Gündem

Prof. Dr. Güngör Yılmaz: Kenevirin sahada üretilmesini istiyorsak, diğer alternatif ürünlere göre daha karlı hale getirmemiz lazım

Yozgat merkez, Boğazlıyan ve Yerköy ilçesinde belirli alanlarda araştırmalarda değerlendirmek üzere üniversite tarafından kenevir ekimi gerçekleştiriliyor

06 Aralık 2024 13:47

T24 Haber Merkezi

Yozgat Bozok Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve Kenevir Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Güngör Yılmaz, son zamanlarda stratejik bir tarım ürünü olarak ülke gündeminde yer alan kenevirin üretiminin yaygınlaştırılması gerektiğine dikkati çekti. Yılmaz, "Havza bazlı ya da o havzalardaki hangi ürünün gelişmesi isteniyorsa onların desteklenmesine dayalı model konusuna biz katkı veriyoruz, doğru buluyoruz. Dolayısıyla biz kenevirin sahada üretilmesini istiyorsak, diğer alternatif ürünlere göre, daha karlı hale getirmemiz lazım."  dedi.

"Endüstriyel kenevir" alanında ihtisas üniversitesi olan Yozgat Bozok Üniversitesi'nde, tekstilden otomobil sektörüne, inşaat malzemelerinden kozmetik ürünlere, biyokütle yoluyla enerji sektöründen gıda sanayine kadar birçok kullanım alanı bulunan endüstriyel kenevirin ekonomiye kazandırılmasına yönelik çalışmalar devam ediyor. Yozgat merkez, Boğazlıyan ve Yerköy ilçesinde belirli alanlarda araştırmalarda değerlendirmek üzere üniversite tarafından kenevir ekimi gerçekleştiriliyor. Kenevirin ekonomiye kazandırılabilmesi ve üretimin artırılabilmesi için desteklenen tarımsal ürünler kategorisine dahil edilmesi gerektiği kaydedildi.

Yozgat Bozok Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve Kenevir Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Güngör Yılmaz, kenevir bitkisinin tarih boyunca gıda dışı kullanılan bitkiler arasında yer aldığını belirterek, şöyle konuştu:

"Özellikle gıda dışı amaçlı kullanılan bitkiler içerisinde belki de ilk bitki. Milattan önce bile dünyanın ilk farmakopesinde yani ilaçla ilgili sağlık tedaviye yönelik bir rehberde yer alan bitkilerden bir tanesi. Orta Asya'da da aslında keneviri ilk kullananlardan birisi Türkler olmuş, Osmanlı arşivlerinde bunlarla ilgili kayıtlar var. Osmanlı arşivlerinde kenevir için kendir, ketkan, hatta keten böyle karışıklıklarda oluyor ama bu isimlerle de kullanılmış. Yozgat kenevir konusunda eski bir geçmişi olan ilimiz. 1961’de tek sözleşmesi, bu uluslararası bir sözleşme, kenevirin de kısıtlandığı, uyuşturucularla mücadele kapsamında bir sözleşme. Orası milat, o yıllarda Türkiye'de 5 bin ton kadar kenevir tohumu üretilirdi ve Yozgat bunu en çok üreten illerden biriydi, tohum amaçlı, gıda sektöründe kullanıma yönelik. O yüzden bu bölgede kenevir, çedene, kavurga çerez olarak kullanımı eskiden beri var.''

"Kompozit malzemeler geliştirme merkezi kurulacak"

Prof. Dr. Yılmaz, üniversite bünyesinde kompozit malzemeler geliştirme merkezi kurulacağına vurgu yaparak, şunları söyledi:

