Gündem

PISA eğitim araştırmasında Türkiye sondan üçüncü

3 yılda bir yapılan PISA eğitim araştırmasında Türkiye yine son sıralarda yer aldı...

08 Aralık 2010 02:00

T24 - OECD tarafından her 3 yılda bir yapılan PISA eğitim araştırmasında Türkiye yine son sıralarda yer aldı. 15 yaşında 470 bin öğrenci ile dünya genelinde yapılan çalışma sonucunda Türkiye’nin eğitimde 2000 yılından bu yana bir arpa boyu yol gidemediği görüldü.

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı (OECD) ile Uluslararası Öğrencileri Değerlendirme Programı’nın tüm dünyada eğitim alanında referans araştırma olarak gösterilen “PISA” çalışmasının sonuçları dün açıklandı. Vatan gazetesinde yayımlanan haber şöyle:

2000 yılından bu yana her üç yılda bir 15 yaşındaki öğrencileri değerlendiren PISA testinde Türkiye 2000 yılından bu yana son 3 içinde yer alma “geleneğini” sürdürdü. Ortalama bir Güney Koreli ya da Finlandiyalı öğrencinin bir Türk öğrenciye göre hem sözel, hem sayısal hem de fen bilgisinde yüzde 30 dolayında daha başarılı olduğu ortaya çıktı. Amerikan öğrencilerin bu yılki PISA testinde diğer gelişmiş ülkelerde yaşayan öğrencilerin çok gerisinde kalarak sözelde 15, matematikte 25, fende ise 19’uncu olması sonrasında ABD‘nin saygın gazeteleri dün “Uyanma zamanı” başlığını atarak Amerikan eğitim sistemini  eleştirdi. 


En prestijli araştırma

PISA testi, dünyada o kadar itibar görüyor ki, ülkelerin eğitim politikalarını değerlendirmesini sağlıyor ve eğitim sistemlerini geliştirmek nelerin eksik olduğunu ortaya koyuyor. Her ülkenin 15 ile 16 yaş aralığında 5 bin öğrenciyi sınava tabi tuttuğu araştırmalarda İzlanda ve Lüksemburg gibi nüfusu yeterli olmayan ülkeler bütün öğrenci nüfusuyla sınava katılıyor ve yoğun nüfuslu bazı ülkeler de 5 binden fazla öğrenci gönderiyorlar. Yayınlandıktan sonra her ülkenin manşetine taşınan araştırmalar eğitim politikalarını tartışmaya açmasıyla biliniyor. 2006’da yapılan araştırmada sondan birinci olan Türk öğrenciler metin anlama, fen ve matematik alanlarında yine son sıralarda kendine yer buldu. Ülkelerin eğitim politikalarını değerlendirmek ve eğitim sistemlerini geliştirmek için yapılan araştırmada OECD üyesi olan ülkelerin sıralandığı listede Türk öğrenciler metin anlama, matematik ve fen bilimlerinde 800 üzerinden sırasıyla 464, 445 ve 454 puan aldı. Böylelikle Türkiye, araştırmaya yeni dahil olan Şili’yi ve her araştırmada son sırayı kimseye bırakmayan Meksika’yı geride bırakarak sondan ikinci oldu. 


Puanda artış sınırlı

Türk öğrenciler her üç alanda da OECD ortalamasının altında kaldı. 2006’da yapılan araştırmada fen bilimlerinde 424 puan alan Türk öğrenciler yayınlanan yeni sonuçlarda 454 puan alarak kendilerini geçmeyi başardı. Okuma alanında 3 yıl önce yapılan araştırmada 447 puan alan öğrenciler bu yıl 464 puan aldı. Matematik alanında ise 2006’da 424 alan 15 yaşındaki Türk öğrenciler bu yıl 445 puan aldı. 


BAKANLIK 'ZAYIF YÖNLERİMİZ ORTAYA ÇIKTI' DEMİŞTİ

Önceki PISA sonuçlarının açıklanmasının ardından Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) bir değerlendirme raporu hazırlamış ve şu ifadeleri kullanmıştı: “PISA çalışmasıyla eğitim sistemimizin zayıf yönleri ortaya çıkmıştır. Örneğin PISA çalışmasıyla ölçülen olasılık, değişim ve ilişkiler, örüntü, metinler arası ilişki kurma gibi boyutlar mevcut programlarımızda yer almamaktadır. Yeni müfredatlarda bu eksiklikler giderilmiş ve kazanımlar yerleştirilmiştir. Eğitim sistemimizde yapılan yeniliklerin öğrenci başarısını yansımaları yine diğer ülkelerle karşılaştırılmalı olarak izlenecek, bu yolla eğitimimizde yapılan yeniliklerin ilk sonuçlarının uluslararası perspektif açısından görülmesi mümkün olacaktır.” Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik ise “Siz arpa ekip buğday biçme beklentisi içinde olamazsınız. Arpa ekerseniz, arpa biçersiniz. Perşembe’nin gelişi Çarşamba’dan bellidir. Bu konuda kehanete gerek yok. Ben 2006 PISA programından da ekstra bir başarı beklemiyorum. Ne zaman başarı bekleyeceğiz. Müfredatımız tam devreye girdikten sonra, PISA’ da da müfredatımızın dayandığı temel paradigmaya uygun olarak sorular sorulduğu için Türkiye esas başarı skalasında yerini alacak” ifadesini kullanmıştı.