Gündem

'PKK birkaç ay tereddüt edebilir ama Apo'nun barış isteğine boyun eğer'

Osman Öcalan, PKK'nın da barıştan yana olduğu belirterek, örgüt içinde yaşanan tereddütlerin birkaç ay içinde sonlanacağını dile getirdi

25 Mart 2013 19:54

Abdullah Öcalan'ın kardeşi Osman Öcalan, "Bu dönemde de Türkiye'nin büyüyüp gelişmesini istiyoruz. Türkiye büyük bir devlet olsun. Ama Kürtlerin de olduğu büyük bir devlet olsun. Biz de Kürt tarafı olarak gereken girişim, çaba ve samimiyeti ortaya koymaya hazırız" dedi.

Osman Öcalan, Irak'ın Erbil şehrinde A Haber'den Saime Toktaş'a konuştu.

Kardeş Öcalan, çözüm sürecine ilişkin olarak, "Kürt'ü, Türk'ü tüm kesimleriyle Türkiye'nin barışa şiddetle ihtiyacı vardır. İşte bu ihtiyacın karşınması görevi lider olarak Sayın Recep Tayyip Erdoğan'a ve Abdullah Öcalan'a düşmektedir. Türkiye'nin en başta gelen sorunu, Kürt sorununun çözümüdür bu çözümle berabere kalıcı barışın bir daha yıkılmamak üzere tesis edilmesidir. Kim ki kalıcı barışa karşı duruyorsa, bu tarihin akışına karşı duruyordur" dedi.

Geçmişte PKK'yı destekleyen devletler olduğunu ileri süren Öcalan, "Ben geçmişte yaşananlardan hareketle şunu belirteyim: Bugün en çok PKK'nın savaşına ihtiyaç duyan güçler vardır. Bunlar kimdir? Dünya çapında güçler var. Diyelim bir Rusya, bir Çin, ABD ile Avrupa Birliği çelişki halinde. Avrupa'nın ve Amerika'nın etkili olduğu bölgelerde savaşın durmasını istemezler. Yine İran büyük tehdit altındadır. Suriye'den sonra sıranın kendilerine geleceğine inanıyor" diye konuştu.

Öcalan sözlerini şöyle sürdürdü:

"Sayın Öcalan'ın yakalandığı dönemde o bizde savaşın durmasını isterken birçok güç de bizim savaşı sürdürmemiz yönünde telkinlerde bulunuyordu. Savaşacak grupları görmek dahil her türlü maddi ve manevi desteği vermeye hazır olduklarını bizatihi ifade ettiler."


'PKK barıştan yana'


"1999-2000 yıllarında barış süreci gündemdeydi. O dönemde Sayın Öcalan silahlı güçlerin, savaşı durdurmasını ve Güney Kürdistan'a, yani Irak Kürdistanı'na çekilmesi talimatını vermişti. Tabi ki bu talimatı mart ayında verdi" diyen Osman Öcalan, "Biz gerilla yönetimi ve gerilla yapısı olarak bu talimatı algılayıp uygulamak için 3-4 aya ihtiyaç duyduk. Bugün PKK barıştan yanadır. Birkaç ay tereddüt geçirirler ama Apo'nun barış iradesine boyun eğerler. onun barış istemleri doğrultusunda hareket ederler" dedi.


'Siyaset yapmak istiyorum'


Şanlıurfa'da yerel yönetimde görev yapmak istediğini belirten Öcalan, "Urfa'da hizmet etmeyi son derece istiyorum. Eğer Urfa'ya dönersem yerel yönetimde görev almak istediğimi ifade etmiştim. Ama bu hayaldi, gerçekleşebilecek bir hayaldi" dedi. 

PKK'dan ayrılmasının nedeni olarak savaş değil, siyaset yapmanın gerektiğini belirten Öcalan, "Ayrılmamın nedeni yıl 2003'tü. ben PKK'nın değişmesini, silahlı bir güç olmaktan çıkıp, siyasi bir güç haline gelmesinden yanaydım. Bu nedenle savaşın durmasını, savaş yerine siyasetin gelişmesini istedim. Ancak barış istemeyenler bölge devletlerinin, daha doğrusu istihbarat güçlerinin de desteğiyle, bizim bu barış girişimimizi engellediler. Onun için de, savaş istemediğimizden dolayı dağdan ayrıldık. Bazen bize soruyorlar: Çocuklarının dağa gitmesini istiyor musun? Biz dağdan indiğimize göre, çocuklarımızı dağa göndermenin fazla bir anlamı olmaz. Bu tam bir çelişki olur" diye konuştu.

Artık Türkiye'ye barışın gelmesi gerektiğini vurgulayan Osman Öcalan, sözlerini "Bu dönemde de Türkiye'nin büyüyüp gelişmesini istiyoruz. Türkiye büyük bir devlet olsun. ama Kürtlerin de olduğu büyük bir devlet olsun. Biz de, Kürt tarafı olarak gereken girişim, çaba ve samimiyeti ortaya koymaya hazırız" diye sonlandırdı. 

 

Karayılan: PKK'nın orta komuta kademesinde tereddütler var

 

PKK'nın Kandil'deki bir numaralı ismi Murat Karayılan, Hasan Cemal'e verdiği röportajda PKK'nın orta komuta kademesinin sürece ilişkin tereddütleri olduğunu söylemişti.

Karayılan "Orta komuta kademesi var. Bu kesimin yaşadığı çeşitli tereddütler söz konusu. Bu arkadaşları ikna etmemiz gerekir. Ben dün 250 kişi ile (savaşçı kesim ve orta kademeden oluşan) konuştum. İkna sürecinin bir parçası olarak konuştum. Bu toplantıda birçok arkadaş kaygılarını söyledi. Zor bir mesele… Diyor ki 'biz savaşmaya geldik. 10 yıldır savaşıyoruz. Sonuç alma noktasına geldik. Şimdi durun, diyorsunuz...'  Bu mütereddit ve endişe ifade eden sesler örgütün otorite zaafı değildir.  İşte bu noktada önder Apo’nun ikna sürecinde devreye girmesinin önemi vardır" demişti.