"TÜBİTAK'a bir proje sunuldu, ilaç etkin maddeleri üzerinde çalışmalar yapılmak üzere, çok ciddi bir proje. Orada birkaç arkadaşımız bu projede görev almak üzere talip oldular. Şu anda o proje değerlendirme aşamasında. Biz üniversite olarak ilaç etkin maddeleri, yeni ilaç geliştirme, yeni sentez maddeler geliştirme, kenevir esaslı, bunlarla ilgili de çalışmalar planlıyoruz, sahadayız. Bu proje kabul edilirse bu konuda daha organize çalışmalara imza atmış olacağız. Bir taraftan da bizi bazı ajanslar da destekliyor. Örneğin KOP bölgesinde yer alan bir iliz, sekiz ilden bir tanesiyiz. KOP Bölge Kalkınma İdaresi bize bu konuyla ilgili, kenevirle ilgili bir Kompozit Araştırmaları Merkezi, bir nevi bir mükemmeliyet merkezi gibi bir merkez oluşturma konusunda teklifte bulundu, biz onlara bir proje sunduk. Rektörümüzün bize verdiği yeni bir habere göre; Sanayi Bakanlığı da bunu onayladı. Önümüzdeki 2025 yılının ilk bütçeler serbest bırakıldığında Konya Ovası Bölge Kalkınma İdaresi destekli bir mükemmeliyet, kenevir mükemmeliyet merkezi, kompozit malzemeler geliştirme merkezi diyelim adına, böyle bir merkez de devreye girmiş olacak."

"Destek verilecek ürünler içerisinde kenevirin olmayışını da bir eksiklik olarak görüyoruz"

Havza bazlı destek verilen tarım ürünleri arasında kenevirin bulunmamasının bir eksiklik olduğuna dikkati çeken Prof. Dr. Yılmaz, sözlerini şöyle tamamladı:

"Kenevir ihtisas üniversitesiyiz. Bu bölgede kenevirle ilgili araştırmalar yapıyoruz. Üretimle üreticiyle iç içeyiz. Geleceğe dair burada sanayi sektörünün kurulması kenevir işleyen sektörün oluşması ve sahada üretimin yapılması konusunda çalışmalarımız var, önerilerimiz var, yönlendirmelerimiz var. Ancak en son oluşturulan destekleme sistemine dair bir serzenişimizi de ifade etmek isterim. Havza bazlı ya da o havzalardaki hangi ürünün gelişmesi isteniyorsa onların desteklenmesine dayalı model konusuna biz katkı veriyoruz, doğru buluyoruz. Ancak Yozgat'ta desteklenen ürünler içerisinde ya da desteklenecek, destek verilecek ürünler içerisinde kenevirin olmayışını da bir eksiklik olarak görüyoruz. Neden; kenevir bu bölgenin eski ürünlerindendir diyoruz. İzin verilen 21 ilden bir tanesiyiz diyoruz. Burada bir ihtisas üniversitesi var diyoruz. Keneviri o zaman nasıl geliştireceğiz, destek vermezseniz? Hiçbir ülke yeni bir ürünü geliştirebilmek için, destek vermeksizin yol aldığı, mesafe kat ettiği görülmemiş. Dolayısıyla biz kenevirin sahada üretilmesini istiyorsak, diğer alternatif ürünlere göre, daha karlı hale getirmemiz lazım."  (ANKA)



Günün öne çıkan haberleri...

TIKLAYIN - Umut Ozan Darıcı | TFF Başkanı'nın tehditlerine tutunacak kadar düştünüz mü?

TIKLAYIN - Kürtçe ders seçen öğrenci sayısı 35 bine çıktı: “Anadilde eğitime talep var ama engel çok, MEB ideolojik değil pedagojik yaklaşmalı”

TIKLAYIN - Bursa Yıldırım İlçe Emniyet Müdürlüğü’nde işkence iddiası: “Ters kelepçeli şekilde tekmelendik, küfürler edildi’’

TIKLAYIN - Sinemada bugün: 11 film vizyona girdi

TIKLAYIN - Mehmet Y. Yılmaz | Kimyasal savaşa kurban gidiyoruz!

TIKLAYIN - Ünlü fenomenden vasiyet dansı: 85 yaşındaki sevgilisinin hastane odasında dans etti

TIKLAYIN - Bakanlık ifşa etmeye devam ediyor: Zeytinyağına tohum yağı karıştırmışlar!

TIKLAYIN - Rahatsızlanarak hastaneye kaldırılan Prof. Dr. İlber Ortaylı: Nazar mı değdi nedir, taburcu olacak durumdayım