Yaşam

'Polis amcalar beni fena dövdü'

Mersin'de babası gözlerinin önünde polis tarafından vurulan yedi yaşındaki Hasan Borak yaşadıklarını anlattı.

21 Ağustos 2010 03:00

T24- Geçtiğimiz günlerde Mersin'de babası gözlerinin önünde polis tarafından vurulan yedi yaşındaki Hasan Borak poisten niye kaçtığını, babasının nasıl gözlerinin önünde vurulduğunu Taraf gazetesine anlattı.


Taraf'ın bugün (21 Ağustos 2010) yayımlann haberi şöyle:


16 ağustos günü Hasan Borak, evinin avlusunda oturmuş, annesinin kestiği bir dilim karpuzu yiyordu. Sık sık olaylara sahne olan ünlü bir mahallede, Şevket Sümer’de oturan Hasan, sokaktan gelen sesleri duydu bir anda. Çocuksu merakını yenemedi, yerinden kalkıp sokağı görebilmek için kapıya yöneldi. Kafasını kapıdan uzatmıştı ki sokağın başında polisleri gördü. Öfkeliydi polisler, bağırıp koşuyorlardı sokağın içine doğru. Bir anda karpuz dilimini bile atıp evin avlusuna doğru kaçmaya başladı.


“Yere yatırıp tekmelediler”

Kendisini polislerden korumak isteyen babası gözlerinin önünde vurulan Hasan, o ânı şöyle anlattı: “Ben polisten niye kaçtım biliyor musun abla? Çünkü bir ay falan önceydi. Polis yine çocukları kovalamaya başladı. Ben de kaçmaya başladım. Ama üç tane polis amca beni yakaladı. Bunlardan biri fena halde dövdü beni. Koşarak eve gittim. Banyoya saklandım, peşimden gelirler diye üstüme de havlu örttüm.


İşte o günden beri çok korkuyorum polis amcalardan. Geceleri rüyama bile giriyorlar.” Bu sırada annesi Nazire Borak hafifçe kulağımıza eğilip fısıldıyor: “O günden beri altına kaçırıyor.”


Babam bağırınca vurdular

Hasan, babasının vurulduğu ânı ise şöyle anlatıyor: “Eve doğru koşan polisleri görünce çok korktum. Bir de içlerinde Kemikkıran vardı. Biz çok korkuyoruz zaten ondan. Arkamdan polisler bahçeye girince babam uyandı. Polislere ‘Bırakın oğlumu’ diye kızdı. Polisler de ‘Terörist bu senin çocuğun’ dediler. Babam da ‘Ya el kadar çocuk, daha yedi yaşında nasıl teröristmiş bu’ dedi. O zaman babama silah sıktılar. Babam düştü, alnı kanıyordu.” Bu arada plastik merminin metal kısmı hâlâ alnının içinde olan Nezir Borak hayati tehlikeyi atlatamadı.