamusal alan arasında bir ey. Gerçek bir kamusal alanda bir insan canı isterse gidip flüt çalabilir mesela. Bir AVM’de kimse kafanıza göre flüt çalmanıza izin vermez. Flüt çalınmasını isterse de kendi düzenler. Fakat projenin içinde iki önemli müzenin bulunması olumlu bir gelime.

Öte yandan, Paket Postanesi ile eski Liman Lokantası’nın bulunduu yapının yıkılmasıyla stanbul çok ey kaybetti. konik binalardı, güçlendirip özgünlüğünü korumak çok daha iyi olurdu.

Galataport gibi bir proje, bulunduu bölgedeki arazi fiyatlarını yükseltir, fakirleri kimsenin ruhu duymadan temizler. Rant o kadar artar ki, kiracılar artık fiyatları karılayamaz. Yerine karılayabilenler gelir. Biz buna soylulatırma diyoruz zaten. Kalan mal sahipleri de Tarlabaı’nda olduu gibi kentsel dönüşüm adı altında çıkarılır. Fakat bu proje COVID-19 öncesi planlandı. COVID-19, kruvaziyer turizmini berbat etti. Tüm endüstri çöktü. Gemilerin bir kısmı yepyeni, çalıır durumda olduu halde hurdaya çıktı. Ne zaman canlanır, nasıl canlanır, canlanır mı bilmiyorum. Bir gün canlanabilir, çok zenginler gelebilir ama uzun yıllar alır. Bu durumda da oradaki AVM, restoranlar ve otel yeni anlamlar kazanıp emlak gelitirme operasyonuna dönüşebilir, ehrin cazibe merkezi haline gelebilir.

İkincisi, 2015’te bombalar patlamadan evvel, Galataport projesi o bölgeyi soylulatırmaya balamıtı zaten. Fiyatlar yükselince burada yaayan sanatçılar, öğrenciler, entelektüeller Kadıköy Yeldeirmeni’ne kaçtı.

Bundan sonra da çok zenginlere yönelik, manzaralı bir yerleime dönüşebilir. Bu ölçekte projeler kendi müşterisini kendisi getirir, ondan emin olabilirsiniz. O kadar yatırım yaptıktan sonra bulunduu bölgeye uyum saladı mı, salamadı mı bakmaz. Temizler etrafını.

Cihangir’e doru çıkan yokular, Kuledibi, Karaköy, tüm Tophane semti bu projeden etkilenecektir. Karaköy’deki orta sınıf oteller mevcut profilde devam edemez, çok lüks olur.”

Mimarlar Odası: Tarihi dokuya zarar veriyor, AVM’ler kamusal alan değildir



Mimarlar Odası  İstanbul Büyükkent Şubesi Başkanı Esin Köymen:
Bu proje; Bo
az silüetini deitiren bir projedir. Özellikle de Tophane silüetini... lber Hoca’nın da vurguladıı konu özellikle Kriko Amira Balyan’ın eseri olan 19. yüzyıla ait Nusretiye Camisi ve Mimar Sinan’ın eseri olan Kılıç Ali Paa Camisi önlerine yapılan yapılar nedeniyle kapanmaları. Tarihî dokuya ve kültürel mirasa zarar veren bu yapılamanın kentin mimari dokusuna katkı saladıını söylemek de mümkün deil.

Salı Pazarı’nda yapılan inaatın hem kendi bulunduu alandaki silüete zararı (en üzücü örnek Nusretiye Camisi’nin düşürüldüğü durumdur) hem de Tarihî Yarımada ve Haydarpaa etkileimi ehircilik ve koruma ilkelerine aykırı. Usulüne uygun bir ÇED toplantısı gerçekletirilmeden prosedür tamamlanmı gibi yapıldı. Davalara, itirazlara ve sürdürülen kent mücadelesine ramen antrepolar ve Karaköy Yolcu Salonu yıkıldı, alandaki dier tescilli eserler ise geri dönüşü olmayan zararlar gördü. Yargımızın düşürüldüğü durum nedeniyle kruvaziyer limanı dıında oteller, alıveri merkezleri, restoranlar gibi fonksiyonları da kapsayan Galataport projesinin inaatı hâlâ devam ediyor.


Galataport Genel Müdürü: Sahil şehrin kullanımına açılıyor

Galataport İstanbul Genel Müdürü Tolga Engin: Galataport stanbul, stanbul ve Karaköy bölgesinin mahalle dokusuyla uyumlu bir yerleim planına sahip. Liman sahasında yer alan ve kent kimliinin önemli birer öğesi olan kültür varlıı yapılarıyla ilgili koruma ve restorasyon çalımaları, ilgili tüm resmî kurum ve mercilerden gerekli izinlerin tamamlanmasıyla baladı ve devam ediyor.

lk günden beri ifade ettiimiz gibi, projemiz hayata geçtiinde Tophane, Saat Kulesi’nin yer aldıı stanbul’un en güzel tarihî meydanlarından biri, tarihî dokuya uygun olarak stanbulluların ve yerli-yabancı tüm turistlerin kullanımına sunulacak. Ayrıca projemiz kapsamında gelitirilen yeni binalar, ihaleyi aldıımız dönem sahada yer alan antrepoların yüksekliiyle uyumlu ve çou noktada verilen izinlerin de altında kalacak ekilde tasarlandı. Galataport stanbul, Karaköy ile Kabata arasında uzun zaman önce balantısı kopmu bir uzantıyı tamamlıyor. ki asırdır çeitli sebeplerle halka kapalı kalan 1,2 kilometrelik bir sahil eridi, tekrar ehrin kullanımına sunulacak.”

Yazının tamamını okumak için TIKLAYIN